4

2.3K 278 24
                                    

Arkadaşıma ulaştığımda saat epey geç olmuştu. Zaten o saatten sonra uyuyamayacağımı biliyordum. Arkadaşımda nöbette olduğundan iş çıkışı beni almaya gelmişti. Dolayısıyla ikimiz de uyanık bir halde, önümüzdeki kahve bardaklarıyla balkonunda oturuyorduk.

"Eymen, ne oluyor?" Arkadaşım beta bir doktordu. Onunla beş yıldır tanışıyorduk, tesadüfen yollarımız kesişmiş ve kendimizi buluşurken bulmuştuk. Omega bir nişanlısı vardı ve evlenmeye hazırlanıyorlardı. Onu böyle olaylarla rahatsız etmek istemesem de başka kime gideceğimi bilememiştim.

Oldukça güvenilir ve ağzı sıkı birisiydi. Bu yüzden ona anlatmakta bir sakınca görmedim.

"İş yerimdeki alfalardan biri beni taciz etti." Arkadaşım Mete duyduklarıyla şaşkına dönmüştü.

"Sen iyi misin? Polise gidelim, ne yaptı sana?" Şoktan cümleleri toparlayamıyor olsa da onu sakinleştirmek için sakin bir ton kullandım.

"Sorun değil, ondan kurtuldum. İleri gidemedi." Sözlerim onu rahatlatmıştı ancak öfkeden kızaran yüzü yumuşamadı.

"Eymen, bu şekilde devam edemezsin. Birine söylemen gerek."

Umutsuzca omuz silktim, "Bir alfa şeften bahsediyoruz. Bense onların gözünde doğurma makinesiyim. Kime inanacakları zaten belli değil mi? Onu ayarttığımı söylese ve kanıtsız olsa yine ona inanacaklar."

İkimiz de bunun doğru olduğunu biliyorduk. Bu yüzden Mete gerçekle yüzleşmenin hayal kırıklığını yaşıyordu.

"İşten istifa edeceksin değil mi?" Sözleriyle kaşlarımı çattım.

"Asla, projem için terfi almaya hazırlanırken hayatta gidemem." Sözlerimi onu iyice çileden çıkarıyordu sanki.

"Sen ne yaşadığının farkında mısın? Ya tekrar dokunursa sana ya bu sefer bu kadar şanslı olamazsan?"

Doğru söylüyordu ancak direndim. "Yapamaz, sevgilisi önemli bir adamın kızı. Evlenecekler ve omegası onun dibinden ayrılmıyor. Aynı yerde çalışmak için bizim şirkete gelecek. O alfa istese de bana yaklaşamaz ki sadece bana değil kimseye yaklaşamaz. Omega bunu anladığı gibi nişanı atar ve babası o alfayı mahveder. Artık elini kolunu sallaya sallaya bana yaklaşamayacak."

Söylediklerim doğruydu. Alp'in nişanlısı Yaren nüfuzu olan bir babanın tek kızıydı bu yüzden Alp o gelmeden bana istediğini yapmak istemişti ama son şansı elinde patlamıştı. Yaren bugün bizim bölüme gelecekti ve Alp statü kazanmak istiyorsa bir omegayla aynı ortamda asla yalnız kalamazdı.

"Yine de ben işten çıkman gerektiğini düşünüyorum." Dedi Mete umutsuzca çabalarken. Bir şey demeyip kahveyi içtim.

"Ali Asaf Buca kim biliyor musun?" Aklıma gelen soruyla sanki öylesine soruyormuş gibi arkadaşıma döndüm.

"Bilmez miyim, müzmin bekar alfa. İş adamı, gerekli yerlere sponsorluk sağlıyor. Ama duyduğum kadarıyla adamın geçmişi pek iyi değilmiş. Mafyalarla takılıyormuş kendisinin bir dönem gangsterlik yaptığını söyleyen bile var."

Mete bildiklerini aktarırken, "Neden sordun?" Demeyi en sonda akıl etti.

"Öylesine merak ettim." Dedim ve bu onu ikna etmese de üzerime gelmedi.

"İki saat sonra gideceğim sen uyu, blok nöbetten geldin yorgunsundur." Mete sözlerime itiraz etse de onu yatmaya yollamayı başardım.

Yalnız kaldığımda kafamı geriye yaslayıp mavi gökyüzüne baktım. Dünya aydınlanmaya başlayalı çok oluyordu ve bu gecenin güvensizliğine zıt bir güven kazandırıyordu insana.

Ani bir kararla telefonuma uzanıp arama motoruna ruh eşimin adını yazdım. Omegam ruh eşini bulmanın sevinciyle içimi karıncalandırıyordu ve parmak uçlarımdaki izler sızlıyordu.

Karşıma çıkan yüz saatler önce gördüğüm kanlı yüzle aynıydı. Sert ve kemikli bir çenesi, neredeyse siyahmış gibi görünen koyu kahverengi gözleri ve güzel bir burnuyla dolgun dudakları vardı.

Dün gece yerdeyken bile belli olan iri vücudu özel dikim takım elbisenin içinde etrafına hakimiyet duygusunu yayıyordu. Boyu internete göre bir doksanı geçikti ve bunu canlı göremesem de yerdeyken uzun olduğunu fark etmiştim.

Eğitim bölümüne baktığımda başarısının benden aşağı kalır yanı yoktu. Başarılı bir lise, üniversite, doktora hayatı vardı. Hepsini dereceyle bitirmişti ve hepsi çoğunlukla işletmeyle ilgiliydi. Turizm, ticaret alanında da kısa da olsa bir eğitim aldığı yazıyordu.

Ali Asaf Buca kesinlikle zengin bir aileden gelmiyordu ve ailesi hakkında tek bir bilgi yoktu ama kendisinin zeki bir insan olduğu ve doğru stratejiyle kendini var ettiği ortadaydı. Servetinin milyonları aştığı düşünülürse bu adam gerçekten sektörün en planlı ilerleyen insanıydı.

Ve bu adamın gücünün şakası yoktu ki beni endişelendiren de buydu.

Beni bulma ihtimali.

Alfalar ve Omegalar efsane de olsa ruh eşini bulduğunda ondan uzak durmak istemezdi. Bu yüzden genelde bir ruh eşi çifti birbirlerini tanır tanımaz birlikte olup alfa omegayı ısırarak işaretlerdi. Ancak bizim durumumuz böyle değildi ve ben ona izin vermezdim.

Ancak alfası ruh eşi olduğumu anladığı an bedeni ele geçirip kırmızı gözlerini bana dikmişti. Beni görebilmiş miydi bilmesem de alfası omegamı isteyecekti. Dolayısıyla peşime düşmesi işten bile değildi.

İç çekerek arkama yaslanıp parmak uçlarımdaki izlere baktım.

Onları saklamak için bir çift eldiven almayı aklıma not ederek bakışlarımı tekrar gökyüzüne çevirdim.

Alfalardan nefret ediyordum.

Şimdilik Ali Asaf hakkında gerekli bilgileri edindik

Güzel olacak güzel😈😈😈

Kanıt| gayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin