Çilek / Yungi

2

Yunho oturduğu avluda kardeşi hakkında verilecek kararı bekliyordu. Dün berdel demişti ama kimse bir şey dememişti. Üstüne hepsini Song aşiretinin konağına getirmişlerdi. Yunho kızının küçük kızlar ve çocukla oynadığını görünce gülümsedi.

" Yunho hyung yetiş." Yeosang'ın sesini duyunca hiçbir şeyden haberi olmayan kızını oyun oynamasına izin verip hemen yukarı çıktı. Yeosang'ın bu gösterdiği kapıdan içeri girince Jongho'nun alnına silah dayandığını gördü.

" Ne yapıyorsunuz siz? Berdel yapalım dedik ya! Gelip geçen vuruyor çocuğa siz kim oluyorsunuz?"

" Bu mudur abisi?" Kadının sesiyle kaşlarını çattı. Ardından odaya giren gözlüklü ve ondan yaşlı duran adamla kardeşine adımladı.

" Siz rahmetli Heosok'un oğullarıymışsınız. Ama duyduk ki sen evlisin. Beben var senin."

" Dul biriyle asla oğlumu evlendirmem." Kadının söylediği şeyle göz devirdi. Zaten bende meraklıyım oğluna diye geçirdi içinden. Ardından kardeşinin saçlarını geriye itikledi. Gözleri hala açıktı şükür yaşıyordu. Geri ayağa kalkınca kadına itici bakışlarını atıp babaya döndü.

" Evet biz Heosok'un oğullarıyız. Anam babam ölü. Ayrıca evlenip ayrılınca dul olmuş olmuyorum."

" Ben berdeli kabul ediyorum." Gözlüklünün dediği şeyle herkes bir birbirine bakıp ardından Yunho ve Mingi'ye baktılar. Sonuçta aile de onca bekar vardı. Mingi'nin evlilik lafını ağzına aldığı yoktu. Bir anda okey demesi etki yaratmıştı.

" Süper çifte düğün var o zaman."

" İlk önce gelenekleri ve yapılacakları konuşalım."

~~~

Şuan Yunho kızıyla beraber Mingi ile çarşıya iniyorlardı. Herşey konuşulmuştu. Örneğin Yeosang ve Jongho da konakta yaşayacaklardı. Onun canını sıkan ise kafeni bir daha açmayacaksın demişlerdi. Normalde kabul etmezdi ama işte. Aptalca yaptıkları plan yüzünden şuan buradalardı.

" Somurtmayı ne zaman bırakacaksın. Yoona bile senden daha sevecen."

" Kusura bakma ama daha dün kardeşimi yumruk yumruğa dövdün. Canım kocam diyip boynuna mı atlayayım. Üzgünüm ama bizde kabalığa no aşko."

Kahkah atan adamla göz devirdi. Nesi komikti amip demek istiyordu. Ama kızı kötü laflar öğrenmemeliydi. Geriye döndü etrafı merakla izleyen kızıyla gülümseyip tekrar önüne geri döndü.

Çok geçmeden duran araçla aşağı indi. Arka kapıyı açacaktı ki Mingi'nin açıp kızını kucağına almasıyla şaşırdı. Kızının ise hemen ona sırnaşması şaşılası. Tanımadığı insanları pek sevmezdi.

Yanlarına dolaşınca elini tutan elle şuan felç geçirdi. Bu nasıl bir tutuş bu nasıl bir his. Aman yarabbi öte yandan buna ne gerek vardı. Yunho başını yana çevirip Mingi'ye baktı. Alımlı bir şekilde süzdü. Kesin verirdi netti bu. Diğer türlü çok aşko değildi ama iyiydi hakkını yiyemezdi.

" Gözlerinle yemen bittiyse geleceğin Song'u alışverişe başlayalım."

~~~