Bodrum

855 52 6
                                    

Sinem'den***

İki saatlik bir yolun ardından nihayet bodruma gelmiştik küçükken çok istemiş ama bir türlü gidememiştim sonunda nasip oldu hemde sevdiğim adamla beraber tabi ikizlerimizi unutmuyoruz.

Havalimanına indiğimizde hemen taksiye bindik ve kalacağımız otel'in adresini vermişti Çağatay.Ben otelin nasıl bir şey olduğunu bilmiyordum süpriz olacaktı banada bebeklerimizede.

On beş dakikalık bir yolun ardından gelmiştik taksiye ücreti ödeyip indik ve kocaman bir otelin önündeydik üç farklı havuzu olan bir oteldi bu inanılmazdı gözlerimizi otelden ayıramayınca Çağatay

-Ne o çok mu beğendin?

dedi müzipçe gülerek

-Tabi kide olum bune böyle be 

dediğimde kıkırdamıştık bavullarımızı sürükleyerek otelin içine girmiştik bir tane yardımcı bir araba getirip valizlerimizi ona koymuştu resepsiyona geldiğimizde oda numaramızı öğrenip odamıza asonsörle çıkmıştık bu arada oda numaramız '458'di otel büyük olunca oda sayısı çoğalıyor tabi.

Odamıza girince yardımcı çocuk valizlerimizi saolsun odaya kadar taşımıştı odanın bir köşesine bıraktıktan sonra hala yanımızdaydı Çağatay ne olduğunu anlamamıştı kulağına yaklaşarak

-Bahşiş istiyor öküz

demiştim kıt beyinli bir kocam vardı ya of oda bana gözlerini devirerek çocuğun kolundan tuttu ve

-Hadi oğlum saol her şey için çık artık

dedi ve odadan çıkarmıştı inanmıyorum gerçekten öküz bir kocam vardı

-Sen salak mısın?

-Niye ya 

-Çocuğa biraz bahşiş versen nolurdu

-Niye valizleri o taşımadı ki asonsör taşıdı bide para mı vericem

demişti az daha boğacaktım sinir krizi geçirdiğimi anlayınca bana yaklaştı ve avuçlarının içine yüzümü kavradı ve şöyle dedi

-Sinir olunca ne kadar tatlı olduğunu söylemiş miydim?

demişti hafif gülümseyerek karnına vurdum

-Öküz olduğunu söylemiş miydim?

dedim gülerek oda acıyla kıvranırken 

-Her defasında söylüyorsun unuturmuyum hiç

diye homurdanmıştı karnını acıyla tutarken endişelenmiştim canını yakmıştım galiba hemen telaşla yanına gittim ve karnına dokundum ve şöyle dedi

-Ne o baklavalarımı mı sayacaksın?

dedi piç smile gülüşü yaparak 

-Egon tavan yapmış bence senin ne dediğini bilmiyorsun

-Tamam tamam ama bir şartla geçer acısı

-Nasıl?

-İkizler uyumuş beşiğe yatır bir

dedi ve yatırdım sonra yanına gittim ve dudaklarıma yapıştı ona karşılık verirken

-Seni özledim

diye tıslamıştı 

-Bende seni

demiştim aynı şekilde o sırada bizim küçük ikizler uyanmıştı Çağatay içinden sabırlar dilerken ben sadece gülüyor ve ikizlerimi kucağıma almıştım ve ikizlerimizi Çağatay'a döndürerek

-Babası biz havuza gidiyoruz 

-Bende gelicem

Allah'ım yine başladı kıskançlık krizleri sabır dilerken ikizlerimizin ve benim bikinilerini bavuldan çıkardım ha bu arada Çağatay yeni bikini aldığımı bilmiyor zaten görse öldürür hemen elime alıp koşarak banyodan ikizlerimizi giydirdim mira'ya pembe bikini giydirmiştim çiçekli bir bikiniydi bora'yada küçük mavi bir şort giydirmiştim kendimde siyah beyaz geçişleri olan üst tarafı deniz kabuğu misaliydi altımda düz siyahtı üstümede plaj elbisesi geçirdim saçlarımı saldım şapkamı ve gözlüklerimi taktım parmak aralı terliklerimi giyip banyodan çıktık Çağatay bana sorar gözlerle bakmıştı 

