28|Öfke

188 9 0
                                    

"Ne ara unuttun bizi?" dedim fakat dinlemedi. Arkasını döneceği sırada onu durdurdum.

"En yakın zamanda sende beni başkasıyla göreceksin. İşte o zaman bana yaşattıklarını anlayacaksın Aral."

Elini yumruk yaptı.

Gerildiğini hissettiğimde arkamı döndüm ve dışarı ilerledim.

Bana yaşattıklarını ona misliyle yaşatacaktım.

[1 ay sonra.]
Alara.

"Hadi gidelim." dememle birlikte Umut ayağa kalktı. Bugün Umut'u ailemle tanıştıracaktım.

Daha doğrusu Aral'la.

Aral'ın benimle aynı duyguları yaşayabilmesi için bunu tatması lazımdı. Bugün Aral, Leyla'yla birlikte yemeğe gelecekti. Babam davet etmişti.

Bunu bildiğim için bende Umut'la gidiyordum. Eve geldiğimizde ortalıkta Aral yoktu. Odama çıktık. "Umut anlaştığımız gibi." dedim.

Umut'u bunun için kullanamazdım. Bunun için benimle bir günlüğüne sevgiliymiş gibi takılması lazımdı.

"Tamam." dedi. Her şeyi konuşmuştuk. Aşağı el ele indik. "Merhaba efendim." dedi, Umut. Babam uzattığı elini sıktı. "Merhaba oğlum." dedi.

Koltuğa geçtiler ve kısaca tanıştılar. Aral hala gelmemişti.

Onlar konuşurken bir araba yaklaştı. Bu Aral'dı. Arabadan indi ve Leyla'nın kapısını açtı. Birlikte el ele içeri geldiler. Hala beni görmemişti.

Umut'un elini sıkıca tuttum. Aral yanımıza geldiğinde ilk önce elimize sonrasında ise Umut'la bana baktı.

Belli etmemeye çalışsa da fazlasıyla gergindi. Ve bunu sadece ben anlayabilirdim. Buna emindim.

"Hoşgeldin." dedim. Sonrasında Leyla'ya sarıldım. "Hoşbuldum." dedi ve gülümsedi.

Aral'a da adım attım. Geri çekilmedi. Ve kollarımı ona doladım. O da elini belime attı. "Sende hoşgeldin Aral abi." dedim. Kokusunu bile özlemiştim.

Kahretsin. Böyle yapmaması lazımdı.

Ondan zor da olsa ayrıldım. Gözleri yüzümde gezindi ve benden ayrıldı. Umut'un yanına geçtim. "Merhaba." dedi, Umut. Aral'a elini uzattı. "Merhaba." dedi Aral ve elini sıktı.

"Umut, tanıştığıma memnun oldum." diye tanıttı kendini. "Aral." dedi. Tanıştığına memnun olmadığına emindim.

Masaya geçtik. "Umut, Alara'nın erkek arkadaşı." dedi babam. "Evet." diye onayladı Umut. "Nasıl tanıştınız?" dedi, Aral.

"Arkadaş vasıtasıyla." dedi Umut. Başımı salladım.

Yemek büyük bir sessizlikle yendikten sonra kalktık ve koltuklara geçtik. Umut'a yaslandım ve başımı göğsüne koydum. "Seni seviyorum bebeğim." dedi, Umut. Aral'a döndüğümde bana baktığını farkettim. "Bende seni seviyorum sevgilim." dedim ve Umut'a döndüm.

"Biz annenle çıkıyoruz Alara. Bir şey olursa haber verirsiniz." dedi babam. Başımı salladım. Bu daha iyiydi.

Babamlar gittiğinde ortada gergin bir sessizlik vardı. "Siz nasıl tanıştınız?" dedi Umut. Onlar yine anlattı ve bizde dinledik.

Çok sıkıcıydı.

"Allah ayırmasın." dedi Umut. Buna kahkaha atasım gelse de kendimi tuttum. Bilerek öyle söylemişti. "Amin." dedi Aral, bana bakarak.

"Nişan için tarih alacağız." dedim Aral'a bakarak. "Çok beklemek istemiyorum." dedikten sonra Umut'a döndüm. "Evet bebeğim." diye onayladı.

"Çok yakışıyorlar dimi aşkım?" dedi Leyla, Aral'a. Aral başını salladı. "Evet." dedi. Sesindeki ton beni korkuttu.

"Hadi d&c oynayalım." dedim. Kenarda duran şişeyi aldım ve masaya koydum. "Ben çeviriyorum." dedim ve çevirdim.

Şişe Leyla ve bende durmuştu. Soran Leyla'ydı. "Doğruluk, cesaret?" dedi. "Doğruluk." dediğimde ise gülümsedi.

"İlk öpücüğünü birine verdin mi?" diye sordu. Aral'a döndüm fakat anlamamaları için önüme baktım. "Evet." dedim.

Aral kenarda duran suyu tek içişte bitirdi. "Ben çeviriyorum."

Leyla çevirdi ve bu sefer Aral'la Umut arasında durdu. Umut doğruluk dedi. "Alara'yı gerçek anlamda sevdiğini düşünüyor musun?" dedi. Bunu sorarken bile yüzünde bariz bir gerginlik vardı.

"Evet, onu fazlasıyla seviyorum." dedi. Aral başını salladı. Bu sefer Aral çevirdi ve ikimizin arasında durdu. Doğruluk dedim. "Hayatında en çok kimden etkilendin?" diye sordu. Bunun cevabı belli olsa da söylemedim.

"Pas." dedim. Gülümsedi. Bu sefer ben çevirdim ve Leyla ile Aral arasında durdu. "Doğruluk." dedi, Aral. "Beni ilk gördüğünde benden etkilendin mi?" diye sordu.

"Yalan yok, hayır." dediğinde gülümsedim fakat belli olmadan geri sildim. "Fakat şuan en etkilendiğim tek kadının sen olduğunu inkar edemem." dediğinde bu sefer gerilen bendim.

Şişe Leyla ve benim aramda durdu. Soran Leyla'ydı. "Cesaret." dedim. Fakat beni şaşırtarak olabilecek en zor şeyi söyledi.

"Öpüşün."

Aral sinirlendi. "Saçmalama." dedi. Umut bunu yapmazdı. "Hayatım ne olacak, sanki hiç öpüşmediler mi?" dedi, Leyla.

"Hayır." dedi Aral.

Onu kıskandırmak için Umut'a döndüm ve yaklaştım. Geri çekilecektim.

Tam o anda ne olup bittiğini anlamadan Umut'un yüzüne Aral olabilecek en sert şekilde yumruğunu geçirdi.

"Ne yapıyorsun!" diye bağırdım. Aral delirmiş gibiydi. Bir yumruk daha attığında önüne geçtim ve ittirdim. "SEN NE YAPTIĞINI SANIYORSUN!" dedim bir kez daha.

Arkasını döndü ve evden çıktı. Leyla'da arkasından hızla çıktı. "Bu adam seni ciddi anlamda kıskanıyor." dedi ve güldü. Fakat canının acısıyla gülmeyi bıraktı.

Yüzüne pansuman yaptım ve yaklaşık 2 saat sonra evden çıktı. O çıktıktan sonra Aral geldi.

Camdan görmüştüm.

Odamın kapısı yaklaşık bir dakika sonra sertçe açıldı.

"Sen ne yapmaya çalışı-" diyeceğim sırada sözümü kesen şey beni sertçe öpüşüydü.

Koruma +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin