SHIZAYA

Bölüm 3 - "Belki..."

İzaya tamı tamına bir haftadır Shinra'nın evindeydi. Celty Kendi evine gitmesine izin vermemişti çünkü.

Çünkü evinde İzaya'ya bakabikecek bir karısı ve doktoru yoktu. Yani en azından Celty böyle söylüyordu.

Shizuo ile düştükleri tuhaf durumdan sonra da sadece bir kez görüşmüşlerdi. Hatta görüşmüş bile sayılmıyordu. Shizuo birisini fena benzettiği için Tom onu buraya getirip tedavi ettirmesini söylemiş, shizuo sadece içerde beklemiş ve İzaya'nın yüzüne bile bakmamıştı.

Evet. Bakmaması doğaldı. Onlar İkebukuro'nun bir numaralı belasıydılar. Düşmandılar. İzaya sağlığına kavuştuğunda kavgaları kaldığı yerden devam edecekti.

İzaya Shizuo'dan Nefret ediyordu.

Telefonuna zorla uzandı ve shizuo'ya mesaj attı.

Shizuo oturduğu bankta telefonuna gelen mesajla irkildi.

Kimden: İbnetoryus

Senden nefret ediyorum. Cidden. Karnıma tekme attın ve ben fazladan bir hafta Celty ve Shinra'nın yiyişmelerini duymak zorundayım.

Shizuo güldü.

Kimden: Çakma sarışın

Hakettin. Oh olsun. Onların yiyişme sesleri arasında geber *hunhar gülüş*

İzaya da gülmüştü.

Kimden: İbnetoryus

Hani beni sen kendi ellerinle öldürecektin?

--

Kimden: Çakma Sarışın

Ellerim ve kollarım arasında kaybolacaksın.

İzaya aldığı mesajla kahkahaya boğuldu. Daha sonra cevap yazdı.

Kimden: İbnetoryus

Az önceki mesajını tekrar okusana bi.

Shizuo anlamamış ifadeyle okuyunca yüzü kızardı. Bu çok yanlış anlaşılabilirdi.

Kimden: Çakma sarışın

Bunu kastetmediğimi biliyorsun. Hem bu kadar çok mu istiyorsun birisinin kolları arasında kaybolmayı?

İzaya okuduğu mesajla bir süre bakıştı. Evet. Şimdi yarasına tuz basılmıştı işte. Hep bir yoldaş istemişti. Sevgili değil de, sarılıp ağlayabileceği bir omuz. Kendini anlayabilecek bir arkadaş.

Shizuo mesajına cevap gelmeyince kötü birşey yapma ihtimalini düşündü ama yoktu. Zaten düşmanlardı. Tam umudu kesmişken mesaj geldi.

Kimden: İbnetoryus

Belki...