30. "Hanımağa."

18.3K 816 200
                                    

OY VERELİM LÜTFEN❤️

YORUMLARDA KONUŞALIMMMM

Yeminle şu Watty kapanma meselesi yüzünden yazma hevesim öldü. App Storeden kaldırılmış. Gerizekalılar ne istiyolar anlamadım ki.
_______________________________________

(Avluda Miranın "Karım haklı" dediğinde Helinin gururla gülmesi vibe) _______________________________________

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Avluda Miranın "Karım haklı" dediğinde Helinin gururla gülmesi vibe)
_______________________________________

Konak avulusunun büyük demir kapısı açılınca arabayla içeri girdik. Arabanı park edince kemerlerimizi açıp inmeye başladık.

Konağın kapısı açılıp Berfin hanımın koşar adım bize taraf, daha doğrusu Miran'a taraf geldiğini gördüm. Bu kadın inanılmazdı. Sadece göz devirmekle yetindim.

Arkasında Sümeyye ve Burçin hanımı görünce sinirlerim ikiye katlandı. Yok bunlarda utanmada yoktu. Hâlâ gitmemişlerdi.

Berfin hanım "Oğlum, Miran'ım." diye ağlayan sesini duyunca onlara taraf döndüm. Miran'ı kucakladığında boyundan dolayı yetişemediği için kafasını göğüsüne yaslamıştı. Miran'ın yüz ifadesi düzdü fakat kendini sıktığının farkındaydım. Tek kolunu hafifce kendisine sarılan kadına doladı.

"Ana, tamam." dedi Miran düz sesle. Berfin hanım ayrılarak elinin tersiyle yanaklarını sildi. Bu kadının çok iyi rol yapma yeteneği vardı. Gerçekten göz yaşı akıtsa bile ifadelerinin sahte olduğuna adım kadar emindim.

"Oğlum iyi misin? Kolundan vurulmuştun giderken." hangi kolundan vurulduğunu kestirememiş olmamlı ki, her iki koluna elleriyle dokundu. "Hastaneye gittin mi? Ha oğlum? Söylesene, gittin mi?"

"Abartma ana, ne hastanesi. Sıyırmıştı sadece."

"Oğlum her yer kan olmuştu. Nasıl sıyırmış öyle." hızla bana baktı. Sürmeli gözlerinde nefret yer edinirken kaşları çatıldı "Hepsi bu kız yüzünden. Ya ölseydin?" dedi Miran'a dönerek. Yine göz devirdim.

"Öldürmek istesem kalbine nişan alırım Berfin hanım." bıkkınca nefes verdim "Bilerek kolundan vurdum." dedim dik dik.

"Sen nerden bilecekmişsin nişan almayı." dedi tükürürcesine "Sen silah tutmayı mı bilirsin? Sana edep bile öğretmemişler silah kullanmayı mı öğretecekler?" demesi bedenime sinirlerin yüklenmesine sebep oldu. Avluya adım atalı daha beş dakika olmamıştı.

Cevap vermek için Miran'dan önce davranarak "Elime silah verin de size bizzat göstereyim, nasıl nişan alıyormuşum." dedim. Sinirle gözlerine bakıp bunları söylemem bir anlığına korkmasın sebep oldu. Yapabileceğime emin olmalı ki, bana cevap vermeden Miran'a döndü.

"Hastaneye gitmediysen koluna ne yaptın oğlum?" az önce bana nefretle konuşan ses tonu gitmiş kendisini iyi göstermek için 'iyi anne' rolüne geçmişti.

"Karım halleti." dedi rahat tavırla. Dudağımın kenarı kıvrıldı.

"Delirdin mi Miran." diye yükseldi Berfin hanım. "Doktora görünmek yerine kendi canını o kadına mı bıraktın?" dedi. Yine göz devirdim. Miran derince oflarken sıkıldığını açıkca belli ediyordu.

Kara Gül Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin