Hayalin gitarcı olmak değil miydi? Yeni bir hayal kursan iyi olur<~>
"Uykun geldiyse odana götüreyim" kafamı ağır ağır iki yana salladığımda önümde ki kaseden bir tane fındık alarak ağzıma atmıştım. Diğerleri gideli bir saat anca olmuştu.
"Odama...gitmek istemiyorum" o notaları, gitarları ve yarışmada giyeceğim kıyafetlerimi görmek istemiyordum. Şu anda cesaretim yoktu buna. Kuroo'nun kafası bana döndüğünde omzumu silkmiştim.
"Benim evime gidelim. Benim yatağımda uyu. Bu şekilde koltukta uyumana izin veremem" burukça gülümsediğimde onaylar biçimde kafamı sallamıştım, olabilirdi.
"Kapıya kadar yürümek istiyorum" yavaş ve dikkatlice koltuktan kalktığımda Kuroo da hemen dibimde düşersem tutmak için bekliyordu. Bir adım daha atmıştım ki karnıma giren ağrı ile sendeleyecekken Kuroo hızlıca kollarımdan tutmuştu beni.
"İyi misin?!" Yüzümü buruşturduğum halde bile kafamı sallamıştım.
"Evet...anlıkt-
"Onlar yüzünden düştüğün hale bak" kaşlarımı çatarak Kuroo'ya döndüğümde oda kaşlarını çatmış beni izler bir vaziyetteydi.
"Ne?"
"Sana demek istediğim buydu. Onlar yüzünden yürüyemiyorsun bile Hina!" Vurulduğum andan beri her anda duygusallaşıp ağlıyordum buda o anlardan biriydi. Başka zaman olsa küfrederdim ama şu an ağlayabiliyordum sadece.
"Ben halimden memnun muyum Kuroo?" Gözlerimden birer damla yaş aktığında Kuroo'nun sinirden alnında beliren damarda gözlerim bir kaç saniye gezinmişti.
"Eğer o zaman beni dinleseydin şu anda başına bunlar gelmiş olmazdı! Hepsi kahramancılık yapmak istediğin içindi! O kurşun başkasına da gelebilirdi Hina! Ölebilird-
Şoktan gözlerim irileştirdiğimde kollarımı Kuroo'dan çekerek bir adım geriye gitmiştim.
"Ne diyorsun sen Kuroo?! Kafan iyi mi senin?! Ha iyi ki vurulan bendim yani!" Sinirle salondan çıktığımda dönen başımı umursamamıştım bile Kuroo arkamdan geldiğinde dairenin kapısını açmıştım ki karnıma saplanan keskin acı diğerlerinden de beter haldeydi.
"Eğer...beni dinleseydin şu anda bu halde olmazdın. Sana bunu söylüyorum."
"Kes sesini!"
"Seni kaç kere uyardım Hina! Ona güvenme dedim! O siktiğimin gitarını bile çalamıyorsun artık!"
"Sus" başıma giren tonlarca ağrı ayakta durmamı bile zorlaştırıyordu.
"Hayalin gitarcı olmak değil miydi? Onlar yüzünden artık yeni bir hayal kursan iyi olu-"
"SİKT-AHH!" Karnıma giren ikinci keskin acı elimi karnıma götürmeme sebep olduğunda elime bulaşan ıslaklık dikişlerimin patladığının göstergesinden başka bir şey değildi.
"Hin-
"Git!" Son gücümle gitmesi için bağırsamda bir şeye yaramamıştı.
Bina koridoruna doğru bir adım atmam ile yere yığılmam bir olmuştu.
"HİNA!" Kuroo hızlıca yanıma geldiğinde Kuroo'nun verdiği beyaz bol tişörtüme bulaşan kan gözlerini irileştirmesini sağlamıştı.
"BOKUTO! ATSUMU!" Elleri yanaklarımı bulmuş ayık kalmam için uğraşırken bir yandan apartmandakilere bağırıyordu. Bokuto zaten karşı komşum olduğu için kapıyı hemen açmıştı ki böyle bir manzara beklemiyordu.
"HİN!"
"AMBULANSI ARA ACİL!" Kuroo aynı geçen gün ki gibi tekrardan karnıma baskı yapıyordu. Diğerlerinin sesleri de yavaş yavaş kulaklarımı doldurduğunda başımdaki katlanılmaz ağrı gözlerimi kapatmak için savaş ediyordu benimle.
Ve o savaşı kazandı...
Yazar:
Hina'nın gözlerinin kapanması bir kaç kişinin Hina'nın ismini bağırmasına sebep olmuştu. Ambulansın sesleri içeriye kadar yankı yaptığında çok geçmeden paramedikler Hina'nın yanına çökmüşlerdi.
"Bilinci kapalı!"
"Kaç yaşında? İsmi ne? Kan grubu?" Görevli yanında ki Kuroo'ya soruları sıraladığında Kuroo'nun donmuş bakışları Hina'nın sedyeye kaldırılan bedenindeydi.
"İsmi Hina, 17 yaşında kan grubu ORH+" Akaashi paramediğe gerekli bilgileri verdikten sonra Kuroo'yu yerden kaldırmıştı hızlıca.
(Bilerek "O" harfini koydum, iphone klavyede sıfır çok küçük duruyor"
"Kuroo! Sende ambulansa bin hadi!" Hepsi görevliler ile aşağıya indikten sonra ambulansa binen Kuroo olmuştu. Tarih tekerrür ediyordu sanki...
Bu sefer onun yüzündendi...strese maruz kalmıştı kız. Hastahaneye varana kadar Hina'nın elini bırakmamıştı.
Paramedikler ambulansın içinde ilk yardımı yapmaya devam ederken Kuroo, Hina'nın elini tutmaya devam ediyordu.
Bir saat içinde hastahaneye gelip, Hina'nın acile alınması ve dikişleri tekrar dikildikten sonra serum verilmişti.
"Dikişleri patlamış. Gençler...kendisini zorlamamalı...daha kaç gün oldu? Strese maruz kalmamalı. Serum bitince gidebilirsiniz, geçmiş olsun" doktor yanlarından ayrıldığında diğerleri de odaya girecekti ki Akaashi, Kuroo'nun kolundan tutmuştu.
"Biraz konuşalım" beraber hastahanenin bahçesine çıktıklarında soğuk hava ikisininde ürpermesini sağlamıştı.
"Biliyorum...sinirlisin ama sinirini Hina'dan çıkarmaya hakkın yok Kuroo. O kızın ailesi gözleri önünde öldürüldü ve biri onunla dalga geçiyor. Kimin başına gelse ailesinin katilini bulmak için aynı şeyleri yapardı" Akaashi'nin cümleleri Kuroo'nun yüzüne bir bir çarparken bir şey dememişti.
"Hastahaneden yeni taburcu oldu. Konuşma yapmak için daha erken Kuroo. Hina'nın sana ihtiyacı var kalbini kırma" kollarını arkadaşının sırtına doladığınsa Kuroo da kollarını Akaashi'nin etrafına dolamıştı.
İkili başka bir şey demeden tekrardan hastahane binasına giriş yapmışlardı. Acil kısmındaki odalara ilerlediklerinde Hina'nın olduğu odanın önüne gelmişlerdi.
"Uyanmış galiba.." içerideki seslere göre uyanmış olmalıydı. Kapıyı açtığı esnada tüm gözler ikisine dönmüştü.
"Nerde kaldınız be?! Belki yemek almaya gitmişsinizdir diye söylenmemiştim ama ELİNİZ BOŞ!" Atsumu'nun sitemi Bokuto hariç hiçbirini güldürmemişti.
"Serumun bittiyse gidebiliriz" Akaashi, Kuroo'nun konuşmayacağını farkederek öne atıldığında Hina'nın yanına ilerlemişti.
Akaashi, Hina'nın koluna girecekken Kuroo yanlarına doğru bir kaç adım atarak Hina'yı dikkatlice kucağına almıştı.
"Hey! Bırak beni! Senin kucağında gideceğime yerde sürünerek giderim!" Atsumu ve Bokuto büyük bir kahkaha atarak Kuroo'ya kapak işareti yaptığında odadan çıkmışlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeni Bina Kuroo Tetsurō
FanfictionYeni bir binaya taşınan Hina gelecekte ki sevgilisi ve en yakın arkadaş olacağı kişilerden başta çokta haz etmez.