2.6

547 17 3
                                    

İyi okumalar kızlar ✨✨✨

Gözlerimi yine çok yoğun ama bi o kadar da sessiz bir Torino sabahına açmıştım. Bugün büyük gündü. Öğleden sonra 2 de Almanya'ya uçağım vardı ve hızlı bir şekilde hazırlanıp çocuğumu Nicole'ye bırakmam gerekiyordu. Nicole benim Almanya'ya gideceğimi duyunca ona bakmayı teklif etmişti ve üstümdeki yükün bir çoğunu almıştı. Ayrıca Ramos'u da Tarik'a bırakmam gerekiyordu. Kenan dün giderken Ramos'u da bana bırakmıştı bu yüzden şu an ikisi de benimle birliktelerdi.

✭✭✭

O gün veteriner bizi aradığında yavrunun yavaş yavaş değerlerinin normale döndüğünü ve istediğimiz zaman gidip ziyaret edebileceğimizi söylemişti. Bu haberi duyunca hızlıca kahvaltımızı yapıp kliniğe doğru yol aldık haliyle. Kliniğe vardığımızda gerekli tedbirleri alarak yavrunun odasına girdik. Gerçekten de fazlasıyla toparlanmış gibi duruyordu. Tabii ki de yorgun ve korkmuş olduğu belliydi ama bize yine de kendini sevdirdi. Korkmasına rağmen ona dokunmamıza izin vermişti. Bunun psikolojide yeri var mıdır bilmem ama gerçekten bizi hissettiğine yemin edebilirim. Onunla 15 dakika o odada vakit geçirdikten sonra doktorla konuşmak için odasına ilerledik. Bize fazlasıyla yardımcı oldu. Köpeğin durumu hakkında bilgi verdi. Çok ilgili bir veterinerdi kesinlikle. Doktorun odasından çıktığımızda Kenan'la göz göze geldik ve bir süre birbirimize bakıp öylece durduk. Bir şey söylemek istiyor da bir türlü söyleyemiyor gibiydik. Kenan'ın ellerini tutarak konuşmak için ona bir adım yaklaştım.

"Sevgilim ben, yani yapabilir miyim bilmiyorum ama bu yavruyu sahiplenmek istiyorum. Onun hayata geri dönmesinde ikimizin de payı var ve neden bu hayatı bizimle beraber yaşamasın ki" diye zor da olsa döküldü kelimeler ağzımdan.

Kenan ellerimi sıkıca tutup bana doğru eğildi ve konuşmaya yeltendi. Onun bana güç vermesi her şeyden önde geliyordu.

"Bunu beraber başarabiliriz başlarda biraz zorlanacağız ama hallederiz sevgilim. Yaparız biz" demesiyle istediğim cevabı almıştım. Kenan beni yine yanıltmamıştı. Yine her zaman yanımda olduğunu, başarabileceğimi hissettirmişti. Duyduğum bu tarifsiz heyecanla Kenan'ın boynuna sarıldım.

"O zaman gidip veteriner ile konuşalım ve çocuğumuzu evimize götürelim" diyip heyecanla onu tekrar odaya doğru çekiştirmeye başladım.

Sonrası da zaten çorap söküğü gibi geldi. 2 gün daha klinikte müşahede altında kaldıktan sonra tüm aşılarını da yaptırıp güzelce bir kimlik çıkardık. İsmini koyarken çok da zorlanmadık rengine uyan bir isim koyduk. Latte...
Ona benim evimde harika bir alan kurduk. İlk günden zaten evi keşfetmeye, bize kendini sevdirmeye başlamıştı. Aramızda telepatik bir bağ olduğunu sezmek mümkündü. Ramos ile de kısa sürede birbirlerine alıştılar. Bizi hiç zorlamadılar. Şimdi ise Latte bir tarafımda Ramos bir tarafımda yatıyorlardı. Bu mutlu aile tablosundaki tek eksik olan Kenan'dı.

Aralarından kalkıp banyoya ilerledim ve hızlıca bir duş alıp cilt bakımı yaptım. Ardından da makyajımı ve saçımı yapıp kıyafet seçmek için dolabımın önünde dikildim. Kenan'ın formasını çantama koyup üzerime gündelik bir şeyler seçtim.

Tamamen hazır olduğumda bizimkilerin tasmalarını da takıp evden çıktım. Otoparka inip arabaya bindik ve Tarik'in evine doğru yol aldım. Tüm çevremiz bu civarlarda oturduğu için işim çok fazla sürmeyecekti. Hızlıca varıp Ramos'u ona emanet ettikten sonra şimdi de Latteyle birlikte Nicole'nin evine doğru gidiyorduk.

Venüs Retrosu | Kenan Yıldız Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin