40

14 3 3
                                    


Asya ve Güney şok içinde evin içine girmekte olan iki adamı izlediler. Adamlar başlarını kaldırdıkları gibi duraksadılar.

Asya hiçbir şey anlamamış gibi davranmaya başladı. Bu sırada kapı görevlilerinden biri " Neden erken geldiniz?" diye sordu sessiz bir tonla.
İki adamda ağızlarında bir şeyler gevelediler.
"Gidiyorum ben Güney!" dedi Asya.
Güney ise hala şoktan çıkabilmiş değildi. Kapı açıldığı gibi hızlı adımlarla yürümeye başladı Asya.
Güvenlikçilerden biri Asya'yı kolundan tuttu.
"Hanımefendi bu saatten sonra bir yere gidemezsiniz."

Asya anlamamış bir şekilde
" Ne alaka beyefendi? Gitmem gerek." diye cevap verdi.

Bu sırada Ümit dış kapıdan yanlarına doğru geldi.
"Asya nereye gidiyorsun bu saatte kızım?"

"Güney'den öğrenirsiniz Ümit Bey. Gitmem gerek. İyi geceler!" diyerek yürümeye devam etti.

Asya hızla adımlarla yürümeye başladı. Arkadan bir kaç ses duyuyordu. Onu kolundan tutan görevli "Bu kız ve oğlunuz ceset eve getirilirken gördüler. Gerizekalı adamlar bir saat erken geldiler. Ya her şeyi anladılarsa?" diye korkulu bir ses tonuyla konuştu.

Ümit her şeyi anlayana kadar çok geçti. Asya evden ayrılmıştı bile
"Nasıl olabilir böyle bir şey?" diye bağırmaya başladı Ümit.

Görevli "Hiçbir şey anlamamış gibi duruyordu. Belki gerçekten de öyledir." diyerek Ümit'i rahatlatmaya çalışıyordu.

Ümit sesini yükselterek cesedi getiren çalışanları yanına çağırdı.
"Bu nasıl bir dikkatsizlik? Çabuk gidin ve o kızı yakalayın!"

Yaklaşık 10 kişilik bir grup farklı mekanlarda Asya'yı aramak üzere yola çıkacaklardı. Bu sırada Sinan ile Güney geldi.
"Baba az önce gelen şey neydi?"
Güney'in yüzünde bir korku ifadesi vardı. Ümit gülümseyerek "Oğlum dert etme. Açıklayacağım ben sana. Bir arkadaşımın yakını sadece." dedi.

Güney'in her halinden inanmadığı belli oluyordu.
"Baba başkasının yakınının cesedi neden bizim evimizde?"

Ümit kapana kısılmış bir fare gibi uyduracak bir kalıp bulmaya çalışıyordu.
"Cenaze evi uygun olmadığı için bir kaç saatliğine ceset buraya getirildi. Sen kafanı yorma oğlum."

Sinan ise sessiz bir şekilde duruyordu yanlarında. Bu sırada Burcu'da evin kapısından görüldü. Yavaş adımlarla Güney'in yanına geldi. Sinan her şeyi anlamıştı. Asya'ya yapılan bu utanmazlığı da.

Burcu, Güney'in kulağına fısıldayarak
"Asya gitti mi?" diye sordu. Güney ise başını öbür yana çevirdi. Bu yaptığından sonra kendinden utanıyordu. Burcu ise sessiz kalarak onun üstüne gitmedi.

10 kişilik grup Asya'yı bulmak üzere evden ayrılmıştı. Asya ise çoktan ana caddeye inmişti. Erdem'in evini bulması gerekiyordu fakat yolların çoğunu unutmuştu. Yankı'yı aramaya karar verdi.

"Alo Yankı?"

"Asya?"

"Yankı bana acilen konum atman gerek. Kötü şeyler oldu. Şu an peşimde olabilirler."

"Tamam sakin kalmaya çalış. Konumunu at, biz seni almaya geliyoruz."

"Kendini riske atma."

"Konumunu at Asya. Hızlıca geleceğiz. Kalabalık bir yerde dur."

"Tamam."

SIRLAR ARDINDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin