Arama emrini çıkardıktan sonra Ezgi ile birlikte adliyede yürüyordular ne yapacaklarını bilmiyordular/ çünkü kız inanılmaz derecede tehlikeli biri çıkmıştı tehlikeli derken ateşi şu an tehlike gibi gören herkes ona da bir öyle görebiliyordu çünkü bu kız Ateş'in yeğeniydi
Ezgi: peki soyadları
İdil: belki 18 yaşına ya da 19'du yaşına geldikten sonra annesinin soyadına geçmiştir o da olabilir
Ezgi: içimden bir ses bu kız çok şey biliyor diyor
İdil: Benim de içimdeki ses bu kızda bizim bilmediğimiz çok şey var diyor..
Ezgi: olabilir o zaman o gün ellerindeki izler doğruydu Ateş yapmıştı ama Kendi yeğenine neden yapsın bunu?
İdil: biz de bunu öğrenmek istiyoruz ya
Odaya girdiklerinde an şok geçirdiler o kız buradaydı yani Rana oradaydı ve karşılarındaydı..
Rana: beni bulmak için bu kadar çaba göstereceğinizi bilseydim kendim daha önceden gelirdim sayın savcım..
İdil: seni aradığımızı nereden biliyorsun?
Rana: benim için arama emri verdiğinizi duydum zaten o zaman adliyedeydim ve size bir sürpriz yapmak istedim
Ezgi: ürpertici bir sürprizdi..
İdil: oturur musun seninle konuşmamız gereken bazı konular var
Rana: peki oturayım
İdil: öncelikle Ateş Gök senin amcan Sen de onu yeğenisin yani abisinin kızısın Mete Gök'ün ama senin soyadın
Adal bu nasıl oluyor?
Rana: çünkü annemin yıllar önce yaptığı gibi ben de babamı terk ettim hem soyad olarak hem beden olarak
İdil: annen babanı neden terk etti anneannenle mi yaşıyorsun?
Rana: aha siz annemin yaşadığını düşünüyorsunuz pardon tabii bizim aile geleneğimizi bilmiyorsunuz biz de eğer kadın erkeği terk ederse idam edilir
Ezgi: ama bu çok saçma
Rana: ben hiçbir zaman Gök kurallarına uymadım bu da benim nankör ve sadakatsiz gibi gösterdi onların gözünde onların kurallarında kadınlar olarak sadece onlara soyadını taşıyan kadınlar ilgi görür ve korunurdu
İdil: anladığım kadarıyla kadınlara bir öfkeleri var
Rana: aynen öyle babam ve ateşin babasını bir kadın öldürür o da sizin gibi savcıymış bir çatışmada savcı olurmuş ve ölmüş onlar daha 5 yaşında falanmış ama öyle bir kin tutmuşlar ki şu zamana kadar gelmişler O sadece bulamamışlar ama bütün kadınların tehlikeli ve nankör olduğunu düşünüyorlar O yüzden hep kadınlara yönelik işkence şiddet uygulanıyor
Ezgi: peki sana uygulandı mı mesela benim yanıma geldiğin gün ellerinde ip izi vardı
Rana: Evet Beni öldürmeye çalıştılar ama unuttukları bir şey var Ben özel eğitimim kim tarafından diye sorarsanız hiç kimse kendim tarafından ilk kez gözümün önünde cinayet işlendiği zaman 10 yaşındaydım ve hissettim sanki bir gün ben de orada öyle ölebilirim O yüzden şimdiden hazırlık yapmam gerek diyerek bu yaşıma kadar kendime eğittim
İdil: Ateş'i hapse atmak istiyoruz
Rana: zor ama imkansız değil ne kadar iyi avukatı olursa olsun ne kadar çalışanı köpeği olursa olsun parası olmazsa o bir hiç
İdil: para derken?
Rana: onun suçunu üstlenen onun korumalığını yapan herkes para alıyor parasız kim onun köpekliğini yapar ki
Ezgi: peki bir şey soracağım ateşin işkence uyguladığı bir hamile kadın varmış onu biliyor musun?
Rana: Evet görmüştüm bebeğini çok seven bir kadındı bizim eve geldiğinde önce oturma odasına aldılar ben de oradaydım oyuncaklarımla oynuyordum tadına baktığımda karnını okşayıp Kızım seni çok seviyorum diyordu öldü mü kaldı mı Ya da çocuğu öldü mü bilmiyorum ama çok acı çekti çığlıklarını ne kadar kulağını kapattırsam kapatayım duydum
İdil: ölen insanlar ne yapıyorlardı?
Rana: bazı ülkelerde olduğu gibi yakıyorlardı
İdil: insanları öldürüp ondan sonra da bedenlerini mi yakıyorlardı!?
Rana: bir yere gömseler bulunurdu Göle atsalar da bulunurdu tek çare kül olana kadar yakıyorlardı
Ezgi: gerçekten profesyonelce çalışıyorlarmış
Rana: ama bir gün hata yaptılar hem de büyük bir hata yaptılar
İdil:Ne hatası
Rana: bir ev var bütün işkenceyi orada yapıyorlardı şu anda böyle eski püskü her yeri dökülen bir evdir büyük ihtimalle çok yıl geçti çünkü üzerinden işkenceye evi deniliyordu ona bütün odalarında işkence aletleri falan her odasında farklı bir işkence türü vardı
Bunları anlatırken fazla dinlemedim çünkü zaten birini bir yaşamıştım evi de biliyordum demek ki orada söylediğimiz doğruymuş orası bir işkence eviymiş..
Rana: bir gün babamla Ateş bayağı içmişti ve kendilerini kameraya çektiklerini gördüm bir tane işkence odasında birine işkence yaparken videosunu çekiyordu kendi videolarını çekiyordu sonradan izleyip gülmek için o videonun hala ateşte olduğunu biliyorum eğer o videoya erişebilirsek ateşi içeri tıkarız
Ezgi: baban yani videoda O da varsa o da girer içeri
Rana: babam 4 yıl önce bu işkence işlerine bırakmak istediğini söyledi hatta ateşe de bırakmasını söyledi artık normal bir insan olmak istediğini kardeşinin de normal bir insan olmasını istediğini söyledi Ateş bunu ihanet olarak gördü ve babamı en ağır yani genelde benim düşündüğüm en ağır işkence yöntemi ile öldürdü
Ezgi:Nasıl bir yöntem yani en ağır dedin ya ondan merak ettim hepsi ağır değil mi?
Rana: hepsi ağır ama karanlık bir odada babamı bağladı ve insan büyüklüğündeki sıçanlarla birlikte babamı oraya kitledim 2 saat sonra açtığımızda çanlar babamın her yerini yemişti
Evet hayat neden sürekli bunu hatırlatıp duruyor unutmaya çalışıyor yine hatırlatıyor bunu ihanet olarak gördüğü için yöntemi seçmişse İdil'i neden o yöntemle öldürmek istedi İdil onu hiç tanımıyordu ihanet de etmiş olamazdı o yüzden aklında bu soru gel git yapmaya başladı ama bir an kendisine geldi...
İdil: Evet yani şimdi o videoyu almak için ateşin evine gideceğiz öyle mi?
Rana: hayır video onun evinde değil video işkence evinde bir odada
Şaka yapıyor olmalısın o eve bir daha mı gidecekti yani gerçekten sorun galiba o evde olacak bir daha asla gitmem dediği eve mi gidecek şaka gibi bir durum gitmeme gibi bir şansı vardı ama O şansını kullanırsa ateşi bir daha asla içeri tıkamazdı O yüzden yapacaktı o eve yeniden gidecekti...
