Koşuyorum. Orman'ın derinliklerin de nereye koştuğumu bilmeden koşuyorum. Sonra bil el ayak bileğimi tutup çekiyor. Yere yapışıyorum. Burnum yere çarmamın etkisiyle kanıyor. Göz yaşlarım yanaklarıma usulca düşerken nefes nefese arkamı dönüyorum.
"Bırak...Yalvarırım yeter artık ne yaptım ben sana.." derken sesim aciz çıkıyor. Gülümsüyor o iğrenç gül-
ümsemesiyle. Göz yaşlarım boşalırken bir hıçkırık daha firar ediyor yavaşça. Elleri ilk başta saçlarımı okşuyor. Midem alt üst olurken korkuyla geri çekilmeye çalışıyorum. Bir işe yaramı-
yor.Bir anda elleri saçlarımı tutup çekiyor. Çığlık atarken ellerimle ellerini tırnaklıyorum. Boğazım acıyor. Nefesim kesiliyor ama bir şey yapamı-
yorum. Boğazım açılana kadar başımı geriye atıyor. Kesik kesik nefes alırken zorlukla yutkunuyorum. "Ne istiyors-
un ben-benden da-dayı.."Bir adım attı..
Bir gözyaşı usulca aktı..
Bir odadayım. Ellerim, ayaklarım ve ağzım bağlı. Yatağın üstünde çırpınıyorum. Kapı açılıyor. İçeri çok pis bir kolu giriyor. Midem bulanı-
yor lakin hiç bir şey yapamıyorum..Bir adım daha..
Bir göz yaşı daha..
Flash bellek gibi zihnim anıdan anıya geçiyor. Bu sefer de önümde bana tokat atıyor. Yere yapışıyorum. Annem neredeydi? Yerden kaldırıyor, bir kez daha vuruyor. Bu defa düşmü-
yorum çünkü kolumdan tutuyor. Üst üste vuruyor. Ağzımda yara oluşuyo.Bir adım daha attı ben zihnime haykırarak geçmiş anıları alı-
rken. Ellerimle saçlarımı yoluyor ve gerçek olmaması için dua ediyordum. Bir yandan da zihnim anıları kabul etmekle meşguldü. Ağladım.. Ne sesim umrumda oldu, ne de anılarım. Tek bir şey vardı...Cehennemim gelmişti ve ben onun karşısında hep acizdim.
"Ne istiyorsun benden..?" derken sesim çok kısık çıkmıştı.
Zihnimdeki anıyla aynı anda konuştu:"Senden nefret ediyorum. Her şeyin sebebi, suçlusu sensin!"
"Senden nefret ediyorum. Her şeyin sebebi, suçlusu sensin!"
Ellerimle kafamı tutarak kafamı duvara çarpmaya başladım. Hıçkırıklarım çoğalırken, bir el saçlar-
ıma değdi. Hızla haykırdım ve saçıma değen eli geri ittirdim. Sırtımın duva-
rda olmasını unuttum ve tekrardan kendimi duvara ittirdim. Kesik kesik nefesler almaya devam ederken, "DOKUNMA BANA!" dedim.Elim kulaklarımda, gözlerim kapalı ve başım eğik bir şekilde duruyordum. Bir ses duydum. "ELİF!" diye bağırıyordu. Algılayamadım. Yanlış duymuştum. Sonra etrafımı boşluk hissi sardı. Kesik kesik nefesler aldım. Biri kapıyı açtı ve üzerime doğru eğildi. Sonraysa hızla yanıma oturdu. Ellerim kulaklarımda, gözlerim kapalı ve başım eğik bir şekilde durdum.
"Elif..." diye bir mırıldanma duydum gibi oldu. Hayır, beni kurtaracak hiç kimse yoktu ve ben yalnızdım. El saçl-
arıma dokununca ise geri çekildim ve "DOKUNMA!" diye bağırdım. Hızla ayağa kalkarak geriye doğru gittim. Oradaydı, bana bakıyordu ve gülüms-
üyordu. Hıçkırdım. "Git.. BIRAK BEN-
İM PEŞİMİ!"diye bağırdım.Aşşağı inmeye başladım. Arkamdaydı, arkamdaydı! Merdivenleri hızla geçtim. Elime geçen her şeyi fırlatm-
aya başladım. O sırada sesler vardı bana bağıran. Masa örtüsünü çekerken üstündeki tabaklarda yeri boyladı. Sırtım ve elim çok acıyordu. Elime geçen eşyayı fırlatırken sayıkl-
ıyordum. "O burada, kirletti her yeri. O burada, beni öldürücek..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEHLİKELİ İŞLER(+18)
Novela JuvenilElif eski okulundan bir iftira sonucu atılır. Bunu gören arkadaşları da onunla birlikte yeni okullarına gelir. Yeni okulundaysa onları iyi mi yoksa kötü günlermi bekliyordu? Elif içindeki kötü hisse rağmen arkadaşları için mutlu gözükür lakin içinde...