23. Bölüm

275 20 32
                                    

Merhabalar yeni bölümümüz geldi. Bol heyecanlı ve sırların ortaya çıktığı bir bölüm oldu. Umarım beğenirsiniz. Dilediğiniz bir bölüm olmuştur. Sizide anlayabiliyorum hemen kavuşmalarını istiyorsunuz ama bundan sonra ki bölümlerde biraz daha ağır gidecez, şimdiden bilin istedim. Biraz aceleye gelen bir bölüm oldu en azından benim düşündüklerime göre. Ama olsun böyleside güzel oldu.

Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum canlarım. Keyifli okumalar. Düşüncelerinizi bana da aktarırsanız sevinirim. 🌸🌼💕

****


Gün boyu Uç pazarda kalmış ve karanlık çöktüğü vakit ise konağa dönmüştük. Emir ve ağabeyimin ne konuştuklarını öğrenememiştim. Ve bu beni olduğundan daha fazla geriyordu. Çünkü ağabeyimin ne diye Emir'in adını andığını ondan öğrenememiştim. Konağa geldiğimizde herkes kendi odasına çekilmişti. Bende kucağımda oğlum ile odaya girmiş ve onu pusetinden çıkarıp beşiğine yatırdım. Üzerimdeki şalı çıkarıp yerine astığımda odaya Emir girmişti. Neden geldiğini biliyor ve bu saçmalığın da ablası gidene kadar devam edeceğini biliyordum. Odaya girdiğinde oğlumun uyuduğunu gördüğünde beşikten uzaklaşmış ve aldığı yastıkla birlikte sedire geçmişti.

"Seni hayal kırıklığına uğratmam. Dün ne olduysa aynısı olacak."

Bir şey dememiş ve işime dönmüştüm. Emir sesli bir şekilde gülüp tekrar bana döndü.

"Farkında mısın, eğer zorunluluk olmazsa seninle asla aynı odada kalamıyorum?"

Bu saçmalıklarından bıkmıştım, her zaman aynı şeyleri söylediği için. Göz devirerek ona döndüm.

"Böyle olacağını bile bile kabul ettin sen Emir. Benden daha fazlasını da beklemeye hakkın yok."

Sandıktan çıkardığı örtüyü sermiş ve kaftanını çıkarıp bir köşeye atmıştı.

"Haklısın, o konuda sana lafım yok. Amma insan bir zamandan sonra istiyor biliyor musun Gonca?"

Sedire oturmuş ellerini önünde birleştirip ayakta duran beni izlemeye başlamıştı. Hafif tebessüm etmiş ve laflarına devam etmişti.

"İnsan, sevdiği kadından değer görmek ya da ilgi görmek istiyor. Ve bunu bende istiyorum Gonca. Yıllardır bunun için bekliyorum ve beklemeyede devam edicem. Sen kendi rızanla bana gelene kadar sabırla bekliycem seni Gonca."

Başımı sallamış ve gülerek ona bakmıştım. "Sana hak veriyorum zira bende senin yerinden olsam bende isterdim bunu. Herkes bir şeyler istemez mi zaten, hep kendi isteği olsun istemez mi? Mesela bende yaşadığım herşeyi sevdiğim adamla yaşamak isterdim. Ne bilim, en güzel anlarımda o yanımda olsun isterdim. Mutlu olabileceğim anları evladımın babasıyla yaşamak isterdim."

Her dediğim kelamı dinlerken umutla bana bakıp dinliyordu. Ta ki son ettiğim kelamla, onu işittiği an bakışlarını öfke almıştı. Sert bir bakışla bana bakmaya başladı. Ondan korkmadığımı ya da herhangi bir tepki vermediğimi görünce ise bakmaya devam etmişti. Daha fazla karşısında durmak istememiş ve kapıya doğru ilerlemiştim. Kapıyı açtığım an Aybüke hatun ile karşılaşmam bir olmuştu. Kapının önünde değildi, daha çok merdivenlerin olduğu tahtaya yakındı ve elinde tuttuğu bir eşyayla odasına doğru ilerliyordu. Kapıyı açar açmaz sedirde oturan Emir'e ve hazırlanmış olan yatağına bakmıştı. Kapıyı kapatıp karşısında durmuştum.

"Hayırlı geceler Aybüke hatun."

Yüzündeki şaşkın ifade dağıldı ve gülümseyerek bana baktı.

"Sana da hayırlı geceler Gonca."

Başıyla selam vermiş ve kendi odasına doğru ilerlemişti. Bende merdivenlere yönelip mutfağa doğru ilerlemiştim. Gülme sesleri ve aynı zamanda konuşan hatunların seslerini duyduğumda yanlarına varmış ve onları izlemiştim. Geldiğimi farkettiklerinde hepsi bir anda ayağa kalkmış ve susup beni beklemişlerdi. Aralarında Aykız ve Lal de vardı. Aykız ve Lal direk yanıma ilerlemişlerdi.

MAL-İ HÜLYA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin