Benim.

Yardım

Gözlerimi açınca hala onun yatağında olduğumu farkettim.Tekrar gözlerimi kapatıp derin bir iç çektim.Dürüst olmak gerekirse uzun zamandır böyle rahat uyumamıştım o yüzden kendimi dinlenmiş hissediyordum.

Oyuncak?

O artık sadece bir oyuncak değildi.Zaten hiç olmamıştı.O başından beri saklamak istediğim biriydi.

Ama asıl olay neden hala onun yatağında olduğumdu.İnsanlara dokunmayı cidden sevmezdim, dokunmayı geçtim birlikte yatmak...Hadi onu da geçtim ben başkasının yatağında yatamam ki? İyice çıldırıyorum.Kontrolü nasıl ona verebilirim? İtiraf etmekten hiç hoşlanmasam da kimsenin beni kontrol etmesine izin vermem çünkü bundan korkarım.Kontrol her zaman bende olmak zorunda.

Her zaman.

Ancak bu şekilde, zarar görmeyeceğimden emin olabilirim.

O yüzden panda sarılmaya çalıştığında hemen kendimi geri çektim.Aslında nasıl kabul ettim hala anlamıyorum.Bundan daha garibi hoşuma gitmesiydi.Tanrım, çok iyi hissettirdi.O an her şeyi tamamen unuttum.Sanırım Seunghyun'un durumu da bu olmalı değil mi? Bu yüzden o çocuktan ellerini bir türlü çekemiyor.

Düşüncelerimden sıyrılıp yataktan kalkmaya çalıştığımda aniden kayıp kafasını göğsüme koydu.Kollarını bana doladığında iyice şaşırmıştım çünkü bana bu kadar dokunmasına alışkın değildim.Uyuması önemli bir faktördü tabii...Yavaşça kollarını üzerimden çekip onu uyandırmamaya çalışarak yataktan kalktım.O anda farkettim.Tüm gece rüya görmemiştim.Her zamanki kabusum olmadan uyumuştum.Bir an önce odadan çıkmanın benim için en iyisi olduğuna karar verip battaniyeyle üzerini örttüm.Yana kayıp, bacaklarını göğsüne doğru çekti ve battaniyeye sarıldı.Hadi ama, gerçekten mi? Bilerek mi böyle sevimli davranıyorsun? Gülümseyip gitmek üzereydim ki bir şey beni durdu.Birden bire yüzündeki ifade değişmişti.Dudakları hafif aralandı ve kapalı gözlerini iyice sıktı.Büyük ihtimalle rüya görüyordu.Şimdi bakınca...Saçı gerçekten güzel olmuştu.Çok güzel.Nedense dokunmam gerekmiş gibi hissettim.Ne yaptığımı anlamadan yatakta yanına oturmuş yüzüne bakıyordum.Elimi yavaşça yüzüne götürmeye başladığımda ayak sesleri duydum ve hemen elimi çektim.

''Oppa?'' Jenny her zamanki gibi elinde tepsisiyle karşımda durmuş şaşkınlıkla bana bakıyordu.

Gergin bir şekilde ayağa kalktım.

''Tepsiyi masasına bırak, hala uyuyor.'' Fısıldayıp dışarı çıktığımda beni takip edeceğini biliyordum.

Hala kafası karışıktı ve ofise geldiğimizde sorular sormaya başladı.Başkası olsa görmezden gelirdim ama onu görmezden gelmeyeceğimi biliyordu.

''İki günlüğüne yoktum ve yine onunla mı yatıyorsun? Başkasıyla aynı yerde yatamadığını sanmıştım.Bekle--- Seni kabul mu ediyor??''

Güldüm.Bu güzel bir soruydu.Ediyor mu? Dün bana kendi isteğiyle dokundu ama büyük ihtimalle sadece tecavüze uğramamaktan kurtulmaya çalışıyordu.Ama yine de son birkaç gündür dışarıda ne yaptığımla çok ilgileniyor.Belki de beni yavaş yavaş kabulleniyordur.

''Emin değilim.''

''Oppa, bu onun odasında ilk kez kalışın değil.Kendine biraz daha dikkat etmelisin.Odanda olmadığın zaman düzgün uyuyamıyorsun.Yemeklerini düzgün yiyorsun değil mi?''

''Tuhaf olan da o zaten.Dün gerçekten iyi uyudum.Büyük ihtimalle--- neyse boşver.'' Dün gecenin uzun zamandır en rahat uykuyu çektiğim gece olduğunu ona söylememeye karar verdim.

''Kendi yatağın dışında bir yatakta mı?'' İyice kafası karışmıştı. ''Ama sen takıntılısındır.Bu nasıl oldu?''

''Bilmiyorum, belki sadece çok yorgun olduğum içindir.''