-Bikini varsa içinde çok kötü ödersin cezasını

demişti göz kırparak sapık işte nolacak diye içimden söylenerek odamızdan çıktık ve havuza gittik.Havuzun her bir yanında erkek kaynıyordu ve bana ayı gibi bakıyorlardı hemen üstümü çıkardım ve yavaşça ikizlerimizle havuza girdik ilkten korksalarda sonrasında çok eğelendiler elleriyle havuza şaplaklar atarken gülüyorlardı baktığımda boranın ağzına iki tane diş çıkıyordu hemen Çağatay'a seslendim ve

-Çağatay gel çabuk

dedim Çağatay da bir şey oldu sandı ve balıklama havuza atladı hemen yanımıza geldi

-Noldu aşkım

-Bora iki tane diş çıkarmış

-Aslanım benim be

diye kucağına aldı ve yüzmeye başlamıştık Çağatay bana

-Şurdan meyve suyu alayım mı istermisin?

-Olur 

dedim ve açık büfeye gitmişti o sırada ben ikizlerimle yüzerken yanıma biri geldi benim yaşlarımda sarışın bir kızdı bana 

-İkizler senin mi?

-Evet 

-Demek hamileydin ve doğurdun

-Sen kimsin?

-Hani bir zamanlar evimi basan beni banyoda işkenceler eden o kız defne! Bence çocuklarınla iyi anlaş yoksa ya sana bir şey olur ya da onlara

-Sen dersini almamışsın belli ki

-Olabilir oyunu ben kazanana kadar ders almak yok!

demişti ve gitmişti korkmuştum aslında bana bir şey olmasından değil bebeklerime zarar gelmesinden o sırada yanıma Çağatay geldi bana bakarak

-Ne o yüzün solmuş sevgilim

-Sıcaktandır ya odamıza çıkalım mı?

-Olur sevgilim hadi çıkalım havuzdan

dedi ve çıkmıştık odamıza geldiğimizde duşa girmiştim bebeklerimi uyuttuktan sonra kendimde uyuya kalmıştım.

2 saat sonra***

Akşam yemeğine inecektim Çağatay'ın yanına benden önce inmişti çünkü biz uyuya kaldığımızdan dolayı mecbur tek iniyordum aşağıya merdüvenlerden indikten sonra yemek yerine gelmiştim ve masada o sarışın kızla oturan Çağatay'ı görmüştüm yanlarına gitmiştim ve

-Ne işin var bu kızla Çağatay!

-Defne pişman olmuş senden özür dilemek için gelmiş 

-O kız yalan söylüyor Çağatay inanma

-Saçmalama sinem kız sana iyilik yapıyor

-Al o zaman ikizlerimizi bu kızla büyüt

demiştim ve koşarak yemekhaneden çıkmıştım arkamdan geliyordu ama ben çoktan otelden çıkmış taksiye binmiştim nereye gidecektim bilmiyordum bitmişti galiba çünkü Çağatay'ın bana inanmaması koymuştu hemde ağır bir şekilde.

*****************************************

ARKADAŞLAR 40.BÖLÜMDE FİNAL YAPMAYI PLANLIYORUM SİZCE FİNAL YAPIYİM Mİ? YOKSA 50.BÖLÜMDE Mİ?YORUMA FİKİRLENİZİ BIRAKIRSANIZ SEVİNİRİM DİĞER BÖLÜM BİRAZ AĞLAMAKLI OLABİLİR CANLAR ÖPTÜMM :*

Baş BelasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin