Ebediyen Kalpdaşlık💫

475 33 20
                                    


! Yazım hatalarını düzenleyemeden bölümü yükledim, bölüm günümüz olduğu için. Hatalar varsa görmezden gelin, kusuruma bakmayın. Siz okurken düzenlemiş olurum. 💖!

İyi okumalar💐💐

****

Kalpte yeri asla sarsılmaz dostun, bir söze, bir ihanete sırt dönmez gerçek dost. Zede alır, küçükte olsa kalır sızısı, lakin candan bir bağsa aradaki, dönüp dolaşıp gelir tilki misali...
-SAMİİREX-

-Doğu Kılıç Aslan'dan-

Saatler geçti korkut normal odaya alınalı, artık günleri saymaya başladık. Orada öylece yatmaya bu denli hevesli olduğunu bilsem düşman ellere bırakmadan onu kendim vururdum. Ote yandan kendini toparlayan zafer abi, eşi ve çocuğundan ayrı kalmamak için diretmeye başladı. Taburcu olmasında bir sakınca görmeyen doktoru yasemin abla ile zafer abinin taburcu işlemlerine onay verdi. Benimde biraz olsun işime geldi. Dinlenmeleri için eve gönderdiğim tim, bir kaç saat geçmeden gülceyi de peşlerinden sürükleyerek geri hastaneye geldiler. Onlara da hak veriyorum akılları burada kalıyor fakat gülcenin yanımda olması bana teselli olurken, beni bu halde dağılmış görmesi hiç hoşuma gitmiyor tabi bir de duvar köşesinde sinmiş su dahi içmeyi reddeden mizgin var. Tim onun bu hallerine alışık değil. Sahi ne ara birbirlerine bu kadar bağlandılar? Korkut nişanlısını kaybettikten sonra büyük bir çöküş yaşadı, mizgin hep ama hep içine kapanık biri olmuştur. Bu halleri beni şaşırtsa da gördüğüm tablodan memnun olduğumda aşikar. Korkutum en doğru kararı vermiş sonunda. Bir de uyanıp bizi geçip çıkarsa şu matem havasından işte o zaman verdiği kararlar için alnından öpeceğim...

"Küçük bir doğu daha, öyle mi ? " Dedi arabanın sağ koltuğunda oturan güneşimden gelen, her konuştuğunda beni büyüleyen o sesi ile.

" Onayladığım söylenemez aslında, ismin verilenin kaderini yaşaması... küçük doğunun da tıpkı benim gibi yıllara mahkum yaşamasını istemem. biliyorsun böyle şeylere çok inanırım. "

Hem zafer abiyi, hem bebeği görmek istedim. Lale ve mizgin korkutun başındayken hemen gidip dönerim diye düşündüm. Yanımda güneşimle hastaneye dönmem bonus oldu.

Zafer abilerin bebeğine doğu ismini koymak istemesi, benim açımdan elbette gurur verici bir durum. Fakat dediğim gibi kaderi bana benzerse? Küçük bir bebeğin kaderini kendi ellerimle mahvetmiş olmaz mıyım?
Lakin kararlarına saygı duyup onay vermekten başka bir şey gelmedi elimden.

Kaderin bana benzemesin küçük doğu. Onun dışında Doğu olarak bir güneşe rastlamak çok güzel... Senin güneşin kim ve nasıl biri olacak acaba?

benimki eşsiz ve bir tane...

"Seni hala eve bırakabilirim, benimle gelmene gerek yok, yorgun görünüyorsun." Dedim yolda olan gece gözleri benimkilerle buluştu.

" Bu haldeyken bile beni düşünmene gerek yok" dedi herzaman ki dominant hali ile. " Asıl sen iyi misin ? Günlerdir konuşamadık. " dedi gözlerinde endişe belirdi bir anda.

Benim için endişelenmişti.

"Şimdi sana iyiyim desem, iyi olmadığımı bilecek kadar tanıyorsun beni. Yalan söylemeyeceğim güneşim. Endişeliyim, korkuyorum, korkutun bilinmez halde öylece orada yatması beni çıkmaza sürüklüyor. " Dedim ondan hiçbir duygumu saklamak istemiyorum.

" Ama sen merak etme, şuan buradasın, yanımdasın ya bana nasıl güç, nasıl teselli verdiğini bilemezsin. Yanımda oluşun tek tesellim. Varlığını bilmek her içime çektiğimde beni okyanusun derinlerine sürükleyen kokunu alabilmek insana teselli olabilecek tek şey. " Dedim hastanenin önüne geldiğimizi anlayarak arabayı uygun bir yere park ederken.

ÖKSÖKÖHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin