Değişim

8 2 2
                                    

Sabah kalktığım zaman içeriye geçtim bahçede uyuduğum için her yerim ağrıyordu önce elimi yüzümü yıkadım sonra pınar'ı uyandırmak için misafir odasına gittim ama yoktu büyük ihtimalle savcılıkta işi çıkmış olabilirdi Ben de diğerlerini uyandırdım kahvaltı yaptık ne yedik diye sorarsanız hiçbir şey hiçbirimiz hiçbir şey yiyemiyorduk Rana ve Ayşegül'ün ilişkisi çok güzel gidiyordu Ama artık öyle bir aile olmuştuk ki birimiz böyle bir çekiyorsa diğeri de çekiyordu birimiz yemiyorsa diğeri de yemiyordu ayağa kalktım..
İdil: ya biz gerçekten aptalız neden böyle duruyoruz ki ben çok seviyorum Sen çok seviyorsun neden geri kazanmak için bir çaba harcamıyoruz

Ayşegül: dün uras'a bağırıp çağıran sen değil miydin?

İdil: sinirliydim onlar nasıl sinirliyken dediklerini duymuyorlarsa ben de dediklerimi duymadım sinirliydim

Rana: e o zaman plan yapalım yani çağırsak geleceklerini hiç düşünmüyorum

Ayşegül: kafeye çağıralım diyeceğim ama Burak gelmez

Sima: İdil Sen burak'la uras'ı tutuklasan

Ayşegül: ama yani gerçekten yani Burak değil de Uras artık yeter diyecek Her sıkıştığında tutukluyorsun

İdil: Evet o olmaz farklı bir konuşma yöntemi bulmamız gerekiyor
O sırada kapı çaldı gidip açtım gelen babamdı yine duygularımı engel olamadım ve Onu içeri aldım kızların yanına almadım tabii ki bir odaya aldım ve ben de odaya geçtim
İdil: ne istiyorsun?

Kenan: Pınar gelmiş

İdil: Evet benden sakladın daha doğrusu Alp ve benden sakladın ablamdan bahsediyorsun

Kenan: Öyle olması gerekiyordu

İdil: ne öyle olması gerekiyordu lan Ne bakıyorsun öyle yüzüme bir açıklama yapsana yapamazsın Çünkü sen de açıklama yapacak yüz bile yok o kadar yüzsüzsün ki buraya kadar gelebiliyorsun
Sinir ile ağzından soluduğu havayı kokladım içmişti uzun zaman sonra babam içmişti bunu görünce daha çok sinirlendim ve odadan çıkacakken birden saçımda bir acı hissettim Evet babam saçımı çekiyordu dayak yiyecektim galiba birden kendimi yerde buldum beni yere fırlattı kendimi dayak yemeye hazırlarken cebinden çıkan bıçağı gördüm babam beni öldürecek miydi ondan şaşırmayacam tabii ki daha önce de denemiş birisi sonuçta ama şu an ölmek için iyi bir zaman değildi o yüzden bütün sesimle çığlık attım kıymadan başkasına silah yoktu Sima silahı babamın ensesine doğruttu
Sima Bana bak yaşlı moruk tehlikeli şeyler yapıyorsun bırak o buçağı çok yoksa patlatırım beynini

Kenan:Tamam önce sen silahı çek

Sima: Yok ya akıllı mısın sen bırak dedim!
Babam başka çağresinin olmadığını anladı ve buçağı yere attı  sonrada hızla evden çıktı bu seferde başaramamıştı beni yine öldürememişti..
Ayşegül: aileni tutuklatmaya ne dersin

İdil: Alev diye kaşar bile avukat var onlara yardım eden

Sima: bir dakika Alev su orası ilk hapisten çıkaran avukat değil mi

İdil: benden önce davrandı yoksa ben çıkartacaktım yani

Rana: anlaşıldı kız a kaşar demenin sebebi bu kıskançlık

İdil: ben onu niye kıskanayım ya o benim yapabildiklerimin yarısını yapamaz biz onunla aynı ligde bile yarışmıyoruz

SANA TUTSAK OLMAK EN BÜYÜK HATAMDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin