26.bölüm:Zamanın ve Aşkın İzi/Part 2

220 24 9
                                    

"Sözlerin, gözlerin
Ellerin yalnız benim için
Düşlerim, gülüşlerim
Hayallerim yalnız senin için"
————————&————————
Cüneyd'den

Zeynep ile çayımız eşliğinde sohbet ederken göğsümde soluk alışverişini hissettiğimde yüzümü ona çevirdim. Uyuduğunu görünce yüzümü bir gülümseme kapladı. Meleğim uyurken bile çok güzeldi. O masum yüzü uyurken ayrı bir tatlı hale bürünüyordu sanki. Bense bu güzellikten nasibimi fazlasıyla alıyordum.

Zeynep'in daha rahat uyuması için iyice kucağıma çektim. Başımı omzuma gömüp kollarını boynumdan hiç çekmemişti. Ellerimi belinde birleştirip daha sıkı sarmalayıp bağrıma bastım.

Saçlarından alnından öpüp o güzel yüzünü izlediğimde ne kadar şanslı olduğumu bir kez daha anlamıştım. Başıma gelen en güzel nasibim, en değerlim, Zeynep'im kucağımdaydı. Ona baktıkça daha bir hayran kalıyordum. Baktıkça yüzümdeki huzurum da gülümsemem de daha da artıyordu.

Tenime,kıyafetlerime karışan kokusu burnuma dolduğunda gözlerim doluyordu. Ne güzel şeydi insanın sevdiği ile hemhal olması yanında olması.

Zeynep'in bir bakışına bin kere ölürdüm. Bin kere gelsem dünyaya bin kere sorsalar hep onunla olmayı isterdim. Yine onun aşkını dilerdim.  Ömrümün baharı, ilk ve son aşkımdı benim.

Ben bu düşüncelere dalıp hala onu izlemeye devam ederken kucağımda Zeynep yavaş yavaş kıpırdamıştı. Gözlerini açmadan boynumdaki elini sakallarıma götürüp usul usul okşadı. Bu hali gülümsetmişti beni.

Boynuma iyice sokulurken derin derin beni kokladığını hissettiğimde eriyip gitmiştim. Ben ona bu kadar aşıkken bu kadar severken onun da böyle karşılık vermesi dünyalara bedeldi.

"Uyandın sonunda güzel karım benim."diyip alnından öptüğümde kuşlar gibi cıvıldamıştı.

"Kollarında uyuyup gitmişim sevgilim.Ne kadar oldu ben uyuyalı."

"İki saate yakın olmuştur heralde."

"Hep böyle mi kaldık biz"başımla onayladım.

"Boynum tutulmadı mı yorulmadın mı keşke uyandırsaydın."

"Seni kollarımda izleme fırsatını kaçırır mıyım Zeynep. Uyanmasan sabaha kadar büyülenmiş gibi seni izlerdim yine. Doyamadım doyamıyorum sana hiç gözbebeğim."

Alnına düşen saçlarını sevip kulağının arkasına attım. O gözlerinden geçen hayran aşk dolu bakışları yakalayınca yüzüm daha da aydınlanmıştı.

"Her şey geçip gitsin de bu aşk dolu bakışların hiç bir zaman üzerimden eksik olmasın Cüneyd. Hüzünlü de olsak kavga da etsek gençliğimiz bitip yaşlansak dahi hiç eksilmesin aşkımız." Ardından gözlerine bakarak bu sözleri fısıldamıştım kulağına.

"Kurusa fidanın güllerin solsa
Gönlümde solmayan gülümsün benim
Yaprakların gazel olsa dökülse
Daha taze fidan dalımsın benim

Saçların ağarsa belin bükülse
Birer birer hep dişlerin dökülse
Canım dökülse vücudun kurusa kanın çekilse
Yine şu gönlümün yarisin benim"

Hare hare bakan gözlerinden yağmurlar indi inecek gibiydi. Gözünün altını okşamamla dökülmüştü gözlerinden. Gözlerinden akan yaşları sildiğimde uzanıp dudaklarından öptüm. Anında karşılık veren dudakları usulca öpüyordu beni. Dudaklarımız birbirinden ayrıldığında Zeynep'imin bana sarılmasıyla ben de kollarımı sardım ona.

Savaşçı&CevherHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin