Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İyiyim Ben
<~>
Saatler geçti o koridorda. O saatler hepsi için birer kurşundan farksız değildi. Hepsinin gözü ameliyathanenin kapısından ayrılmıyordu, sanki bir şey gelecekte Hina'ya tekrar zarar verecekmiş gibi.
Ameliyata alınalı beş saat olmuştu. Hepsinin üstü başı kandı. Tsukishima, Kenma, Kageyama ve İwa apartmana kıyafet almak için gitmişlerdi.
Kuroo beş saattir oturduğu yerden kımıldamamıştı. Kolunda ki yaraya bile pansuman yaptırtmamıştı. Gözünden akan yaşlar yüzünde kurumuştu. Atsumu koridordaki sandalyelerden birine oturmuş uyuya kalmıştı hemen onun yanında ki Bokuto da aynı şekildeydi.
"Kuroo, gel bi elini yüzünü yıka sende. Ellerin kan içinde" Akaashi'ye kafasını çevirmeden önce ellerine bakmıştı. Hina'nın kanları.
Haklıydı, elini yüzünü yıkaması lazımdı ama oradan ayrılmakta istemiyordu. Ağzını açıp reddedecekti ki Akaashi konuşmasına izin vermemişti.
"Bir dakika bile sürmeyecek. Hadi" Kuroo'yu kolundan tutarak kaldırırken Kuroo'nun kısık inlemesi ile duraksamıştı.
"Kuroo! Koluna pansuman yaptırmayı düşünmüyor musun?!" Kolunda bıçak çizilmişti çok derin değildi ama yine de canını yakmıştı. Canını yakan kolu olmasada.
"İyiyim ben" Akaashi'ye bir şey demeden koridorun sonunda ki tuvalete doğru ilerlemişti hızlıca. Tuvalete hızlıca girdikten sonra musluğu açarak eline çarpan soğuk suyu yüzüne de çarpmıştı. Ellerinde ki kanları iyicene temizledikten sonra musluğu kapatarak kafasını karşısında ki aynaya çevirmişti.
Perişanlık
Kendisini izlemeyi keserek tuvaletten çıkmıştı hızlıca. Çıktığı gibi koridora Kenma ve diğerleri ellerinde çantalar ile giriş yapmışlardı.
"Kuroo..." Kenma, kendisine seslendiğinde yavaşça kafasını arkadaşına çevirmişti. Üstlerini değiştirmişlerdi.
"Bu çantada kıyafet var sende üstünü değiştir" inkar etmek istese bile istemedi. Kenma'nın elinde ki çantayı aldığı gibi tekrardan hızlı bir şekilde tuvalete girmişti.
Çantadan çıkardığı siyah bol paça eşofmanı ve lacivert oversize tişörtü hızlıca üstüne geçirmişti. Kenma'nın eline tutuşturduğu siyah bomber ceketi de üstüne giydikten sonra tuvaletten çıkmıştı.
Ameliyathanenin kapısına ilerlemesi ile doktorun çıkması bir olmuştu. Kalbi son sürat atmaya başladığında elinde ki çantayı yere bırakarak koşarak doktorun yanına ilerlemişti Kuroo.
"D-durumu! Durumu nasıl?"
"Hina nasıl?! Doktor!" Doktorun yüzünde oluşan ufak gülümseme içinde ki tüm fırtınayı alıp götürmüştü Kuroo'nun. Yine de erken umutlanmıştı.
