iddia | 3 - anı kutusu.

405 35 47
                                    

*bu hikayede geçen tüm olay ve karakterler tamamen hayal ürünüdür.
adı geçen hiçbir futbolcuyu karalamak,
hakaret etmek söz konusu değildir.
bunu göz önünde bulundurarak okursanız, sevinirim.*

•••

İddia olayından birkaç ay öncesi.

• İdil.

Berkan söylene söylene taşıdığı ağır koliyi yere bıraktığında, ona bakıp keyifle devam ettim. "Berkan Kutlu, oley!" dedim, coşkuyla.

"Gaza getirme şekline bayıldım, devam et," dedi Berkan, derin bir nefes alırken. Yorulmuş olmasına rağmen yüzündeki hafif gülümseme yerindeydi.

"Çalış, köle!" diye alay ettim.

"İdil!" diye uyarmaya çalıştı, ama ikimiz de kahkahalarla güldük.

Ev taşımak hiç kolay değildi, ama Berkan ve Barış'ın yardımı sayesinde bu iş neredeyse eğlenceli hale gelmişti. Birbirimize takılmak, şakalaşmak, taşınmanın yarattığı stresi biraz olsun hafifletmişti.

Yere serilmiş bir koli bandıyla uğraşan Barış, "Son koliyi açıyoruz," dediğinde hepimiz bir rahatlama hissettik. "İşte bu kadar!"

O sırada kapı çaldı. Kolileri düzenlerken kimsenin geleceğini beklemiyordum, bu yüzden bir an duraksadım. Kapıya doğru ilerleyip hızla açtığımda, karşımda Kaan'ı gördüm. Birkaç paket yemekle kapının önünde durmuş, bana bakıyordu.

"Aç olabileceğinizi düşündüm," dedi, sesi nazik ve çekingen bir tona bürünmüştü. Gözleri beni dikkatle süzerken yüzünde hafif bir gülümseme vardı.

Kaan'ı kapıda görmek gerçekten beklenmedikti. Elinde birkaç paket yemekle kapının önünde durmuş, bana bakıyordu. Yüzündeki hafif gülümseme ve nazik tavrı, geçen günkü gerginliğimizden sonra neredeyse garip bir barış teklifi gibi hissettirdi. Bir anlığına şaşırdım ama belli etmemeye çalışarak kaşlarımı çattım.

"Sen evimi nereden buldun?" dedim, sesime hafif bir sorgulayıcı ton ekleyerek.

Kaan omuz silkerek alaycı bir şekilde, "Kuşlar söyledi. Yoksa Mert Hakan'ı mı tercih edersin?" dedi, gözlerinde hafif bir parıltıyla. Alaycı tavrına rağmen sesindeki sıcaklık dikkatimi çekti.

"Çok komik Kaan," dedim gözlerimi devirdim. İçimde yükselen o küçük tebessümü bastırmaya çalışıyordum. Ama o gülümsemesini bozmadı. Bu adam gülmeyi de biliyormuş demek ki, diye geçirdim içimden.

"Neyse," dedim kapıyı daha geniş açarak. "Gel içeri."

Kaan, evin içine adımını attığında, Berkan ve Barış kolilerin sonuncusuyla boğuşuyorlardı. Gözleri parlayarak son koliyi açtılar ve Berkan bir anda içinden eski bir kutu çıkardı. Kutunun üzerinde hafif toz birikmiş, yılların biriktirdiği anılarla dolu olduğu belliydi. Gözlerim hemen ona takıldı, kalbim hızla çarpmaya başladı.

"Bu neymiş böyle?" dedi Berkan, kutuyu incelerken.

"Onu hemen bırak!" dedim, içimi bir anda telaş kapladı. Kutunun içinde yıllar boyunca biriktirdiğim özel fotoğraflar, mektuplar ve küçük hatıralar vardı. Özellikle Kaan'ın da burada olduğu bir anda bu kutunun açılması... Biraz huzursuz hissetmeme sebep oldu.

Berkan kutuyu açtı, içindeki eski fotoğraflardan birkaçını çıkarıp Barış'a gösterdiğinde gözleri parlıyordu. "İdil? İnanamıyorum!" dedi, sesi heyecan doluydu.

iddia, kaan ayhan.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin