ASKER&DOKTOR
🍂
"Ben o askere aittim,asker ise vatana aitti...🥀"
(İzmitli bir asker adam ile Mardinli bir doktor kadının hikayesi!!!)
🍂
Mardindi orası! Cahilliğin geliştiği ama aklın gelişmediği bir şehir.Milyonlarca insanların kanı aktılan şehird...
"Kürtçe biliyor musunuz komutanım?" dedim ve geri çekildiğimde büyüyen göz bebeklerine baktım.
Derin nefes aldığını gördüm.
"Ere." (EVET)
Kürtçe bilmesi hoşuma gitmişti.Ama yüzümde oluşacak tebbesüme engel oldum.
"İzninle komutanım,işim gücüm var." dedim ve üzerime uzattığı kolunu aşağı indirdim ve masama doğru ilerledim.
"Sana soru sorduğumu hatırlıyorum." dedi alaylı bir ses tonuyla.Ona altan bir bakış attım.
"Cevap vermediğima göre,canım cevaplamak istemiyordur." dediğimde yüzü gerildi.Sırtını duvara yasladı ve beni göz hapsine aldı.
Çatığı kaşlarla bana bakıyordu.
"Güzel.Lakin telefon bilgilerinin bende olduğunu ve şimdi odama gidip sadece iki dakika içersinde kiminle konuşup,konuşmadığını öğrenebilirim.Benim için sıkıntı yok,doktor." dediğinde şaşkınlıkla ona baktım.
"Nasıl? Sen bunu nasıl yaparsın?" dedim hiddetle ayağı fırlayarak.
Omuzun silkince ellerim yumruk oldu.Dur,şimdi bu yumruk o güzel suratına inecek!
Biraz daha bahane lazım!
Aklıma düşen düşünce ile bu sefer merakla ona döndüm.O ise zaten bana bakması beni germişti.
"Buraya geldiğim ilk gün,beni tanımadığın için mi telefon bilgilerimi aldın?" dediğimde ıslak çalmasıyla sertçe yutkundum.
"Akıllı kızsın,hakkını yemeyeceğim." dedi ve alkışlayınca titreyen dudaklarımı birbirine bastırdım.
Neden inkar etmiyordu? Neden o eskidendi ama şimdi sana güveniyorum demiyordu?
"Peki bana şimdi güveniyor musun?" dediğimde alaylı yüzü donudu ama hemen eski halini aldı.
Bir süre sustu.Düşünüyor olmalıydı.Ortama attığım bomba soruyla birkaç dakika düşündü. Sonra sırtını duvardan ayırıp,bana dikti gözlerini.
Ama bununla yetinmek hoşuna gitmemiş olmalı ki birkaç adım daha üzerime attınca götümün terlediğini hissetim.Kalbim güm güm attıyor ve üzerime geldikçe etrafıma yayılan amber kokusu beni uykuya davet ediyordu.
Kuvarsın boyundan dolayı ona üsten bakıyordum.Eliyle boğazımdan geçirdiğim crobun iplerine dokundu.
"Burda askerler sürekli gidip geliyor! Sen ise zaten göz önündesin ve yeterince dikkat çekiyorken,bir de bunu giyerek iyice güneş gibi zorla göze battıyorsun.Bence dolabını bir elden geçir,yoksa ben elden geçirirsem sana giyecek birşey bırakmam." dedi sert ve boğazından gelen hırıltıyla.
