Oturduğum yerde hıçkırıklara boğulurken ben bir yandan şaşkınlığı mı ve korkuma ne engel olabiliyordum nede gizleye biliyorum.Aynada kendime baktım ve korkudan titreyen bedenim birde sararmış yüzüm vardı.Elimi yüzümü yıkayıp lavoba dan çıktım o sırada karşımda Çağatay belirlendi bana şaşkınlıkla baktı ve sorular sormaya başladı bense sadece titriyordum.
Çağatay'dan; Sinem ne oldu? Sapsarı olmuşsun
Titriyordum ve ağlıyordum korkuyordum hemde çok...
Çağatay'dan; Sinem cevap ver ne oldu sana dedim!
Hemen önünden çekildim masama doğru gittim çantamı alıp hemen merdivenlerden inmeye başladım. İn in bitmiyordu ama gitmem gerekti uzaklaşmam gerekti. Arkamdan gelen Çağatay'ın sesiyle dahada hızlı iniyordum. En sonunda çıkışa gelmiştim hemen taksi gelmişti şansıma binip devam etmesini söyledim.
Telefonum çalıyordu arayan Çağatay'dı hemen telefonumu kapattım elim ayağım titriyordu ve göz yaşlarım benden izinsiz akıyordu. O kız bizi nereden tanıyordu? Çağatay'la ne gibi bir bağlantısı var dı? En önemlisi de çocuklarım dan ne istiyordu. Hemen aklıma İstanbul da ki eski bir arkadaşım aklıma geldi.
Sinem'den; Şey acaba telefonunuzu kullana bilir miyim?
Taksi Şöförü; Tabi hanım kızım. Al bakalım.
Sinem'den; Çok teşekkürler.
---------ÇALIYOR...-------
Sinem'den; Merve benim sinem.
Merve; Sinem hayırdır ne oldu ne bu telaş aldım sesini de merak etme
Sinem'den; Merve benim çocuklarımı yurttan al ve kendi evine götür hemen sakın dışarıya çıkarma bir müddet gitmesinler okula sorarlarsa Sinem hanım söyledi dersin olmadı ararlar anladın mı Merve! Ayırma sakın onları gözünün önünden evden dışarıya çıkarma.
Merve; Tamam da ne oldu bu kadar neden?
Sinem'den; Sonra anlatıcam dediğimi yap sen lütfen Önce Allah'a sonra sana emanetler merve.
Dedim ve telafonu kapatıp şöföre verdim şimdi eve gidip eşyalarımı toplamam gerekti hemen otele gitmem lazımdı Çağatay'dan uzak durmam lazım dı ve bu kızı araştırmam gerekti ciddi şekilde zarar verebilirdi aileme ya unutucak dım yada savaşacak dım.....
****************************************************
ÇAĞATAY'DAN.....
Ne oldu şimdi anlamadım ama kesin çok kötü bir şey olmuştu.
Hemen sinem'in yanında ki kıza;
-Sinem'i gördün mü?
-Yoo Çağatay bey ne oldu ki gitmiş mi? nereye gitmişşş??
-Seni ilgilendirmez sürtüklüğü bırak da işine bak!!!!!!!!!!!
Demiştim sert tavrımla ne onu nede o en az kendisi kadar pis tribiyle uğraşamazdım. Şuan çok daha önemli bir şey vardı,Sinem'i bulmam gerekti! Nerede? Ne yapıyor?Nasıl?Aç mı? Ağlıyor mu? en kötüsü de başına bir şey geldi mi? Allah'ım ne olur ona bir şey olmasın sana yalvarırım benim canımdan al ona ver yeter ki ona bir şey olmasın onun saçının tek bir teline kıyamayan ben ona bir şey olmasını düşündükçe iliklerime kadar hissettiğim tek şey ACI. Çok canım yanıyordu yeniden onu kaybedersem ne yapardım,onsuz yaşayamam ben yapamam nefes dahi alıyorsam onun adında sadece onun! SİNEMMMMM!!!! Dön neredeysen gel,gel,gel,ge...
Nefesim kesilmiş geriye tek hıçkırıklarım kalmıştı odam da öylece yere oturmuş AĞLIYORDUM.Evet ağlıyordum erkek adam ağlamaz demeyin seven adam ağlar karı gibi mi dersiniz bilemem ama benim kitabım da aşkım için nefesim için ağlar sonra da tüm göz yaşlarımı helal ederim sevdiğime...
