İbrahim-Mehmet

2.7K 244 75
                                    



Üniversitedeki arkadaşları ile buluşmuştu Mehmet. Uzun zamandır sadece gruptan konuşuyorlardı.

"Ee senin şu oyun işi nasıl oldu kardeşim"dedi Engin. Mehmet çayını yudumladı.

"Bitireceğim kardeşim. Uzun sürdü. Sıkıldım da zaten"dedi Mehmet. Engin ona alayla baktı.

"Ne o aşık mı oldun lan. Avcıyken av mı oldun yoksa"dedi gülerek. Mehmet sert bir bakış attı.

"Ne saçmalıyorsun lan. Ne sevmesi. Sadece psikolojisi biraz bozuk. Sıkıntı yaşadı kısa süre önce"dedi Mehmet sinirlenerek. Yaptıkları imayı dellenmişti. Yoktu öyle bir şey. Erkeğe aşık olmak gibi bir salaklık yapmazdı. Hem o vajinadan hoşlanıyordu. Önünde fazlalık olanlardan değildi.

"Bak bak birde düşünürmüş sevdiğini. Bari yalan sıkma"dedi alayla Engin. Diğerleri sadece gülüyordu.

"Sikerim senin ağzını Engin doğru konuş"dedi sinirle. Engin ise göz kırpıp alayına devam etti.

"Sikersin koçum. Oğlancı seni"dedi. Amacı sinir etmekti biliyordu Mehmet ama tezgaha düşmüştü.

"Tamam lan benim eve gelin. Bende onu çağırıp nasıl yüzüstü bırakıp aşağılıyorum bakın"dedi ve devam etti.

"Sakın siz gözükmeyin ama. Sadece gizlice izleyin"dedi ve ayağa kalktı.

Eve gelince içinde tuhaf bir his vardı. Sanki biri böyle bıçakla deşiyordu. Kapısının çalması ile ilerledi. Açtığında arkadaşları olduğunu anlayınca içeri davet etti.

"Gelir birazdan siz saklanın. Bakın siz sakın gözükmeyin"dedi. Ve gizli yerlerini geçtiler. Zaten birkaç dakika sonra İbrahim'de gelmişti

"Aşkım çok özledim seni"diye girdi İbrahim. Mehmet gülümsedi. Ama içten bir gülümseme değildi. Tabi bunu İbrahim anlamamıştı.

"Bir şeyler aldım içeriz diye. Mutfağa gidip geliyorum"dedi. Mehmet başını sallayıp içinde ki huzursuzluğu kenara attı. Bugün bitecekti her şey.

"Mehmet bir şey mi oldu. Keyifsizsin"dedi İbrahim kendini Mehmet'in yanına atarak. İyice sokulup yanaklarından öptü. Mehmet ise yerinde rahatsızca kıpırdandı. Arkadaşları buradaydı.

"İyiyim İbrahim. İşler yordu biraz"dedi soğuk bir sesle. İbrahim anlayışla gülümseyip onun düğmelerini çözmeye başladı.

"N-ne yapıyorsun İbrahim"dedi yerinde rahatsızca kıpırdanarak.

"Seni istiyorum bu gece Mehmet. Beni senin yap"dedi. Fısıldayarak konuşuyordu. Nefesi Mehmet'in yüzüne çarpıyordu.

"Biraz içki mi içsek acaba"dedi Mehmet doğrulmaya çalışarak.

"Tıch olmaz. Hadi odaya gidelim"dedi İbrahim elinin avucunu sertliğe bastırarak. Mehmet dişlerini bastırtarak engel olmaya çalıştı ama nafileydi. İbrahim vazgeçmiyordu. Böyle olmayacaktı. Artık sırası gelmişti.

"İBRAHİM DUR DEDİM SANA."İbrahim'i ittirip düşmesini sağladı. Beli masanın ucuna gelmesi ile İbrahim acıyla inledi.

"Ahh.."Mehmet gözlerini kapattı. Bilerek yapmamıştı.

"Ne oldu Mehmet neden sinirlisin"dedi İbrahim belinde ki acıyı umursamadan. Mehmet halen onu düşünen adama daha çok sinir olmuştu ki acımasız kelimeler çıktı ağzından.

"Sen ne kadar aptalsın lan. Ulan hiç mi anlamadın bilmiyorum ki. Bu kadar salak olunur mu bilmiyordum ama öğrendim. Harbi salaksın bee"dedi Mehmet kahkaha atarak. İbrahim şaşkınca baktı Mehmet'e.

"N-ne diyorsun sevgilim sen şaka mı yapıyorsun?"dedi İbrahim Mehmet'e yaklaşarak. Elini tutmaya çalıştı ama Mehmet tiksineceksine elini çekti.

"Dokunma bana. Oğlum harbi inandın he. Seni sevdiğimi falan. Çok masumsun."dedi alayla. İbrahim şokla gözlerini açtı. Onu sevmediğini söylüyordu.

"Mehmet s-sen ne diyorsun. Sen beni seviyorsun biliyorum. Şakaysa bitir sevgilim hadi."dedi İbrahim gözleri dolu dolu. Mehmet ona bakıp kahkaha attı.

"Ben senin neyini seveyim be. Oğlum çık hayal dünyasından. Oyun oynadım seninle. Seni sevmiyorum anla"dedi Mehmet bıçak gibi kesen cümlelerine ek olarak.

İbrahim iyice dolan gözleri ile koltuğa oturdu.

"Beni sevdiğini söyledin. Kıskandın. Bunun neresi oyundu Mehmet"dedi çaresizce. Kabul etmekte o kadar zorlanıyordu ki bunun bir rüya olduğuna inanmak istiyordu.

"Hepsi oyundu. Seni öperken midem bulansa da güzel bir oyun çevirdim"dedi alayla.

"Şaka de lütfen"ağlayarak yüzüne baktı. Mehmet başını gülümseyerek baktı.

"Sen.."sesini kesen şey odaya falan üç arkadaştı.

"Mehmet çok ağlattın şu güzel çoçuğu. Ben bile üzüldüm"dedi Engin. Mehmet kaşlarını çatmış Engin'e baktı. İbrahim gelen bedenlere baktı. Hepsi ona acıyarak bakıyordu. Sonra gözlerini Mehmet'e çevirdi. Nasıl bakıyordu bilmiyordu ama Mehmet'in afalladığını gördü. Göz yaşlarını silip ayağa kalktı. İlk sendelese de Engin onun kolundan tutup düşmesine engelledi. Daha sonra Mehmet'e bakıp burukça gülümsedi. Onun çatık kaşları ile koluna baktığını fark etti. Engin'in tuttuğu koldu. Ama umursamadı.

"Sana ne desem değmezsin.Bir daha karşıma çıkma"dedi ve ağır adımlar ile ilerledi. Engin ise arkasından ilerledi.

"Dur seni eve bırakırım ben. Böyle düşersin falan"dedi naif çıkan sesiyle. Mehmet ise arkasına döndü. Bu piçin ne yaptığını anlayamamıştı.

Kapının kapanması ile kendini koltuğa attı. Beyni kazan gibiydi.

"Biraz ağır konuştun kanka sanki"dedi Eda. Mehmet ona bakmadan mırıldandı.

"Neden huzurlu hissedemiyorum ben"diye mırıldanarak gözlerini kapattı.






Oldu mu yaa. Olmadı gibi neyde idare edin gari. Engin karakterine bir hoşgeldin alalım mı? Birde şundan bahsetmek istiyorum. Fırat ve Yavuz ikilisi. Onları pek işlemem arada çiftlerin yanında geçerler. Onların bir olayı yok. Başta vardı ama vazgeçtim 😏

Birde Yılmaz var. O da arada geçer. Baba konusu da kapandı. Geberdi Serter ile birlikte.

Şu anlık Feza'nın hamileliği ve Mehmet ile İbrahimin olayları kaldı.

Neyse iyi geceler tatlı rüyalar balkuşlarım💙💙🫶💛💛

Ali'nin CanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin