37. "Merwan."

13.2K 733 275
                                    

OY VERELİM LÜTFEN❤️
______________________________________________________________________________

Helin Azizan Kara'dan

Miran'ın isteği üzerine konak halkı büyük salona toplanmıştı. Ben meselenin ne olduğunu tahmin ediyordum fakat hanımların bir çoğu bihaberdi. Belli ki konu önemliydi.

Miran ve Merwan yan yana salona girerken tüm gözler onlara döndü. İkisidi de salonun ortasında durmuş bize bakıyordu. Arkalarından Fırat girerken sessizce ilerleyip minderlerin üzerine rahatca oturdu.

Mürvet babanne "Ne diye susarsınız eşek sıpaları. Beni yerimden kaldıracak kadar önemli ne söyleyeceksiniz?" diyerek ikisinide azarladı. Galiba babannede dinlenirken bölünmesinden nefret ediyordu. Kimseden ses çıkmayınca oğlu Devran ağaya dönüp "Sen söyle Devran. Bunların dili kopmuş herhal konuşmazlar." dedi iğneleyici sesle.

Devran ağa "Merwan'ın söylemesi daha doğru olur ana." diyerek topu Merwan'ın üzerine attı.

Burçin hanım "Merwan ne söyleyecekmiş ki? Oğlumun bu konuyla alakası ne ola?" diyerek gözlerini oğluna dikti.

Miran önce davranıp "Nikahlanacağını söyleyecek Hala." değince Burçin hanım şoka girmiş gibi kaskatı kesildi. Miran'ın ortaya attığı bombayla herkes bir birine bakmaya başladı. Durumun ne olduğunu anlamayan insanlar şok olmuş gibi Merwan'a ve Miran'a bakıyordu.

Sümeyye yerinden toparlanarak "Abi?" diye seslendi kısık sesle. "Ne nikahlanması, ne oluyor anlatır mısın artık."

Merwan minderlerin en köşesine sessizce oturan Nilüfer'e göz ucuyla bakıp tekrar önüne döndü.

"Nilüfer'le nikahımız olacak. Mesle budur." dedi net sesle.

Burçin hanım elini alnına atarak derin derin nefes almaya başladı. Buket hanım "Abla iyi misin?" diyerek yerinden kalkıp koşaradım yanına gitti.

Burçin hanım kısık sesle "Ölüyorum galiba." diye sızlandı ağlamaklı sesle "Nedir benim başıma gelenler."

Berfin hanım "Ne dersin sen oğlum." dedi hayretler içinde. Aynı zamanda ayağa kalkarak hızla Burçin hanımın yanına gitti. "Çabuk kolonya, su falan getirin. Çabuk." diye yükselince Fırat koşarak salondan çıktı.

Sümeyye "Abi saçmalama istersen." dedi dişlerini sıkarak "Kaç yıldır evlenmekten kaçtın. Şimdi de böyle bir kızla mı evleneceksin?" diye soludu sinirle. Yüz ifadesi o kadar çirkindi ki, hemcinsine olan tutumu yüzüne yansımıştı.

Merwan kardeşinden eksik kalmayarak aynı sinirle "Ne varmış bu kızda?" diye sordu sert sesle. "Neyini gördün de böyle konuşuyorsun?"

"Abi." diye yükseldi Sümeyye "Anası yok. Babası da, abileride kumar düşkünü heriflerin teki. Onların kanını taşıyan bu kız nasıl biri olabilir sence?" tükürürcesine konuşması ben dahil bir çok insanı kızdırmıştı. Aynı kanı taşıyor diye Nilüfer'de kötü olamazdı. Sanki kendisi sütten çıkma ak kaşıktı.

Merwan'dan önce "Kendine gel." diyerek sakin ama baskın sesle araya girdim. Bana yaptıklarını ve söylediklerini unutmamıştım. Şimdi yine aynısını başka bir kadına yapıyordu, hem de kendisi bir kadınken.

"Sen karışma." diye bağırınca,

"Bağırma bana." diyerek yüksek sesle çıkıştım. "Büyüklerin önünde saygısızlık yapmak istemiyorum. Ama tanımadığın bir kadının günahına girmenede müsade etmem." yan tarafta oturan Nilüfer'e baktım. Kendini kötü hissetiği için ağlıyordu, kendisini savunamıyordu bile. "Ne kötülüğünü gördün ki, böyle karşı geliyorsun? Meselenin aslını bile bilmiyorsun. Ama bilmeden konuşup bağırmayı iyi biliyorsun." dedim daha sakin sesle. "Aynısını sana yapsam hoşuna gider mi?" ima dolu sesimle konuşup dik dik gözlerinin içine baktım.

Kara Gül Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin