"Daha önce , bu kıyafetlerle ne kadar seksi olduğunu söylemişler miydi ufaklık? " Zeynep arkadaşının bu sözleri üzerine ters ters baktı yüzüne. Bir saat önce deniz kenarında konuştuğu adam ile şimdiki arasında dağlar kadar fark vardı. Başını inanmazca iki yana salladı ve yüzünü sahte bir öfke duygusu ile maskeleyip dudak bükerek önüne döndü.
" Senin de pis bir serseri olduğunu kesin söylemişlerdir değil mi sana ?... Sormaya bile gerek duymuyorum, kesin söylemişlerdir. " Her ne kadar genç adama karşı sert bir ifade oluşturmuş olsa da yüzünde aslında göründüğü kadar kızgın değildi. Çünkü yıllardır artık alışkanlık olmuştu Sinan'ın bu halleri onda. Sanırım giderek ona alıştığını kendine de itiraf etmenin zamanı gelmişti. Gerçi hiç bir zaman tam olarak ona karşı öfkeli kalamadığını uzun zaman önce fark etmişti zaten. Karşısındaki bu adamda şeytan tüyü vardı adeta.
Birbirleriyle didişirken sanki biraz sonra tehlikeli bir göreve gidecek olan onlar değilmiş gibiydiler. Üzerlerine giydikleri özel tasarım kıyafetlerin son düzenlemelerini yaparken , dikkatlerini başka şeylere vermiş olmaları aslında onların ne kadar profesyonel bir savaşçı olduklarının kanıtıydı. Onlar için çocuk oyuncağıydı bu görev. Sadece biraz dikkatli olmaları gerekiyordu. Bu işte dikkat ve mantık en önemli etkenlerdi. Ufacık bir hata hayatlarına mâl olabilirdi. Uzun yıllar çoğu kez ölümün kıyısından dönmüş oldukları için pek de tedirgin değillerdi. Yıllarca eğitim almış olmalarının bunda büyük bir payı vardı.
Alınan ihbar uzun zamandır peşlerinde oldukları bir uyuşturucu çetesinin büyük başlarının bir teknede olduğuydu. Uzun zamandır peşlerinde oldukları bu adam çok ağrıtmıştı başlarını ve buna bir dur demenin zamanı gelip geçiyordu. Zeynep pek bilgi sahibi olmasa da daha önce böyle bir grup yüzünden değişim geçirdiği için aslında içten içe kendi yaşadıkları ile derin bir hesaplaşma içerisindeydi. Dostları anlattığını zannetse de aslında hâlâ yaşadıklarının ufak tefek kırıntıları yalnız kaldığında onu keskin bir yara misali rahatsız ediyordu.
"Yine uçuşa geçti küçük hanım. Pikniğe gidiyoruz sanki." Genç kadın daldığı derin düşüncelerden bu sözler ile yeniden gerçeğe döndü. Boş bakışları tam karşısındaki adama kilitlenmiş olsa da aslında pek de onun farkında olduğu söylenemezdi. "Eğer pembe masalınızın sonuna geldiyseniz silahını zahmet olmazsa seç prenses." Sinan'ın bu alaycı kelimeleri kaşlarını derince çatmasına sebep oldu.
" Eğer biraz daha o koca çenelerinizi kapatmazsanız, ikinizi bir odaya kilitlerim. O zaman oradan çıkana kadar birbirinizi yiyebilirsiniz. " Barlas sertçe ikisini de uyarınca tüm dikkatlerini toparladı iki genç de. Belli ki arkadaşları her zamanki gibi bütün konsantrasyonunu toparlamıştı bu operasyon için. Onun bu tür durumlarda ne kadar kontrollü ve sert olduğunu ikisi de yaşayarak görmüşlerdi. Barlas gittikleri her operasyon öncesi çekilmez bir ruh haline bürünüyordu her defasında ve görevden dönene kadar da bu ruh hali asla değişmiyordu.
Sinan içinden keşke diye geçirdi. Bu asi cadıyla bir odada kapalı kalma fikri içini kıpır kıpır etmişti. Her geçen gün bu kadına biraz daha çekilmesini, karşı cinse olan yoğun ilgisine bağlıyordu. Genç kadının asi yapısı, uzun zamandır karşılaşmadığı bir karakter olduğu için sağlıklı bir erkek olarak ilgisini çekiyordu haliyle. Tam da görev öncesi aklını böyle şeylerle doldurması rahatsızca yerinde kıpırdamasına neden oldu. Şimdi hormonlarına yenilmenin ne yeriydi ne de zamanı. Bir an önce aklını başına toplaması gerekiyordu. Sonuç olarak karşısındaki sadece Zeynep'ti.
" Hayırdır ? Kurt mu kaynıyor içinde, niye kıpır kıpırsın? "
Zeynep'in bu sözlerinden sonra yüzünü buruşturarak baktı genç kadına. Sinan'ı rahatsız etmek en büyük hobisi olduğu için otuziki dişini göstere göstere sırıttı. Sanki iki saat önce babasıyla büyük bir tartışma yaşayan o değildi. En büyük özelliklerinden biri de buydu. İçinde fırtınalar kopsa da yakınındaki hiç kimseye bunu belli etmezdi genç kadın. Zaman onu kontrollü bir savaşçı haline döndürmüştü. Kim onun yedi sene önceki o masum kız çocuğu olduğunu tahmin edebilirdi ki?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARAF ZAMANI
Ficción Generalİyiliğin ve Kötülüğün İç İçe Geçtiği Hayatlar. Genç Bir Kızın Kendi Hayatıyla Mücadelesi. Ölmüş Bir Adamın Büyük İntikamı. Mecburi Alınan Kararlar. Ve Aşk İçinde Oynanan Büyük Bir Oyun. ☆ ♧ ☆ 20 Ağustos 2015