🌧️🌧️🌧️
17 Temmuz 2021 Ayvalık Tatili.
Güneş en dik açısıyla yeryüzüne düşerken sahil kenarındaki bir grup arkadaş grubu şezlonglarında uzanmış güneşleniyorlardı. Uzay otel odasında unuttuğu telefonunu almak için şezlongundan kalkarak sahilin arkasında kalan otele doğru yürümeye başladı.
Otele girmek üzereyken ansızın omuzunda hissettiği bir baskı ile kimsenin göremeyeceği bir yere doğru çekiştirildi. Nefes nefeseyken sırtı duvarı bulduğunda kısık gözlerle onu çekiştiren kişiye baktı.
Mine.
Kendi bedenini Uzay'ın bedenine dayamıştı ve bordoya boyadığı aralık olan dudaklarıyla davetkar bir şekilde Uzay'a bakıyordu.
Parmak uçlarında yükselerek Uzay'ı öpmek istediğinde Uzay başını sağa doğru çevirdi. Mine oflayarak Uzay'a dayamış olduğu bedenini dikleştirdi. "Daha ne kadar böyle gizli kalacağız? Ben seni istiyorum."
Uzay eliyle alnını ovuşturdu. Akşam litrelerce alkol tüketmişti ve tam olarak kendine gelememişti, kafası hala güzeldi. "Mine bak." dedi. "Ortada gizli kalmış olan bir durum yok. İkimizinde zil zurna sarhoş olduğu bir gece Tuana ile konuşmuyorduk ve benim kafam çok karışıktı. Aramızda bir şey yaşanacak gibi oldu ama yaşanmadı, sadece bu kadar."
"Sadece o kadar değil Uzay. Az kalsın sevişiyorduk biz ya farkındasın değil mi?" Mine hayretle Uzay'a bakıyordu.
"Ama sevişmedik ve ben tekrar Tuana ile beraberim. Seninde Kerem ile bir ilişkin başlamış. O geceyi unutalım ve ikimiz de kendi hayatımıza devam edelim."
"Sorun o ezikle beraber olmam mı? Öyleyse hemen ayrılırım. Ben sadece seni istiyorum Uzay ve senin de beni istediğini biliyorum." Avuç içiyle Uzay'ın yanağını okşadığında Uzay eliyle onun elini yanağından çekti.
"Sorun o değil Mine. Sorun bizim siktiğimin bi gecesinde yapmamamız gereken şeyler yapmamız." Mine başını iki yana sallayarak hayal kırıklığıyla Uzay'a baktı.
"İki saat boyunca beni öperken, tanrım çok güzelsin diye sayısız kere adımı sayıklarken hiç pişman gibi görünmüyordun. Şimdi mi pişman oldun?"
"Evet Mine çok pişman oldum. İkimizin de aklı yerinde değildi, hata yaptık." Mine birden Uzay'a sarıldı. "Değildi, hayır değildi. Uzay ben seni çok seviyorum. Yalvarırım bize bi şans ver." Mine ağlamaya başlamıştı ve Uzay ne yapacağını şaşırmıştı.
Uzay Mine'yi sakinleştirmek amacıyla omzuna dokunduğunda otele girmek üzere olan Çağlar bir çift gölge fark ederek otelin arka bahçesine doğru yürümeye başladı. Birbirine sarılmış halde olan tanıdık bedenleri görünce gözleri kısıldı.
Mine ağlamayı bıraktığında dudaklarını ansızın Uzay'ın dudaklarıyla birleştirdi. Gördükleri karşısında şok olan Çağlar geriye doğru sendeleyerek onları izlemeyi bıraktı. Hızlı adımlarla otelin arka bahçesinden ayrılarak sahil kenarına geri döndü. Her ne kadar Tuana ve Kerem'in olanları bilmeye hakkı olduğunu düşünse de aralarında güçlü bir bağ olan Uzay'ı dinlemeden anlatmak istemiyordu. İçi içini yese de hiçbir şey söylemeden şezlongunda uzanmaya devam etti.
Mine'nin ani öpücüğü yüzünden şaşkına dönen Uzay yaşadığı şaşkınlığı üzerinden atamadan Mine'yi kollarından tutarak geriye doğru itti ve dudaklarını ayırdı. Dudaklarında hissettiği ruj tadı midesinin bulanmasına sebep olmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEN SANA VEDA EDEMEM
Teen FictionÇünkü seni sevmek gökkuşağının maviliklerinde boğularak dünyanın en güzel şarkısını dinlemek demek. "Gökkuşağının mavilikleri senin gözlerin. Dünyanın en güzel şarkısı senin sesin." 🌧🌧🌧