Hepimiz çalışıyorduk sabah geldim adliyeden akşam çıkmıştım herkesin beni evde beklediğine emindim kimse bu durumda kendi evine gidip haber bekleyemezdi hep beraber Bizim evde çalışmaya devam edecektik ama Alp'in anlamayacağı bir şekilde her şey çok zor biraz kendimi Alp'in yerine koyuyorum orası böyle bir şey olsa ve bana söylemeseler gerçekten çok kızardım ama eğer ben onun bulunmasını engelliyorsam kendim çekilirdim ama alp böyle düşünebilecek bir çocuk değil ve şu an çok kırgın ayşegül'e çok kırgın ama Ayşegül de orada onun için duruyor ne yapacağımı hiç bilmiyorum Bir yandan Ayşegül'ü düşünüyorum Bir yandan Alp'i düşünüyorum hayatımız Neden böyle gidiyor hep bir kaos hep bir aksiyon bir günümüz normal geçmiyor eve geldiğimde herkes salonda çalışıyordu kapı sesini duyduğu an Uras yanıma geldi..
Uras:İyi misin güzelim Nerde kaldın?
İdil:İyiyim yolu uzattım biraz araba sürmek terapi gibi geliyor..
Uras:Tamam sorun yok bişey oldu sandım
İdil:Alp Nerde?
Uras:Odasında galiba hala eve geldiğimizde hiç görmedik
İdil:Kendini yanlız bırakıyo anlıyorum biraz çalışalım sonra ona bakarız
Çalışmak için koltuğa oturdum ve bilgisayarımı açtım her şeye orada bakmıştık baktığım şeyleri tekrar bakmaktan nefret ediyorum adamım hiçbir sabıka kaydı yok ateşin çocuğu ve bir araba hız cezası bile yok..
Sima:İdil ateşin 20 tane evi bar
İdil:Şaka yapıyorsun değil mi?
Sima: Hayır adam nefes aldığı her saat ev almış sanki..
Rana:Her ev başka bir işkence evi büyük ihtimalle
Deniz:Bu evlere tek tek bakıcak mıyız?
Uras:Evler 2 katlı mı?
Sima:Evet bazıları 3 katlı falan
İdil: bu manyak hangisine götürdü acaba..
Rana: yani empati yapsak bulabiliriz
İdil: Nasıl yani?
Rana: Şimdi şöyle kendimizi kerem'in yerine koyacağız Biz Kerem olsaydık böyle bir plan yapsaydık iki katlı ev mı tercih ederdik yoksa 3 katlı mı
Uras: ben 3 katlı ederdim
İdil: sebep?
Uras: 3 katlı olduğu zaman bulunması daha zor olur yani ev bulunsa bile katları ararken kızı yine bir yerden kaçırır anladın mı
Burak: çok mantıklı hem 3 katlı evlerin gizli geçitleri falan oluyor
İdil: çok mu film izliyor ya da kitap okuyorsunuz?
Sima: biz bu gerçekten var yani bazı insanlar depremlerden korktuğu için evlerine gizli bir sığınak yapıyorlar
Rana: Ben de duymuştum ve bu sığınaklar ne ses geçiriyor yine de kırılabiliyor sadece anahtarı var ya açılabiliyor kapısı
İdil: o zaman 3 katlı bir eve götürdü
Sima: Evet ve seçeneklerimiz birden ikiye indir 2 tane 3 katlı evi var
İdil: Tamam güzel şimdi ben bu evlerin adreslerini savcıya atıyorum
Uras: biz de geleceğiz ama değil mi
İdil: yani şu ana kadar birçok kuralı ezdik geçtik yani gelebilirsiniz
Sima: ya alp'e söylesek ya uyarırız çocuk helak oldu üzüntüden
İdil: Tamam ya hadi gelin
Yukarı çıktık ve Alp'in kapısının önüne geldik kapısı kilitliydi büyük ihtimalle Kendini tamamen soyutlamaya çalışıyor ama anlıyordum zamanında bunu Ben de yapmıştım çünkü kapıdan herkes sesleniyordu
İdil: ablacığım kapıyı açar mısın?
Uras: Alp sana bir şey söylememiz gerekiyor
Sima: çocuk ölmüş olmasın lan
Rana: Kızım bir dur ne ölmesi ya Alp şu kapıyı açsana!
Burak: artık vallahi bu kapıyı kırarım sonra da senin kafanda kırarım ha aç şu kapıyı
Sima: çok nazik bir şekilde çocuğa söyledim tebrik ederim Burak
Deniz: Ama haklı açsın kapıyı
Rana: ikiniz de öküzsünüz
Uras: harbi oğlum ya çocuk acı çekiyor yani kapıyı açar mısın lütfen
İdil: yok Bu normal değil Alp Normalde gidin başımdan diye bize çemkirirdi Uras kapıyı kır
Deniz: benim yengem benim kafamdan gördünüz mü
Uras: sus lan! Emin misin güzelim?
İdil: Evet hiç olmadığım kadar kır şu kapıyı..
Uraz kapıya yüklenmeye başlamıştı Hiç zannetmiyorum ama kendisine bir şey yapmış olmasından da korkuyorum ay kendisini çok severdi ego değildi ama kendine çok değer verirdim saçı kopsun mesela çıngar çıkartırdı Ama şu durumda kendisinden bile vazgeçeceğini düşünebilirim Uraz kapıyı kırdığında içeri girdik ve şok olduk..
