Hangi düğün, ölüme bir davetiyedir?
Azrailin gölgesinde,
Kör kurşunla dans etmek...
Hangi yiğide yaraşır?-SAMİİREX-
-Doğu Kılıç Aslan'dan-
Değişen tek şey yıllardı, belki de yılların yanında anlamsızca dizilmiş rakamlardı. Onu bahçede gördüğüm ilk anda hayatımda değişmeyen tek şey olacağını anlamıştım. Tıpkı okul sıralarında onunla oturmak için deli gibi ders çalışmam ya da çam ağacının tozlarına alerjim olmasına rağmen onun için çam ağaçlarını sevmem gibi, yıllar sonra karşıma geçtiğinde hala kalbimin dört nala yoluna koştuğu gibi, kaderimizin yazıldığı gün çarpan kalbim gibi...
Duyduklarım bir bir kafamda yankılandı. Benden başkasıyla olmasına inanmadığım gibi evlenmesine de inanmıyorum ve tüm bunlar İnanmadığım tonlarcasının arasına eklenen bir oyundu.
Biliyorum! Biliyorum çünkü; çarpan tek benim kalbim değildi, bakışlarım boşuna ona mühürlenmemişti. O bakışları iyi tanıyorum. Beni terk edip başka biriyle olacak bakışlar değildi.Söz sana güneş, terk ettiğim her şeyi senin için var edip, senin için yaşatacağım. Bu kez göğsümde sevdanla beraber dalganan bir de şanlı bayrağımız olacak...
" Evleneceği kişininde örgütle bağlantısı olabileceğini düşünüyoruz, ayrıca bu bağlantısı Erhandan daha üst bir konumda olabilir." Dedi, ters bakışlarıma maruz kalırken.
" Evlenmeyecek. " Dedim ilk önce kendimi ikna etmeye çalışarak.
" Bizde onu diyoruz, hemen harekete geçersek durdurabiliriz. " Dedi onur güven veren bakışlarıyla bakarak.
"İlk başta inci içeriye girecek, davetli olarak. Gülceyi bulup onunla iletişime geçmeye çalışacak. Bu sırada biz çoktan hizmetli kılığında içeriye gireceğiz. İnci gülcenin aklını karıştırırken bizde çoktan seni içeriye sokmuş olacağız. Yani umuyoruz ki seni görünce bizimle gelmeyi kabul eder. Aksi durumda da sıcak çatışmaya hazır olun. "
" Komutanım, ya oradakilere bizi ispiyonlarsa? "
" Gülce öyle birşey yapmaz cenk!" Onur da bana katılmış olacak ki aynı anda aynı kelimeleri sarf ettik. Öyle ki şu zamana kadar ondan bir kere bile şüphe duymadım. Ondan şüphelenmem demek kendimden de şüphelenmem demekti. Başımızda hangi bit eniği dönüyorsa da onu öldürmeden bana rahat yok. Mizgin cenk'i çekiştirerek susmasını sağladı.
" Albaydan olası her şeye karşı yardım talebinde bulunsak? " dedi botan. Hepsinin bakışları birden beni buldu.
" Albay varsa ben yokum, gülceyi de kendi imkanlarımla kurtarırım. Size ihtiyacım yok. Siktiri boktan görüşlerinize hiç yok. " bunca ay meslegimden kardeşlerimden kendi benliğimden uzaklaşmama sebep olmuş biri o. Baba yerine koymuşken, babam kadar ihanetine uğradığım adam." Peki kendi başımızın çaresine bakacağı o halde ama bizi buraya gönderenin o olduğunu da unutma kardeşim." Dedi onur ima ettiği şey çok netti. Albay hep hayatımın bir yerinde olacak verdiğim tüm kararlar onun süzgecinden geçecekti. Allah kahretsin ki, şu konumdayken daha fazla efelenemezdim.
Ama için rahat edecekse görmezden gelebilirsin kılıç...
" Okey, her şeye tamam. Yeter ki gülce kurtulsun. " verdiğim kararla, timin yüzünde derin bir rahatlama oluştu. Bu sırada onur önüme bir kaç dosya koydu. Onları incelemeye başladım. Dosya da gözüme takılan fotoğrafla seslice yutkundum. Fotoğrafı olduğu yerden söktüm. " Şerefsiz ibneler sizi." Dosyayı elimden bırakarak ayağa kalktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖKSÖKÖ
General FictionMinicik bedenlerinde sevgiyi nereye kadar götürebilirler.... "taa ki 15 yıl sonra o kara günde karşılaşıncaya dek..." -Gülce şahin -Doğu Kılıç Aslan