18

3K 120 15
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

4

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

4.9.24

🖤

Gözlerin kaç kül eder...

Dudaklar nefesin habercisiyken, usul usul dudaklarıma yaklaşan o nefesle öleceğimi düşündüm. Gözlerim kendiliğinden kapanmış ve akışına bırakır gibi bir hâle bürünmüştü. O nefes büyüdü, büyüdü ve dudaklarımda son buldu.

Dudaklarının dudaklarıma değmesiyle bir ilk yaşadığımı hissettim. İlk başta bir tepki veresmesem de daha sonra onun usul usul hareketlerine ayak uydurmaya başladım. Ağzıma farklı bir tat bulaşmış gibi hissediyordum, ne garipti.

Bir adım daha attığını bedenime çarpan bedeninden anlarken o an dudaklarının hızı arttı. Ona ayak uydurmakta zorlanıyordum. Sürekli bana doğru abanmasından dolayı geriye giden belimi sağlama almak maksadıyla ellerimi geniş omuzlarına çıkardım. O kadar büyüktü ki sadece dokunmakla yetindim. Bir hareketlik sezdiğimde ise gözlerimi açıp ne yaptığına bakmak istedim ama açamadım. Büyük bir zorluk gibi gelmişti.

Fakat gözlerim kapalı olsa da beni kucağına aldığını anladım. Ben bocalasam da o beni öpmeye devam etti. Dudaklarımın sızladığını hissedebiliyordum. Kaç dakikadır dudakları dudaklarımdaydı bilmiyordum. Sanki zaman kavramı yok olup gitmişti.

Bedenim çarşafın üzerinde boylu boyunca serildiğinde, dudaklarımdan ayrıldı. Beni yatağa bırakmış, üstten üstten bütün bedenimi süzerek gülümsemişti. Dudaklarını dişlerinin arasına kıstırdıktan sonra "Benim bebeğim." Dedi. Ses tonu karşısında kendimden geçmemek için zor durdum. Dakikaların ardından konuşan o olması şaşırtıcı değildi. Sözünden sonra hiçbir şey diyemedim. Ama o devam etti.

"Rahatsız oluyor musun?" Bunu şimdi sorması saçma olsa da nedense kendimi onun yanında rahat hissettiğim için yaptığı hareket kötü gelmiyordu. Rahatsız olsam sormadan yaptığı bu hareket yoksa farklı bir yere giderdi. Ama ben... Ben sevmiştim. Onu öpmeyi. Aslında garipti. Farklı bir histi. Belki de ilk defa başıma geldiği için böyle hissediyordum. İnsan yaşamadığı duyguları hissedince bocalardı, ben aynen böyle olmuştum.

BİR ÇİFT GÖZ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin