XIII

5.1K 367 75
                                    

Kısa bir bölüm olucak ama Fırat ile Yavuz'un sahnesini yazmak istedim. Birde bir sürpriz olucak. Yavuz ile ilgili anlayan olmuştur belki ama ben yine de bahsetmek istedim.  Sonuçta Yavuz doktor demi 🤭😉

Y~F

Fırat çalıştığı işten çıktı. Aklı sürekli kardeşindeydi. Ne yapacağını bile bilmiyordu. Eğer kalabalık gelirlerse Feza'yı nasıl koruyacaktı. Bunu düşünmekten bir çok kez hata etmiş,patronundan azar yemişti. Şimdi de sokakta boş boş geziyordu. Belki bir şeyler bulabilirdi. O öylece gezerken bir bedene çarptı.

"Kusura bakmayasın birader"dedi kimin olduğuna bakmadan. Önünden geçip giderken çarptığı adamın konuşması ile durdu.

"Baktım kusura birader"dedi Yavuz yarım ağız sırıtırken. Fırat arkasına dönüp kaşlarını çattı. Ulan yine mi karşına çıkmıştı. Gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı.

"Ne istiyorsun koçum."dedi Fırat. Eve gidip İbrahim ile konuşup şu işi halletmeleri gerekiyordu.

"Aslında sadece konuşmak istiyorum ama burada değil. Benim eve gidelim"dedi sakince. Fırat ilk afalladı daha sonra da kaşlarını çattı.

"Bana bak Yavuz musun nesin. Asabımı bozma benim. De ne diyeceksen"dedi sinirle Fırat. Yavuz gözlerini devirip ona yaklaştı. Sanki keyfinden çağırmıştı.

"Sana pek meraklı değilim Fırat. Önemli olmasa niye seni evime alayım. Yürü de konuşalım"dedi eliyle karşıya göstererek. Fırat sinirli bir nefes aldı.

"Siktir git amk. Seninle konuşmak falan istemiyorum."dedi ve arkasına dönüp yürüdü.

"Konu Feza bile olsa mı?"dedi yarım ağız sırıtarak. Adımları duran Fırat hızlıca dönüp Yavuz'un yakalarını kavradı.

"Bana bak beyninin etini siktiğimin piçi. Kardeşimi ağzına bile alma. Yoksa çıktığın yere seni sokarım. Duydun mu beni"dedi burnundan soluyarak. Yavuz dudaklarını alayla büzdü.

"Bence şu an konumuz kardeşin yavrum. Yoksa seninle niye muhatap olayım demi?"dedi. Gözünü kırpıp yakalarında ki eli tuttu ve uzaklaştırdı.

"Karar ver hadi. Benimde işim var"Fırat ona kaşlarını çatıp işaret parmağını yüzüne karşı salladı.

"Geliyorum ama bunun altından sikik bir şey çıkarsa seni sikerim"dedi ve yürüdü. Yavuz gülümseyip başını salladı ve mırıldandı.

"Kim kimi siker orası belli olmaz esmer şekeri"dedi gülümseyerek. Ve onun yanına adımladı.

İkili hiç konuşmadan Yavuz'un evine geldi. İlk içeri giren Yavuz onu kapıya açıp buyur etti.

"Geç bakalım sinirli şirin"dedi gülümseyerek. Fırat ona ters bir şekilde bakıp mırıldandı.

"Sebrê bide min Xwedayê min." Sessizce mırıldandı ama Yavuz duymuştu.

"Türkçe konuşalım olur mu?"dedi ona ifadesiz bir şekilde bakarak. Fırat ona bakıp başını salladı. Büyük sabır dedi içinden Allah'a.

"E anlat hadi"dedi sabırsızca. Yavuz ona bakıp gülümsedi. Birde gelmek istemiyordu.

"Çay falan yapayım. Bekle kuru kuru olmaz"dedi mutfağa adımlarken.

Fırat başını ovup beklemeye başladı. Ne vardı da gelmişti ki. Bu işte kesin bir şey vardı. Bu Allah'ın ülkücüsünden hiç haz almıyordu.

"Çaylar oldu. Ama bu Türk çayı Fırat. İçebilir misin?"dedi imayla. Fırat ona bakıp bardağı aldı ve çayının hepsini içti.

"Bak çayıda içtim. Anlat artık. Yoksa sakin kalamayacağım haberin olsun"dedi sinirle. Yavuz yüzünü buruşturdu.

"Sakin ol paşam. Anlatıyorum bekle"dedi ve o da çayından bir yudum aldı.

"Şimdi Fırat geçenlerde Feza hastaneye gelmişti hatırlıyor musun?"dedi Fırat'a ciddi bir yüzle bakarak. Fırat oturduğu yerde dikleşti.

"Evet bir şey mi var?" dedi telaşla. Yavuz onun kolunu tuttu.

"Yok bir şey yok. Telaş etme hemen"dedi tuttuğu kolu hafifçe okşadı.

"E o zaman söylesene"dedi. Şimdiden gözleri dolmuştu.

"O gün kontrol ederken şans eseri bir şey öğrendim. Feza her ay regl oluyor mu?"dedi. Fırat olduğu yerde kasıldı. Gözleri şokla açılmış öylece Yavuz'a bakıyordu.

Yavuz ise onu dürtüp kendine gelmesini sağladı.

"Bak çekinmene gerek yok. Ben bir doktorum. Ve bunu bilmeyecek olmam kaçınılmaz olur. Ama belli etmedim. O günde o yüzden bayılmış."dedi tane tane. Mesleğin vermiş olduğu tecrübeyle konuşuyordu.

"Sen....sen kimseye söylemedin demi"dedi ayağa kalkarak. Kimseden korkmazdı da bir tek kardeşine bir şey olmasından korkardı bu delikanlı.

"Hayır söylemedim,söylemem de. Merak etme. Ama arada bana kontrole gelsin. Bağışıklığı düşük ve kanaması çok. İlaç yazayım"dedi. Fırat ona bakıp başını salladı.

"Teşekkür ederim doktor. Kusura bakma çıkıştım ama işte biliyorsun olanları. Bunu kullanırsın sandım."dedi Fırat. Yavuz yanına gidip elini Fırat'ın omzuna götürdü. Sıkıp gülümsedi.

"O kadar da şerefsiz değiliz sinirli şirin. Ama kimse öğrenmesin dikkat edin. Buralarda böyle şeyler pek bilinmez. Ufaklık üzülmesin"dedi gülümseyerek. Fırat omun içten sesiyle gülümsedi.

"Teşekkür ederim doktor."dedi ve sarıldı. Yavuzda karşılık verdi. Burnuna gelen o sert parfümü içine çekti. Gözlerini kapattı ve kaderlerin değişeceği o günü aklına kazıdı.




Bir okuyucum tahmin etmişti Yavuz'un bilmesini. Aklımda da vardı. 

Bu kurguda en soft ilişki bunların olucak😉🤭

Diğer bölüm Ali ile Feza olucak 😍

Ali'nin CanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin