24.BÖLÜM

2.9K 160 105
                                    

Bazen en iyi seçim belkide vazgeçmektir...

İzem Saye Demirtaş

♡♥︎♡♥︎♡♥︎♡♥︎♡♥︎♡♥︎♡♥︎♡♥︎♡♥︎♡♥︎♡♥︎♡♥︎♡♥︎♡

Eve girer girmez anne gazabına uğramıştım. Cinde olsa anneydi o terliği illa atacaktı.

Annemle yemek yedikten sonra annem çok yorgun olduğunu söyleyip yatmaya gitmişti..

Sofrayı toplayıp bulaşıkları da yıkadıktan sonra dolaptan tuz kavanozu alıp odama çıktım..

Biraz daha araştırma yapmam gerekiyordu..

Tuzu önce kapımın önüne döktüm sonrada dışına..

Odaya girip tuzu ifritlerin odaya giremiyeceği bir şekilde döktüm.

Çalışma masama geçip laptopumu açtım. O kızı kimin bu hale getirdiğini bulmam gerekiyordu.

Bana "O en yakınında, o en uzağında, nereye gidersen git o hep yanında, güvenme o güzel sözlerine, bir gün sende olursun benim yerimde" demişti yani bu demek oluyor ki. O kişi hayatımın tam ortasında.

Ne en yakınımda, nede en uzağımda, tam hayatımın ortasında...

O varlığın bana söylediği sözleri unutmamak için hemen not almıştım ve ilk başını çözmüştüm bence..

Peki kimdi hayatımın tam ortasında olan kişi?

Uzun bir süredir araştırmaya devam ediyordum, sırtımın tam yara olan kısmı yanmaya başlamıştı bir süredir..

"Ahh sırtım beni öldürüyor"

Ayağa kalkıp banyoya girdim elimi yüzümü yıkayıp aynaya baktığımda göz bebeklerim simsiyahtı, yansımam bana bakarak sırıtıyordu!

"Bismillahirrahmanirrahim" diyerek kafamı sağ sola salladım.

Tekrar aynaya baktığımda yoktu, gitmişti..

"Çok fazla kahve içersen olacağı bu olur saye"

Kendime söverek banyodan çıkıp tekrar masama oturudum. Satte baktığımda 6'ya gelmek üzereydi..

Tüm araştırmalarımı bir araya toplayıp çantama attım.

Annem uyanmadan tuzları temizlesem iyi olacaktı..

Tuzları temizlerken yine sırtımda bir yanma oldu, galiba iyileşme süreci biraz uzayacak gibi yaranın.

Yere döktüğüm tuzları poşete koyup mutfağa gittim.

Çöpü kovaya attıktan sonra ellerimi yıkayıp kahvaltı hazırlamaya başladım.

Erken çıkmam gerekiyordu ve annem hayatta izin vermezdi özellikle dün geceden sonra, o yüzden anneme çok güzel bir kahvaltı hazırlayıp izin alıcaktım..

Kahvaltıyı hazırladıktan sonra çayın demi oturana kadar odama çıkıp üstümü değiştirdim.

Saçlarımıda sıkı bir at kuruğu yapıp çıktım odadan..

Annemle kahvaltıya oturduğumda içimde bir heyecan vardı.

Hemen o köye gidip adamla konuşmak istiyorudum.

"Sen beni dinliyormusun ?"

"Hı" dedim bir an düşüncelerden çıkıp.

"2-3 gün evde olamayacağım"

"Sorun değil"

Annemin evde olmaması işime gelirdi.
Daha iyi bir araştırma yapabilirdim.

"Emin misin istersen dicleyi çağır eve tek durma"

CİNİN AŞKI   Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin