39. "Hamile miyim?"

13.6K 745 203
                                    

OY VELERİM LÜTFEN❤️
_______________________________________

OY VELERİM LÜTFEN❤️_______________________________________

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

_______________________________________

Ölümün olduğu şu hayatta insanlar nasılda hiçbir şey olmayacak gibi yaşıyorlardı. Ölmeyecek gibi, ruhları göğe yükselmeyecek, bedenleri toprakta çürümüyecekmiş gibi.

Halbuki yapılan her şey insana geri dönerdi. İyilikte, kötülükte.

Tıpkı Sümeyye'ye geri döneceği gibi.

Kahvaltı sofrasındaydık. Herkes toplanmıştı. Buket hanımlar nikahtan sonra gideceklerdi. Merwan'lar şehir dışına çıktıktan sonra da Burçin hanım gidecekti. Kendileri öyle söylemişti.

Mürvet babanne "Gelin, nikah için hazırlık ne durumda?" diye sordu düz sesle. Berfin hanıma soruyordu büyük ihtimal.

"Resmi nikah ne zaman olacak demedikleri için hazırlıkları ne zamana yapacağız bilmiyorum ana." diyerek hoşnutsuz ifadeyle cevap verdi Berfin hanım.

Miran "Dedim ya ana iki güne olacak diye." değince Burçin hanım sertçe nefesini verdi.

Burçin hanım kısık sesle "Ne evlenme meraklısı çıktınız." diye homurdanınca Merwan "Ana başlama sabah sabah." diyerek susturdu. Burçin hanım, Merwan ve Nilüfer'e öldürecek gibi bakıyordu resmen.

Sümeyye "Yalan mı?" diye araya girince, babanne sert sesle "Sana abinin işine karışma demedim mi?" diye çıkışınca Sümeyye bozulmuş gibi kahvaltısına döndü.

Mürvet babanne "İki güne denildiyse iki güne olacak. Burçin, sen de geline yardım et yarın akşama her şey hazır olsun. Fazla uzatmak olmaz." diyerek emrini verdi.

İtiraz edemedikleri için sessiz kalarak yemeklerine döndüler. Merwan çaktırmadan arada Nilüfer'e bakıyor, Nilüfer de utandığından kaçamak bakışlar atıyordu. Burçin hanım ve Sümeyye canları sıkılmış gibi yemekleriyle oynuyor etrafa sert bakışlar atıyorlardı. Buket hanım ve kızları nikah için sevinirken, Fırat yarı uyukulu haliyle zorla kahvaltsını ediyordu.

Kahvaltı bitimine kadar kimse bir şey söylemedi. Sofra toplandıktan sonra babannenin isteği üzerine kadınlar minderlere geçip oturdular. Devran ağa bu gün de çok sessizdi. Normalde pek konuşmazdı ama son günler pek suskundu. Kahvaltıdan sonrada odasına çekilmişti.

Miran ceplerini arayıp istediğini bulamayınca arkasına dönerek gitmeye başladı.

"Miran nereye?" diyerek arkadan kısık sesle seslendim.

"Telefonumu yukarda unutmuşum. Alıp geliyorum. Sen burda bekle, geldikten sonra kararını söyleyeceğim." değince kafamı olumlu anlamda salladım.

"Peki."

Ben de sakince geçerek minderin üzerine oturdu.

Babanne "Yeni gelin." diye seslenince herkes Nilüfer'e döndü. Bakışları bir anda onun üzerine toplaşınca gerilmiş gibi hepimize bakmaya başladı.

Kara Gül Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin