Sabah kalkıp hep ikimizi hazırlandık Alp hastaneye Ben de adliyeye doğru yola çıktım adliye bizim eve daha yakındı adliyeye geçerken Burak bana bir mesaj attı mesaj da"Ayşegül ile geliyoruz bir şey bulduk ama hiç hoşuna gitmeyecek" yazıyordu daha başka ne olabilirdi sevdiğim adamın ailesinin gerçek ailesi olmadığını ben öğreniyorum ve dünyasını başına yıkıyorum bundan daha beter ne olabilirdi kendi kendime konuşurken camların açık olduğunu fark ettim herkes bana bakıyordu hızla arabayı hareket ettirdim ve adliyeye ulaştım odama doğru giderken bir tane çalışan bana"Bir misafiriniz var sayın savcım" dedi Ben de Ayşegül ya da Burak'ın olduğunu düşünerek Odaya girdim ve odada gördüğüm kişi karşısında sinirlerime hakim olmakta çok zorlanıyordum aylar önce Uras'ı hapisten çıkaran o avukat karşımdaydı neden bilmiyordum ama içimde ona karşı büyük bir öfke vardı sanki o kadına bir şey vardı ve içim bunu hissediyordu ya da sadece kıskançlık yapıyordum bilmiyorum...
İdil:Buyrun avukat hanım benden önce odama gelecek kadar ne önemli bir şey var?
Alev: önceden açılan bir davayı tekrar açtığınızı duydum ve o dava ile ilgili bir araştırma yaparken bir şey buldum o yüzden bunu size söylemeye geldim sayın savcımİdil: benim davam seni pek ilgilendirmiyor çıkabilirsin
Alev: peki çıkarken polislere anne ve babanızı gözaltına almalarını ileteyim mi?
İdil: Ne o ne demek!?
Alev: araştırma yaptım demiştim o katliamdan anne ve babanız sorumlu hatta hapse de girmişler bundan dolayı ama avukatları Yani babam oluyor kendisi çıkartmış gerisi sizi de savcım
Diyip çıktı elimdeki çantayı ve dosyaları yere düşürdüm o sırada Burak ve Ayşegül geldi sadece yumruğumu sıkıyor ve boş duvara bakıyordum
Burak:İdil!Ayşegül: Noldu?!
Burak:Kızım tepki ver korkutuyorsun bizi
Ayşegül:İdil!
İdil: Bıktım onlardan
Burak:Kimlerden?
İdil:Anne ve babamdan tabiki!
Ayşegül:Nerden öğrendin?
İdil:Bunu söylemek için geliyordunuz değil mi?
Burak:Evet zor oldu ama öğrendik doğru..
İdil:Bu sefer kurtulamicaklar
Ayşegül:İdil sakın bak
Ayşegül'ü dinlemeden telefondan Emir verdim onları gözaltına alıp getireceklerdi ifadelerine de ben girecektim
Burak:Sinirlisin yapmaİdil:Ne yapma Burak ne yapma ya! Yaptıkları göz ardı edilebilir bişey gibi konuşma bana!
Ayşegül:Ama onlar senin ailen
İdil:Yapmadan önce düşünüceklerdi ya hala kafam almıyor bebeği olan bir aileyi nasıl öldürdüler bu kadar mı acımasızlarmış ben bunu anlamıyorum!
O sırada kapı açıldı ve içeri Uras girdi hemen arkamı döndüm sinirden yüzüm kıpkırmızı olmuştu beni görürse gerçeği öğrenirdi bu sefer gerçekten onu kaybederdim..
Uras:İdil güzelimAyşegül:İdil uras'a söylemelisin
Burak:Evet senin bı suçun yok sonuçta
Uras:İdil sorun ne bana ne söyliceksin?
Lütfen bir mucize olsun yüzüne baka baka ailem aylin'i öldürmüş diyemezdim Bunu yapamazdım derin derin nefes alıyordum aynı zamanda da nefeslerim hızlıydı sinirime hakim olamıyorum ailemi şu an annemi babamı parçalamak istiyordum beni bu hale soktukları için onları parçalamak istiyorduk tam arkamı dönüp orası her şeyi anlatacaktım ki içeri polis girdi ve annem ve babamın ifade odasına alındığını söyledi beni bekliyorlardı kafamı öne eğip hızlıca kapıdan çıktım kapıdan çıkarken sadece bir şey söylemiştim
İdil:Sorguyu dinlerken ögrenirsin arkamdan gelin..
Sorgu odasına indiğimde annemle babam oturuyordu ben onların yanına girmiştim camın arkasında da Uras Ayşegül ve Burak bizi izliyordu aynı zamanda da duyuyorlardı onlara baktığım zaman tertemiz bir anne baba değil de yüzlerine ellerine her yerinde yerlerine kan bulaşmış katiller görüyordum ve ellerimi masaya vurdum..