Gözünü açtığı zaman pencereden odasına giren ışıklarla karşılaştı tabii ki güneş ışıklarıydı başka bir şey olacak değil ya daha doğrusu dün akşam olanlardan sonra her şey olabilirdi ama bir şey fark etmişti dün akşam saatlerce karanlıkta kalmasına rağmen hiç bağırmadı ve bu onun için bir dünya rekoru olabilirdi ve öğrendi ki yaşamak istiyordu her zaman her üzüldüğünde keşke ölsem belki de bu kadar acı çekmezdim diyordu ama ölümle burun buruna geldiği zaman ölmek istemediğini fark etti yaşamak istediğini tatmadığı duyguları hissetmediği hisleri hissetmek istediğini fark etti ve artık mutlu olacaktı ne olursa olsun kötü bir şey mi olacak olsun düzelir hayatta düzeltilemeyecek tek şey ölüm O yüzden canınıdaha fazla hiçbir şeye sıkılmayacaktı Sabah kalktı ve üstünü güzelce giyinip aşağı iniyordu indiğinde çok güzel bir sofra ve herkes oradaydı uras,sima, Ayşegül, Alp, Ezgi ve Burak herkes oturmuş onu bekliyor gibiydi büyük bir enerji ile ortama girdi
İdil: Merhaba dünyanın en iyi 3 avukatı bir ajanı Bir de öğrencisiAlp: öğrenci ne ya birkaç aya mezun oluyorum ben doktor olacağım
İdil: Ol ablacığım Bizim doktora çünkü çok ihtiyacımız var
Uras: Beni unuttunuz sayın Savcım
İdil: dünyanın en iyi ortağı:)
Uras: bunu çok sevdim
Ayşegül: o zaman kahvaltıya oturalım çünkü birazdan Alp her şeyi yiyecek
Alp: Ayşegül tatlım şimdi niye böyle diyor herkesin içinde niye beni böyle aç gösteriyorsun
Ayşegül: O yüzden demedim şimdi sen doktor olacaksın ya beyninin çalışması gerekiyor
İdil: güzel kıvırdın
Hepsi gülerek kahvaltı yaptı herkes çok mutluydu özellikle Alp idil anne ve babasının son yaptığı şeyden sonra bazı şeyleri atlatıp mutlu olabileceğini düşünmüyordu ama Ayşegül ona çok iyi gelmişti uras'ın idil'e dediği gibi sanki bir yapboz ve birbirlerini tamamlıyorlardı çok hoşuna gitti..
Ayşegül:Evet bu mutlu sofrada size bir haber vericemAlp: Gönder gelsin
Ayşegül:Şu ateşi baya araştırdım ve bir şey buldum
Alp:Ezgi Burak sizde ne var
Ezgi:Biz araştırmadık ki tek Ayşegül araştırma yaptı
Alp:Sebep neden tek sen araştırdın
O şerefsiz herifi!?Ayşegül: Bilmem ama iyikide araştırmışım bu adam yıllar önce işkenceci ateş olarak biliniyormuş
Uras:Hiç şaşırmadım
Uras öyle deyince sesinden bir üzgünlük gelmişti büyük ihtimalle dün İdil o şekilde olduğu için kendini suçluyordu kapıyı saatlerce açamadığı için ama bu onun suçu değildi..
İdil:Yani o adamdan beklenir de bu bizim ne işimize yarayacak?Ayşegül: araştırma yaparken yıllar önce bir hamile kadına işkence yaptığını okudum kadının ne adını vermişler ne soyadını vermişler hiçbir şey yok ama sadece hamile olduğu biliniyor yani daha doğrusu bu adam sırf kadınlara işkence yapıyormuş
Alp:Gelde vurma bu herifi
İdil:Sağlıkçısın kendine gel..ve tamam bu bilgiler iyi güzel de onu içeri tıkmamıza yetmez
Ayşegül: en özel noktada bu adam hala bu işe devam ediyormuş
Ezgi:Bı dakika dün adliyeden çıkarken bir tane kadın gelmişti böyle kollarını sanki ip izi var gibiydi avukat mısınız diye sordu ben cevap vermeden de arkasına bakıp koşarak gitti bu kadının acaba ateşin bir kurbanı mıydı?
Uras:Kadını bulursak herşeyi kanıtlarız
İdil:Ben adliyenin kameralarına bakarım kadın adını soyadını öğrenip arama izninde çıkartırım..
Sima: Ben de ateşi takip ederim ne yapıyor nerelere gidiyor kimlerle görüşüyor hepsinin not alırım
Burak: eskiden işkencelerle ilgili bir sürü dava gelmiş duruma ama yurt dışına gitmem gerektiği için reddetmiştim onlara bir bakarım belki bir şey çıkar
Uras: papatya bı benle gelsene
Uras'ın papatya demesi hoşuna gidiyordu çünkü en sevdiği çiçek papatyaydı Bir de kulağa güzel geliyordu Uras ile bir kenara geçtilerUras: bu kadar uğraşmaya ne gerek var Sen bir savcısın ve o dün resmen seni öldürmeye çalıştı buradan içeri alabilirsin onu
İdil: öyle değil işte kanıt lazım hem ben onu bundan içeri alsam bile yine biri üstlenir daha büyük bir şeyini bulmamız gerekiyor bu işkence olayı çok işimize yarar yani bir kamera kaydı vesaire böyle bir şey bulursak ondan kurtuluruz
Uras: peki sen iyi misin? Yani istersen adliyeye gitmem bugün dinlen biraz
İdil: Ben iyiyim..
Uras: tamam o zaman ateş için mi uzaklaştırma emri çıkart kendini için
İdil: Uras ateşten korkmuyorum bana yapabileceği en maksimum şeyi gördük yine başaramadı unutma Bizim marşımız bile korkma diye başlıyor o yüzden korkmayacağız
Uras: emredersin sayın savcım korkmayacağız
Gülümseyip kahvaltıya geçtiler akşam olanları Ayşegül veya kimseye söylemeyeceklerfi kahvaltılarını yaptıktan sonra herkes görev yerine dağıldı Sima ateşi kontrol etmek için onu takip etmeye gitti Burak ve ayşegül işkenceler hakkında dava araştırmaya gitti ezgi ile idil ise adliyeye gittiler şu dün gelen kadını bulmak için kameralara baktılar ve kadının yüzü çok bas bayağı gözüküyordu ve bu da işe yaradı idil ufak bir fotoğrafını çekip aratma çıkarttı ve kadının adını kolay buldu savcı olmanın bazı faydaları Rana Kale 21 yaşında hukuk öğrencisi oldu ortaya çıktı ve okuduğu okulda idil'in mevzun olduğu okuldu bayağı zor şartlar altında okumuştu o kızı bulurlarsa bazı şeylere ulaşabilirlerdi çünkü ezgi'nin dediğine göre elinde ip izleri vardı Büyük ihtimalle ellerini asılarak ölmesini beklediler ama o bir şekilde kurtuldu ve bunu yapan ateşse o kız onlara çok yardım edebilir...