AFRA

26.Bölüm

Çooook özür dileyerekk geldim neredeyse bir ay oldu valla bu Bir ay içinde parmağım kesildiği için yazı yazmakta epey zorlanıyordum bu yüzden bölüm yazamadım ve proje ödevlerim uglumalı sınavlarım derken hiçbir şekilde uygulamaya bile girmedim. Ama artık yaza girdiğimize göre daha çok bölüm gelecek.

~

Birinin saçımı okşadığını hissediyordum.

Gözlerimi açtım ve gördüğüm görüntü ile çığlık atarak kendimi geriye doğru ittim.

Yataktan düşmemle kendimi duvarın dibine ittim.

Ellerim korkudan titrerken bu gördüklerimin bir rüya olmasını istiyordum.

"Korkma." Dedi gülümseyerek.

"S-sen. Yaklaşma sakın!"

"Özlemedin mi beni?"

Korkudan cevap bile veremiyordum. Kimsenin olmadığı kilitli bir odada yalnızdık.

"Kameraya gülümse!" Dedi elinde tuttuğu telefonu bana çevirerek.

"Evet kardeşiniz biraz korktu ama ben onu sakinleştireceğim. Merak etmeyin."

"İğreniyorum senden."

"İğrenmek mi? Dışarda ki kızların hepsi benim peşimde! Nasıl olursa benden iğrenirsin? Doğruyu söyle naz mı yapıyorsun yoksa." Dedi gülerek.

"Hastasın sen! HASTASIN!"

"Ben kardeşinizle ilgileneyim görüşmek üzere!" Telefonu kapattı cebine koydu.

Yanıma geldi ve önümde eğildi.

Elini yüzüme doğru uzattı. Elini sertçe ittim.

"Sakın yaklaşma." Dedim dişlerimi sıkarak.

"Şşt. Bu anı ne kadar uzun süredir bekliyorum biliyor musun?"

"Tek bildiğim senin orospu çocuğu olduğun!"

"Sen küfür mü ettin?"

Cevap vermedim. Ellerimi saçlarıma geçirdim ve bağırdım.

"DALGA MI GEÇİYORSUNUZ BENİMLE SİZ!? DELİRMEMİ FALAN MI BEKLİYORSUNUZ!?"

"Burada patron ben değilim tatlım."

"Abimler bizi bulduğun da bu sözlerinin hepsini onlara söyleyeceğim."

"Bulurlarsa selam da söyle."

Sinirle elimi duvara vurdum.

"Kalk bakalım. Ufak bir fotoğraf çekimi yapacağız."

Duvarın kenarında duran ve şuan fark ettiğim halatları alarak yanıma geldi.

"Şimdi uslu dur ve benim sinirlerimi bozma."

Yanıma geldi ve halatlarla kollarımı bağlamaya çalıştı.

Kolunu ısırdım ve ondan uzaklaştım.

"Ah! Ne yapıyorsun sen aptal!?"

Tekrar bana doğru geldiğin de bacak arasına sert bir tekme attım. Sıska biri olduğu için ona karşı gelmem biraz daha kolaydı.

Yere düştükten sonra karnına bir kaç tekme attım.

Cebinde gözüken kırmızı kartı aldım ve koşarak kapının yanındaki cihaza okuttum.

Kapı açıldığı anda çıktım ve kapıyı kapattım.

Karanlıktı ama bir kaç kırık lamba koridoru aydınlatıyordu.