23. "Kurşun Yarası."

22.2K 814 118
                                    

OY VERELİM LÜTFEN❤️

Ben geldiiiimmmmm.
_______________________________________

_______________________________________

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

_______________________________________

"Ben sana yaklaşma dedim değil mi? Hayır niye geliyorsun." demir kapını tek elimle zorla açarken hastaneye gitmediğimiz için sinirden homurdanıyordum. "Dedim ki, Miran ağa bu silahı patlatırım.." kapını ayağımla arkadan iterek kapattım "Kullanmasını biliyorum dedim. Üstünde denerim dedim. Demedim mi?" tip bir bakış attım "Dinlemedin. Al bak ne hâldeyiz."

"Bana silah çeke bilecek cesaretinde olan tek kadınsın. Hatta tek insansın." nefes almaları hızlandığı için kesik kesik konuşuyordu. Ateşi vardı. Teni alev gibi yanıyordu. "Sana ben izin verdiğim için beni vurdun. Belimde silahım vardı, başkası olsaydı çoktan etkisiz hale getirmiştim." egosundan bir şey kaybetmeyen konuşmasına göz devirdim.

"Evet, en büyük ağa sensin. En ağa sensin. Tamam." diyerek onu susturdum, zaten konuşamıyordu. Zorlanıyordu.

"Başından mı ediyorsun sen beni? Vurulduk diye karizmamız çizildi tabi." sendeleyince hızla kendime doğru çektim "İstemezsin şimdi sen beni."

"Şuan seni taşımakla meşkulüm farkındaysan."

"Beni taşıman hoşuma gittiği için hasta numarası yapıyorum." vaziyetinin kötü olmasını bile kabul etmiyordu. Boynumdaki kolunu daha da sıkılaştırarak sabit durmaya çalıştı.

"İstersen kucağımda taşıyayım seni, ne dersin?"

"İstesem şuan seni sırtımda da taşırım. Beni bu kadar güçsüz sanmana üzüldüm." evin kapısını benden önce orta yaşlardaki bir kadın açınca elim havada kaldı.

"Hı hı, taşırsın evet." derken Miran'ın koca bedenini kapıdan geçirmeye çalışıyordum. İkimiz yan yana olduğumuz için kapıdan sığışamıyorduk.

Kadın "Ağam iyi misiniz?" diye sordu. Açık kahve rengi gözlerini telaşla üzerimizde gezdirdi.

"Kolundan vuruldu..." sözümü bitiremeden Miran "Evet sen vurdun." değince "Susarmısın?" diye çıkıştım. Bu haliyle bile nasıl konuşabiliyordu anlamıyorum. "Yağmurda kaldık. Hastaneye gitmiyor bari doktor çağıralım."

Kadın kafasını mutfağa taraf çevirerek "Rıza." diye seslendi. "Lan Rıza." diye daha yüksek sesle seslenince mutfaktan ağzı yemekle dolu bir adamın "Niye bağırıyorsun ana?" diye kızarak çıkışını gördüm.

Kapının yanında dikilen bizi görünce, daha doğrusu Miran'ı görünce hızla ağzındakini yutmaya çalıştı. Yanımıza koşar adım gelirken boğazını temizleyip Miran'ın eline uzandı "Ağam hoşgelmişsiniz." derken sesi çekingendi. Bizi görmeyi beklemiyordu.

Eline uzanan adama karşı Miran sağlam kolunu boynumdan çekip hızla adamın ensesine şamar attı. "Ne bağıryorsun lan kadına." diye kızınca dik dik ona baktım. Bu adamın kesinlikle boyun takıntısı vardı. Ben hayretle bakarken Rıza denen delikanlı kafasını eğmiş boynunu ovalıyordu.

Kara Gül Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin