Kabulleniş

2.1K 140 25
                                        

Küvetten iki şey için çıktım.İlk olarak küvetteki suyu kirletmeden ellerimi yıkamak için, ikinci olarak da az önce olan şeyin şokunu pek atlatamadığım için.

Aslında benimle alay etmeye kalktığı için onu cezalandırmak istemiştim.Ve yaptım, ama yine de istediğim kadar ileri gidememiştim.Genelde oyuncaklarımı cezalandırırken onları hazırlamazdım.Ayrıca minder de nerden çıktı? Lanet olsun.Ona neden öncekilere yaptığım gibi yapamadım? Dürüst olmak gerekirse ona minderi uzattığımdaki yüz ifadesi hoşuma gitmişti ama sonra aniden ağlamaya başladı.Diğerlerinin yaptığı gibi durmam için yalvarmaktansa, ağladığını görmemem için arkasını döndü.Sadece...Sadece ona diğerlerini davrandığım kadar kötü davranamadım.Nedenini bilmiyorum.En tuhaf olaysa onu cezalandırmaktan hoşlanmamamdı.Onunla ilgili anlayamadığım bir şey var.Lavaboya gidip ellerimi temizledikten sonra kıyafetlerimi giyip onu yalnız bırakmayı düşünüyordum ama sonra ne kadar kötü olduğunu gördüm.Gözlerini kapatmış, arkasına yaslanmıştı.Bir damla gözyaşı yanağına ulaştığında o sadece...çok kırılmış görünüyordu.

Birdenbire kendimi kötü hissettim ve iç çekip ona doğru yürüdüğümde hala orada olduğumu farketmemişti.Ancak birkaç saniye sonra gözlerini açıp bana baktı.

''Kay biraz, giremiyorum.''

Öne doğru kaydığında arkasına oturmuştum ve herhangi bir tepki vermek için ölümüne yorgundu.Küvetin diğer köşesine iyice yanaşmaya çalıştığında belini tutup onu göğsüme doğru çektim.Kasılmış bir şekilde durdu ama karşı da koymadı.

Bir dakika.

Ben neden buradayım şu an?

Hayalet görmüş gibi bana baktığında her şeyi yüzünden okumak çok kolaydı ve bu ilk kez oluyordu.Sürekli şu güçlüyüm maskesi yüzünden ne hissettiğini anlayamıyordum.Ona yaptığım şeyden sonra hala bana tiksiniyor gibi bakmıyordu.Ya da söylediği gibi nefret dolu.Biri sizden nefret etse bakışlarından anlamaz mısınız? Nasıl bu kadar dayanabiliyor?

''Neden?'' fısıldadığında sesi çok güçsüz geliyordu.Kahretsin.

''Ne neden?''

''Bunu neden yapıyorsun?'' Beni şaşırtarak kollarımın arasında rahatladı ve sırtını göğsüme yasladı.

''Eğer beni bir kalbin olduğuna inandırmaya çalışıyorsan, buna kanmayacağım.''

Aslında bu güzel bir soruydu.Ben şu an burada ne yapıyorum? Biraz tuhaf olsa da hala iyi hissediyordum.Genelde insanlara yakın olmaktan pek hoşlanmam ama dediğim gibi onunla ilgili garip bir şey vardı.Soruyu nasıl cevaplayacağımı bilememek sinirimi bozdu.Bu çocuk bana ne yapıyor? Aniden kollarımda iyice kayınca, uyuyacakmış gibi görünüyordu.

''Yah, panda, küvette uy---''

''Sadece seni bu hala getiren şeyi merak ediyorum.'' Beni görmezden gelip mırıldandı.

Uyukluyor mu? Ya da öyleymiş gibi yapıp söylemek istediklerini mi söylüyor? Nasıl oyun oynanacağını cidden biliyor.

''Yani tamamen kötü olmadığımı mı düşünüyorsun?''

''Kimse kötü doğmaz.Annenle olanların nedenlerden biri old---'' kelimeleri ağzında yuvarlarken bir anda konuşmayı bıraktı.

Tamamen afallamıştım.Lanet olsun, dün gece annem hakkında bir şeyler anlatmışım.Acaba ne kadarını anlattım? Bunu öğrenmesi hoşuma gitmese de en azından şimdi bir zamanlar iyi olduğuma inanıyor.

Benim.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin