İdil savcının odasına girdiği an savcı ayaklandı sinirli bir ses tonu ile birlikte Bunu nasıl yaparsınız diye telefonda konuşuyordu İdil ise meraklı ve tedbirli bir şekilde dimdik orada duruyordu savcı telefon konuşmasını bitirdikten sonra hemen dile döndü ve yüzünü sinirli halden normal hale döndürdü..
İdil: Sayın savcım bir sorun mu var?Savcı: Hayır yok sadece adliyede bazı şeyleri yanlış yapmışlar da onlara kızdım
İdil: fazla kızmayın Sayın seyirciğim sıcak ve herkes bazen şaşırabiliyor isterseniz Bana söyleyin ben kontrol altına alayım
Savcı: Hayır! Yani gerek yok Sen niye geldin
İdil: Sayın savcım bir tane hırsızlık vakası vardı onunla ilgilendim şikayetçi şikayetini geri çekti o yüzden suçluyu saldık
Savcı: Tamam bir tane tecavüz olayı vardı
İdil: ailesi hala şikayetçi ama adamı bulamadık hala aranıyor ve bir sürü sabıka kaybı var cinayet de ve bir sürü sabıka kaybı var cinayete teşebbüs de dahil olmak üzere
Savcı: o adamı hemen bulunuyor dedi dışarıda dolaşması beni rahatsız ediyor
İdil: elimizden gelenin fazlasını yapıyoruz sayın savcım an meselesi elbet hata yapıcak..
Savcı: O ne demek elbet hata yapacak
İdil: her suçlu bir hata yapar iz bırakır ya da farklı bir yatak elbet yapar bunu
Savcı: ne yapmazsa ya profesyonelse
İdil: sanmıyorum savcım Hiç sanmıyorum
Savcı: sen evleniyordun değil mi?
İdil: Evet neden sordun?
Savcı: bu aralar savcılara avukatlara polislere karşı dikkatli olmamız gerekiyor Sen Bana düğünün olacağı yerin adresini ver ben oraya ekstra koruma göndereceğim
İdil: Peki şu kağıda yazayım izin verirseniz..
Savcı: tabii yazabilirsin..
İdil yazıyı yazdı ve kafasını kaldırdığı an korku sarmıştı içini çünkü savcının gözleri kan çanağı gibiydi hemen doğrulup lafa girdi..
İdil:İyi gözükmüyorsunuzSavcı:Neden!?
İdil:Gözleriniz kan çanağına dönmüş..
Savcı:kaç gündür uyumadım o yüzden
İdil:Anladım izniniz ile çıkabilir miyim?
Savcı: tabi
Çıkıp odasına gitmişti İdil düğünden önce çok çalışıp balayını hak etmek istiyordu hak etmediği hiç bişey ne olsun nede olmasın istiyordu o yüzden çok çalışıyordu...
7 saat sonra
Akşam olmuştu sima'nın kafesinde yemek vardı söz yemeği gibi birşey olucaktı aileler arasında hızlı bir şekilde adliyeden çıkıp arabasına bindi ve yola çıktı kendi söz yemeğine geç kalmak istemiyordu dikkatsiz bir şekilde bile olsa kafeye gelmişti içeri girdiği zaman herkez ordaydı..
Sima:Gelin hanım hoşgeldinizBurak:Sonunda geldin
Uras:Yuh mal
Deniz: Hakikaten Burak öküzmüsün oğlum
Ozan:Mal işte
İdil:Sorun yok tamam acıktı demekki bende acıktım hadi oturalım
Burak:Yengem be!