Bölüm - 19 "Kabuslar"

1.2K 91 24
                                    

Shizuo , yatak odasında kitap okuyan sevgilisinin yanına gitti ve elindeki kahveyi ona uzattı.

"İçmek ister misin?" izaya gülümsedi. Kahveyi alıp kitapla birlikte kenara koydu ve kolundan tutup shizuo'yu üzerine çekti.

Sarışın izaya'nın beline ağırlığını vermeden oturdu. Ellerini sevgilisinin saçlarına daldırıp biraz oynadı.

"Bence bir hafta daha dinlen İzaya'm"  dedi mırıldanır gibi.

"Bana güzel hizmet ettin. Sırf bunun için yapabilirim." dedi sevgilisi sırıtarak. shizuo ellerini tutup öptü. Ardından dudaklarına yöneldi. Derince bir öpücüğün ardından siyah saçlı gencin yanına uzandı o da.

"İyi bakamadım. En az iki kere şey ettim."

"Ney ettin?"

"Şey işte.." shizuo'nun kızarıp bozarması hoşuna gitmişti İzaya'nın.

Sağa doğru yattı. Shizuo ise yan uzanıp sevgilisinin boynuna gömdü dudaklarını.
"Bana o adamdan bahsetmek ister misin?"

"Şu kıskandığın mı?" shizuo boynunu ısırdığında kıkırdadı.

"Şey... Sen hesap öderken ara sokaktan bir çığlık geldi. Ben de oraya bakmaya gittim. O sırada yine o mavi gözlü adam ordaydı. Kadının cesedine elini soktu ama sanki hologram gibiydi. Elleri içinden geçti."

İzaya anlatmaya devam ederken shizuo kaşları çatık onu dinliyordu. Bitirdiğinde derince nefes aldı.

"O adamdan korktuğun için mi bayıldın?"

İzaya sarışına biraz daha gömüldü. Sarışın ona sıkıca sarıldı ve "ben varken kimse sana dokunamaz. Bunu biliyorsun değil mi?" dedi fısıldar gibi narin bir sesle.

İzaya bedenini saran sıcaklıkla uykuya daldı.

——

"Shizu-chan?" izaya bulunduğu karanlık odada çevreye önce bakındı. Ardından ilerlemek istemişti ki cam gibi bir duvara çarpıp kaldı.

"B-bu da ne?"  az ilerde siyah dumanların arasından yara bere içinde ve göğsünde dev gibi  bir yarayla shizuo belirmişti.

"Sh-shizuo!" izaya cama var gücüyle vurdu. Onun yanına gidip ona sarılmak, yardım etmek istiyordu. Her hücresi bunu haykırırken onun tek yapabildiği, sevdiğinin yere yığılışını izlemek oldu.

O sırada ayaklarından gelen sıcaklıkla bakışını oraya çevirdi.
Ağır, sıcak, keskin kokulu birşeydi bu. Rengini algılayamıyordu İzaya.

Umursamadan önüne dönüp shizuo'yu aradı gözleriyle. Ama gördüğü manzara korkunçtu.

Shizuo havada asılıydı ve vücudundan akan kan, İzaya'nın bulunduğu cam kafese doluyordu.

İzaya var gücüyle bağırarak ağlamaya başladı bu sefer. Kan, omuzlarına kadar yükselmişti.

İzaya'nın göz yaşları kana karışırken sonunda ağır kırmızılıkta boğuldu.

——

"İ-İzaya uyan!!"

Siyah saçlı genç gözlerini açar açmaz sevgilisi ona sert mi sert bir şekilde sarıldı. İzaya hıçkırıklarla ağlıyordu.

"Ne görüyordun rüyanda?! Beni endişeden öldürecektin!"

Siyah saçlı genç ellerini önce göğdesinde gezdirip iyi olduğundan emin oldu ve bakışlarını yüzüne çevirdi.

"S-salak! Beni asıl endişelendiren sensin! Tanrım, kanın yoğunluğunu hala hissedebiliyorum!" sıkıca sevgilisine sarıldı o da.

Shizuo, kanatları arasındaki bedenin korkudan hala titrediğini hissedebiliyordu.

"İzaya..." dedi ve ellerini yanaklarına koyup başını kaldırdı. "...bana ne olduğunu anlatmalısın. Bu kadar çok kabus görmen normal değil."

Sevgilisi başını göğdesine gömdü. "Konuşmak istemiyorum..." Shizuo iç çekip başını kaşıdı.

Küçük beden kendisine var gücüyle sarılıyor ve hala korkudan titriyordu. Onu korumak ister gibi sıkıca sarıldı.
"Seni bu durumda nasıl koruyabilirim?" Diye fısıldadı.

"Benim kabusum da rüyam da sen olduğun için yapamazsın..." İzaya başını kaldırıp burun buruna geldiği adama baktı

"Bana zarar verebilecek tek şey sensin. O yüzden koruyamazsın..."

Bkz: karizma son derken sıçıp sıvayan yazar

Uzun süredir y.b. gelmedi, sorry .s.s okullarımız saolsun :c
Neyse, beğenenler vote ve yorum atarsa sevinirim eleştirilere açığım *^*

SHIZAYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin