Ali'nin Canı

İtiraf geldi!!!

Canlar baba meselesini biraz erteledim. 3 günlük tatil yapıyorum onlara. Ayrı ayrı gelicek hepsi. Sonra baba meselesini kapatacağım. Sonrada artık üçünün ilişkisine yoğunlaşırız. iki bölüm sonra kaos kapıda yani😅

Birde Yılmaz ile ilgili süprizim var. Tahminleri alayım. Yarenzel sen sakın söyleme bebeğim 😇

Bakmadan attım 🤍

"Biz Feza ile sevgiliyiz"dedi Ali aniden. Feza gözlerini şokla açtı. Böyle bir şey beklemiyordu.

"Nee!!" Fırat aniden ayağa kalktı. Ali gözlerini sakince Fırat'a çevirdi. O kadar sakindi ki bu Feza'yı çok şaşırtıyordu.

"Duyduğun gibi kardeşim. Biz sevgiliyiz"dedi. Sesinde korkuya dair hiçbir şey yoktu. Fırat sinirle Ali'nin yakasına tuttu

"Şakanın sırası değil Ali."dedi tıslayarak. Ali düz bir ifadeyle baktı sadece. Yakasını ellerinden bile kurtarmaya çalışmadı. Sadece baktı. Fırat kaşlarını çatıp Ali'yi koltuğa ittirdi. Feza'ya döndü. Feza Ali'ye bakıyordu dolu gözleriyle. Korkmuştu. Abisi sinirli olunca gözü bir şeyi görmüyordu çünkü.

"Feza doğrumu söylüyor Ali"dedi. Sesi biraz öncekine göre sakindi. Feza gözünden düşen yaşı silmeden başını salladı.

"Evet abi. Ben Ali'yi seviyorum"dedi. Sesi kısık ama kendinden emin çıkmıştı. Fırat afalladı. İbrahim'e baktığında onunda çatılı kaşları ile Ali'ye baktığını fark etti. Abisi konuştuğu için müdahale etmemişti.

"Siz ne dersseniz diyin ama ben Feza'dan ayrılmam. İsterseniz dövün yine de ayrılmam."dedi Ali. Hiçbir korku barındırmıyordu sesi. O kadar emindi ki Fırat afalladı.

Ama aniden Ali'yi kaldırıp kafasını yüzüne geçirdi. Ali inleyip koltuğa düştü. Feza aniden Ali'nin yanına ilerledi.

"Ali iyi misin?" Dedi korkuyla. Ali ona bakarak gülümsedi.

" Bir şeyim yok yavrum. Sakin ol"dedi. Feza abisine baktı sertçe.

"Ya abi niye vuruyorsun. Canı acıdı işte" dedi kızarak. Fırat yarım ağız gülümsedi ve koltuğuna oturdu. Fırat dışında kimseden ses çıkmamıştı. Ali kendini toparlayıp gözlerini onlara çevirdi.

"Siz bir şey demeyecek misiniz?" Dedi Ali sakinlikle. İlk gözleri İbrahim'e çevirdi.

"Kardeşim mutluysa bana laf düşmez. Ama onu üzersen o zaman beni karşında bulursun enişte"dedi İbrahim. İlk başta sert çıkan sesi,sonradan alaylı çıkmıştı.

Ali başını sallayıp gülümsedi. Sonra yanında ki Mehmet'e çevirdi. Mehmet tabi düşüncelerine ters olan bir durumdu. Ama reise laf söylemek haddine değildi.

"Ne diyeyim reis. Mutlu olun" dedi ama asla içtenlik yoktu sesinde. Ali anlasa da başını salladı. En azından Feza'yı üzülecek bir şey dememişti.

Sonra Yılmaz'a çevirdi gözlerini. Yılmaz öyle içten bakıyordu ki Ali gülümsedi onun içtenliğine.

"Eyvallah Yılmaz'ım"dedi sadece. Yılmaz başını salladı sadece. Ali sonra bakışlarını Yavuz'a çevirdi.

"Mutlu ol kardeşim."dedi Yavuz. Ali gülümsedi. Feza ise kavga olmadığı için çok mutluydu. Abilerini biliyordu tabi ama Ali'nin arkadaşlarının nasıl tepki vereceğini bilmiyordu. Allahtan kabul etmişlerdi. Gülümseyerek Ali'ye baktı. Çok mutluydu. Ali'de ona bakıp göz kırptı. Feza daha fazla dayanmadığı için sarıldı Ali'ye. Tabi bu sarılış Fırat tarafından engellendi.

"Lan bırak kardeşimi. Dokunmak yasak"dedi Fırat kaşlarını çatarak. Feza dudaklarını büzüp abisine baktı. Fırat onun üzgün suratına gülmek istese de tuttu kendini.

"Gel buraya. Abinlerin yanında ayıp oğlum"dedi. Ali ise gözlerini devirip geriye yaslandı. Sonuçta gece onunla uyuyacaktı.

"Ya abi. Sadece sarıldım"dedi. İbrahim onun yanına gidip kucağına aldı.

"Biz buradayken size yaklaşmak yok"dedi. Feza mırıldanıp abisine sokuldu. Biraz uyusa iyi olucaktı.

Mehmet ise Serter'e baktı. Sesi soluğu çıkmamıştı. Reisin olayından dolayı unutmuştu varlığını. Gördüğü bakışlar ile ellerini yumruk yaptı ve öfkeyle baktı Serter'e. O kadar içten bakıyordu ki Mehmet içinde ki o tuhaf şeyi göz ardı ederek yutkundu.

"İyi misin Mehmet"dedi İbrahim. Yanında ki bedenin kasıldığını hissetmişti. Mehmet ona bakarak derin nefes aldı.

"Bilmiyorum İbrahim. Şu Serter piçini dövmemek için zor tutuyorum kendimi. Nasıl bakıyor sana göt herif"dedi. İbrahim Serter'e baktı. Kaşlarını hemen sertçe çatıp küfür etti. Mehmet onun bu tepkisine gülümsedi. Birden değişen yüz ifadesi ona çok şey gelmişti. Tatlı....

Mehmet İbrahim'e gülümseyerek bakmaya devam etti. İbrahim'de Mehmet'e baktı. Onun gülümsemesine o da gülümseyerek cevap verdi.

"Mehmet bir şey diyeceğim sana"dedi İbrahim çekinerek. Mehmet başını salladı.

"Geçenlerde attığın kız... Şeyy arkadaşın mı?"dedi kısık sesiyle. Mehmet birden kendine geldi. Biraz önce resmen İbrahim'i tatlı bulmuştu. Derin bir nefes aldı.

Hedefinden şaşma Mehmet. Kendine gel ve planını unutma!

İç sesine onay vererek gülümsedi.

İşte asıl soru geldi. Devam Mehmet.

"Evet arkadaşım. Neden sordun ki"dedi anlamamış gibi yaparak. İbrahim sadece başını salladı ve kucağında Feza'yı odasına götürmek için ayağa kalktı.

"Öylesine sordum. Neyse ben Feza'yı yatırayım"dedi ve odadan çıktı. Mehmet hınzırca gülümsedi. Ve oda ayağa kalktı.

İbrahim Feza'yı yatırırken kapının açılıp kapanması ile arkasına döndü. Mehmet ona gülümseyerek yanına yaklaşıyordu. İbrahim yutkundu heyacandan. Bu adam ona çok garip şeyler yapıyordu hemde bilmeyerek.

"Neden aniden kaçtın?"dedi Mehmet. Aralarında mesafe azdı.

"Yok kaçmadım. Feza uyudu yaa onu yatırdım"dedi İbrahim. Garip çıkan sesine lanetler olurken Mehmet'in araya kapatması ile nefsini tuttu. Mehmet'in ne yaptığını bilmiyordu ama kalbi için iyi şey yaptığı söylenemezdi.

"Demek Feza için. Kıskandığın için değil yani"dedi Mehmet iyice sokularak. Mehmet bilerek yaptığı davranışlardan ötürü içinden gülüyordu. (Son gülen iyi gülermiş piç seni)

"Hı hım evet, Feza için"dedi İbrahim kısık çıkan sesiyle. Mehmet daha da yaklaşarak burun buruna geldi. İbrahim gözlerini kapattı. Kalbi o kadar hızlı atıyordu ki sanki göğüs kafesinden çıkmak istiyordu.

"Yalan söyleme güzelim. Dilin başka bir şey diyor bakışların kalbin başka bir şey"dedi elini İbrahimin göğsüne koydu. Hızlı atan kalp ile gülümsedi.

Güzel. Senden hoşlanıyor

İç sesinin doğruluğu ile gülümsedi. Burnunu İbrahimin burnuna sürttü ve konuşmaya başladı.

"Kıskanılacak bir şey yok yavrum. O benim kuzenim"dedi. İbrahim gözlerini açıp Mehmet'e baktı. Ona gülümseyerek bakan gözleri karşılık oda aynı şekilde karşılık verdi. Mehmet daha da yakınlaştı.Ve kulağına doğru ilerledi. Oraya sıcak nefesine vererek konuştu.

"Ama ben seni o Serter piçinden kıskandım"dedi ve boynunu öptü.