Gelen mesajla gülümseyip üyelere döndüm.
"Ben bir süreliğine bir şeyler içmeye gidebilir miyim?"
"Bizi yanında istemiyor musun? Çok kabasın Baekkie. Neden davet edilmiyoruz."
Sehun gülümseyerek gözlerime baktığında sesli bir şekilde yutkundum.
"Şey.. Belki istemezsiniz diye.. Ben.. Yarışmada tanıştığım biri burada çalışmaya başlamış ve.. İşte o çağırıyor. Yani eğer isterseniz.. O da bir fan.. S-senin fanın.."
Chanyeol şaşkın bir şekilde bana bakıyordu.
"Benim mi? Gerçekten mi? Vay canına. Biz de seninle geliyoruz Baek. İtiraz istemem."
Tam cevap verecektim ki Kai konuştu.
"Yarışmada yanında oturan mı? Taemin?"
"Adını nereden biliyorsun? Onu tanıyor musun?"
"Dansı etkileyiciydi. Tanımıyorum ama şirketimize gireceğini biliyordum."
Herkes ona imalı bakışlar atsa da ben ne olduğunu anlamıştım. Diğer üyeler gibi o da başkanla biraz konuşmuş olmalı. Zaten performansı sırasında Kai, Taemin'i büyülenmiş gibi izliyordu.
"Gelecek misiniz?"
"Tabi ki geleceğiz Baek. Aynı grubun üyesiyiz unuttun mu? seni yalnız gönderemeyiz." diyerek kolunu omzuma attı Kai.
"Alt tarafı alt kata inecek Kai. Sence de bahanen saçma durmuyor mu?" diyerek göz deviren Luhan'a ters ters bakmıştı.
Sehun'un da isteğiyle hep birlikte alt kata indik. Taemin hepimizi birden görünce şaşkınlıktan ne yapacağını şaşırmıştı. Yanıma gelip fısıldadı.
"Tanrım! Bunlarla mı geziyorsun Baekhyun? Bu inanılmaz olmalı. Yani inanılmaz.. Sanırım ölebilirim. Chanyeol de mi burda?"
"O da grubun üyesi Tae. Bırakmalı mıydık?"
"Bu kadar sakin misin gerçekten?"
"Ne sakini? Onlarla konuşurken sürekli kekeliyorum."
"Bu çok normal. Onlar EXODUS-" aniden susup bana döndü ve kolumdaki koluna bakıp konuşmaya devam etti.
"Tanrım!!! Sen de EXODUS'sın! Ölüyorum."
"Saçmalama şapşal. Benim onlardan olabilmem için içimdeki fanboyun ölmesi gerek. Her saniye çığlık atıp peşlerinde koşmak istiyorum. Bu çok tuhaf ama imza istemek ve fotoğraf çekilmek istiyorum. Bu duruma nasıl alışacağımı bilemiyorum."
"Sadece tadını çıkarmalısın Baek. Bu mükemmel olmalı..."
Biz sürekli birbirimize eğilip fısıldarken üyelerin orada olduğunu unutmuştuk. Yixing'in öksürüğüyle yerimizden sıçradık. Hepsi gülümseyerek bizi izliyorlardı.
"Fısıldaşmaya devam mı edeceksiniz? İstenmiyormuşuz gibi hissettim."
Chanyeol ve aegyolu konuşması Taemin'in tekrar bana bakıp kolumu sıkmasına sebep olmuştu.
"Tanrım! Yakından daha harika görünüyor."
Üyeler güldüğünde sesli söylediğini fark edip elini ağzına vurdu.
"Taemin ne yapıyorsun? Ben bir şey duymadım merak etme."
Chanyeol yaklaştığında Taemin tekrar bana döndü.
"O benimle konuşuyor değil mi Baek?"
Elimle yüzünü itip önüne doğru çevirdim.
"Evet seninle konuşuyorum. Fanlarımla konuşmayı severim. Bu arada şirkete Shine Boys üyesi olarak alındığın doğru mu? Yani grup için yeni alınan sen misin? Tebrik ederim."