-Gelecek Bölümden-

10.2K 291 18
                                    

Merhaba Gökten Düşen Aşk okuyucuları.

Maalesef bölüm bekleyenler için bunun bölüm olmadığını üzüntüyle belirtmek isterim.

Merakla bekleyenler için minik bir fragman yayınlamayı düşündüm.
******

"Bana bak seni geri zekâlı adam bende sana Oğuz diye birini tanımadığımı söylemiştim ama sen aptal olduğundan dolayı anlamamış olabilirsin tabi ki." Diye bağırınca kahkaha atmaya başladı. Söylediklerimin neresini komik bulmuştu ki bu herif?

"Yalan söyleyemiyorsun güzelim, hiç yalan söyleyemiyorsun?" diye yüzümü avcunun içene almasıyla kafamı başka bir yöne çevirdim.

"Ov kızımız pek bir asi çıktı." Dediğinde masanın üzerinden aldığı enjektörle bana yaklaştı. Adama bakarak kafamı iki yana salladım.

"Bunu yapmayacaksın öyle değil mi? Hayır, bunu yapamazsın. Ben Oğuz diye birini tanımıyorum seni lanet olasıca!" diye çığlık attım, vücuduma giriş yapan sıvıyı damarlarımda hissettiğimde başım dönmeye ve etrafı puslu görmeye başladım. Hadi ama bana bunu yapmış olamazlardı değil mi? Kafamın öne düştüğünü ve etrafın kararması gördüğüm son şeylerdi. Dudaklarımı açtığımda ağzımdan çıkan tek telimeydi.
...

*********

Kulağıma fısıldanan sözleri duyuyordum.

"Atalarını unutma kızım. Bu soyadı nasıl aldığını unutma. Sen bir Şehitoğlu'sun unutma! Sana senden başka kimse yardım edemez Eva! Beni anladın mı? Buradan kendi çabalarınla çıkacaksın ya da burada kalıp, bu çöplükte öleceksin. Burada mı ölmek istiyorsun? Senin nasıl ölmek istediğini biliyorum Eva. Sen bir kahraman gibi ölmek istiyorsun ama burada kahramanca ölemezsin kızım. Unutma sen Şehitoğlu'sun!" diye kulağıma babamın sesleri ardı ardına yankılandı. Baba dayanamayacağım. Bunu yapamayacağım.

Bu sırada abimin sesleri yankılanmaya başladı. Gözlerimi açmadım biliyordum ki bu duyduklarım gerçek değildi ama gerçeğe çok yakındı.

"Eva! Hani senin inatçılığın? Hani kazanan daima sen olurdun? Bu sefer ne değişti?" dediğinde acıyla olduğum yerde kıvrandım.

"Yapamam. Yapamam abi." Diye sızlandım.

"Başarabilirsin kardeşim. Yapabileceğini biliyorum. Onlardan daha kurnazsın, zekisin, çeviksin."

"Ama güçsüzüm." Dediğimde şefkatli sesiyle tekrar konuşmaya başladı.

"Güç kollarında ve ya bacaklarında ki kaslarla oluşan mekanizma değildir. Güç, senin aklındır. Güç, senin kalbindir iradendir. Onlara kim olduğunu göster." Dediğinde sesler kayboldu. Gözlerimi açtım ve güçlükle gözlerimi açık tuttum. Masaya baktığımda çeşitli iğneler, sıvılar, kablolar, zincirler ve kesici aletler olduğunu gördüm. Bu ben olamazdım korkusuz Eva gitmiş yerine korkularla donatılmış birisi gelmişti.

*******

"Nasılsın güzellik?" diye pişkince sırıtmaya başladı.

"Kaç gündür buradayım?" dediğimde üzülmüş gibi dudak büktü ve konuşmaya başladı.

"Ah. Ne kadar yazık. Günleri bile sayamıyor olmak ne acı? Altı gündür buradasın tatlım ama ağzından çıkan kelimeler benim işime hiç yaramadı biliyor musun? Tabi çoğunlukla verdiğim ilaç yüzünden derin bir şekilde uyudun ama benim amacım seni uyutmak değildi. Beyninde yarattığın halüsinasyonlarla kendini çok dinç tutmandı ama olmadı işte ne yaparsın. Hani şu yanında gezen zayıf ve uzun bir çocuk vardı neydi adı?" dediğinde altı gündür bu kadar az konuşmuş olup neden şimdi bu kadar konuşmaya hevesli olduğunu merak ediyordum doğrusu.

Aklına gelmesi için parmaklarını şıklatıyordu.

"Uğur" dediğimde işaret parmağını bana yöneltti.

"Evet, o çocuk. Ne kadar da sempatik değil mi?" dediğinde konuyu nereye bağlayacağını merak ediyordum.

"Konu Uğur'un sempatik olması mı?" diye sordum.

"Bana Oğuz'un kim olduğunu söyle!" diye bağırdı.

"Bilmiyorum lanet olsun bilmiyorum." Diye boğazımı yırtarcasına bağırdım.

"Peki, bunu duyduktan sonra da bilmiyor olacak mısın merak içindeyim Eva." Dedi ve telefonla birkaç basıştan sonra gözlerime acımayla baktı ve bir tuşa bastı.

"Eva! Eva! Söyle lütfen. Sana yalvarıyorum adamların istediği şeyi ver. Beni öldüreceklerini söylüyorlar Eva!" diye bağıran Uğur'un sesini duyduğumda kelimelerim boğazımda takılı kaldı ve konuşamadım. Gözlerimi yumrum ve iki yaş art arda düştü. Uğur'u yakalamışlardı, benim yüzümden Uğur'u yakalamışlardı. Gözlerimi açtığımda adam karşımda sırıtıyordu.

"Onu bırakın o suçsuz." Dediğimde gözlerimden yaşlar akmaya devam ediyordu.

"Bize istediğimiz şeyi ver ona zarar gelmesin. Tabi bu arada Uğur'un sesini özlemişsindir. Daha devamı var." Deyip tekrar ekrana dokundu. Etrafta tekrar Uğur'un sesi yankılandı.

"Eva! Lütfen dediklerini yap. Annemi babamı öldürmekle tehdit ediyorlar!" diye bağırdı. Adama vurmak için hareketlendiğim sırada yerimde debelendim ve hiçbir şey yapamadım. Fiziksel ve ruhen canım acıyordu. Katlanılamayacak bir durum almıştı bu.

*******

Bacaklarımın kontrolünü kaybettim ve dizlerimin üzerine düştüm. Dışarıdan bir de bağırma sesleri gelmeye başlamıştı.

Onun sesini duyduğumda "onu almadan gitmem!" diye bağırıyordu. Adamın verdiği ilaçların etkisi şimdi göstermeye başlamıştı. Gözlerim ara ara kapanırken dışarıda ki sesler kesildi. Bıçağı daha sıkı kavrarken sıcak bir sıvı hissettim.

Karanlığın içinden bana yaklaşanı gördüğümde gücümün kalmadığını fark ettim. Vücudum yere düştüğünde başımın altındaki yumuşaklığı fark ettim ve zorlukla gözlerimi açtım.

Gördüğüm şeyle kafamı sağa sola sallamaya başladım. Bunlar beynimin bana kurduğu sanrıydı. Gerçek değildi gerçek değildi. Güçlükle konuştum.

"Gerçek değilsin... Gerçek değilsin hayal görüyorum." Dediğimde gözlerimi ağır ağır yumdum ve tekrar açtım.

******

Yorumlarınızı alayım :)

Evet, böyle gelecek bölümlerden kesit isteyenleri görebilir miyim? :D

Sevgiler saygılar Elif.

Gökten Düşen Aşk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin