Hayırlı akşamlat cümleten arkadaşlar. Nasılsınız bakalım? Geciken yeni bölümümüz gelmiş bulunmakta ve inşaAllah beğenerek, severek okuyup o değerli yorumlarınızı benden esirgemezsiniz. 🤗😍
Sizleri bölümle başbaşa bırakırken votelerinizi de unutmayınız lütfen. 🙈
Seviliyorsunuz. 🤗🌺🍀🌺🍀🌺
KEYİFLİ OKUMALAR
🌺🍀🌺🍀🌺
Ne oldu ki bize?
Mutluluk fazla mı geldi?
Taşıyamadık mı biz bu ağırlığı ki;
Yeniden acılar, üzüntüler bizi buldu..
Yeniden gözyaşlarımız isyan edip aktı.._YabanCicegi_
🌺🍀🌺🍀🌺
Yusuf Ali ve Yaprak, sabahın erken saatlerinde kalkıp, yola çıkmak için sohnet ederek hazırlanamaya başladılar. Yaprak, annesinin kendisine almış olduğu pembe elbiseyi giyinip aynada kendisine baktı. Beğenmişti. Bugünkü düğün için güzel olmalıydı. Kardeşim dediği Kübra sonunda mutluluğu yakalamıştı. Ay Işığı Kadınları'ndan birisi daha ışığını bulmuştu.
Yusuf Ali, her zamanki gibi siyaj takım elbisesini giyinip, saatini koluna takarak aynada kendisine baktı. Yüne çok yakışıklı olmuştu. Kendisine olan özgüveni tavan yaparken memnun bir şekilde gülümsedi.
Karı koca birbirine bakıp memnun bir şekilde gğlümseyip birbirlerine sarılırken, kulaklarına söylemekten hiçbir zaman bıkmayacakları cümleyi dile getirdiler: Seni seviyorum.
Birlikte merdivenlerden inip evdekilerle görüşüp arabaya bindiler. Anne ve babaları da ayrı arabayla daha sonra yola çıkacaklardı. Yaprak'ın ailesini de Ahmet düğüne getirecekti. Ahmet'te son zamanlarda Yusuf Ali'nin geçmiş olduğu yollardan geçiyordu. Karısı Alvina hamileydi ve kendisine oldukça çektiriyordu. Tıpkı Yaprak gibi nazlıydı.Yusuf Ali arabayı çalıştırmadan önce karısının emniyet kemerini bağlayıp yanağına öpücük kondurmuştu. Kendi emniyet kemerini de bağlayıp yola çıktılar. Yaprak her ne kadar hamileliğinden dolayı emniyet kemerini takmak istemese de Yusuf Ali onu dinlemiyor her defasında kendi elleriyle emniyet kemerini takıyordu.
Yaprak bağlanan kemerle bunalmaya sıkılmaya başlayınca yerinde rahatsızca kıpırdanmaya başlayıp, "Yusuf, kemeri açalım lütfen. Zaten az kaldı," dedi yoldaki tabelaları takip ederken.
"Olmaz Liyam. Az da olsa farketmez. Sabret biraz."
Yaprak dudaklarını büzüştürürken, "Patlayacakmışım gibi oluyorum ama ya, açıyorum ben," deyip emniyet kemerini açmaya kalkışınca Yusuf Ali sinirle soluyup bir elini direksiyondan ayırıp, emniyet kemerini açmaya çalışan karısını engellemeye çalıştı.
"Yaprak, sinirleniyorum bırak şu kemeri!" diye hafif sinirli sesiyle söylendi.
Yaprak'ta kocasının sinirli sesine karşılık, "Ali bırak şu kemeri," dedi bunalan sesiyle. Kocası anlamıyordu kendisini. Kocaman karnıyla hava ne kadar soğuk olsa da bunalıyordu ve kemeri de takınca boğulacakmış gibi hissediyordu.
"Yaprak!" diye homurdanan adam yoldan başını çevirip, sert bir şekilde karısına baktığı anda her şey bir anda oluverdi. Yaprak'ın ismini haykırması ve direksiyon hakimiyetini sağlamaya çalışması... Çok geçti!
Yaprak karşıdan gelen arabayı görmesiyle panik ve korkuyla, "Yusuuuffff!!! Arabaa!" diye bağırdığı anda Yusuf Ali panikle yola döndü ama artık çok geçti. Karısıyla boğuşma esnasında direksiyonu karşı şeride kırmıştı. Kendilerine doğru gelen arabayı çok sonradan farketmişlerdi. Direksiyonu hızla kırırken, karşıdan gelen araba da son manevrayla kendisini kurtarmış olsa da Yusuf Ali ve Yaprak'ın bulunduğu araba bariyerlere hızla çarpıp takla atarken, lüks araba birkaç saniye içerisinde hurdaya dönmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KABULLENİŞ
General Fiction💟 Yusuf Ali HANZADE - Yaprak HANZADE 💟 Güven.... Güvenmek.... Bir insanın güvenini yıkması.... Diğerinin güvensizliğinle baş etmesi... Hangisi daha acı... Güvensizlik mi yoksa Güvensizliğinle baş eden bir kalp mi? Biri Yusuf... ...