Bölüm 34 ● Kötü Bir His

699 38 18
                                    

"Orihara-san? Hey? İzaya!!" Namie'nin elini masaya vurmasıyla İzaya'nın zıplaması bir olmuştu.

"Ne var be kadın?!" dedi sinirli sinirli. "Bu benim sorum olmalıydı. Yarım saat kadar bir süre hiç kımıldamadınız. Hayır, korkma sebebim sadece bu da değil." dedi eğilerek. "Eğer iyi değilseniz gidebilirsiniz. Burayı tek başıma halledebilirim."

İzaya eliyle alnını ovdu. "Gereği yok. Toparlanırım. Biraz yürümek istiyorum." Diyip ayağa kalktı. Sandalyesinin sırtına astığı ceketini alıp giydi. "Birisi ararsa haberdar etmen yeterli." diyip ofisten ayrıldı. Kalabalık caddeye uzun uza bakışlar attıktan sonra aklına gelen ufak bir fikirle, Alex'in yanına gitmek için yola koyuldu. Telefonunu alıp aradı. Daha ilk çalışında açılan telefondan "Alo?" diyen neşeli bir ses çıkmıştı. İzaya tebessümm edip, "Alex? Nerdesin?" dedi.

"Iıı. Bizim şirketin karşısında. Hani şu küçükken talan ettiğimiz cafe varya? Ordayım. Geleceğini umuyorum ama?"

"Olabilir." Kolundaki saatine baktı. "On dakikaya orda olurum." Diyip binanın park yerinde hazırda bekleyen şöföre döndü.

"Bekliyorum." diyip kapattı Alex telefonu. İzaya da hızla arabaya bindi. "Becky Şirketi." dedi.

Araba hareket ettiğinde elini yüzüne götürdü. "Tanrım.. çok yorgunum."

Tüm gece uyuyamamanın ve kolundaki dövmemsi şeyin acısı birbirine eklendiğinde, berbat bir gün geçirmişti. Ha birde "Sevgilin bu yıl ölecek" muhabbeti vardı.

Shizuo, tüm gece İzaya'nın başında nöbet tutar olmuştu. Her ne kadar bu kadar sahiplenilmek hoşuna gitse de, bu durumun Shizuo için tam bir işkenceye döneceğinin farkındaydı. Shinra da aynı şeyi söylenip duruyordu. Söylediği ise tam olarak, 'Shizuo, kuvveti nedeniyle günlük çok fazla güç harcıyor. Bunu ise ancak uykudan toparlayabiliyor. Eğer bu denge bozulursa İzaya, Shizuo 'dünyanın en güçlü adamı' olarak efsaneye dönüşebilir...' idi. İzaya kaşlarını çattı.

Ellerini yüzüne biraz daha bastırdı. Düşün İzaya. Düşün. Çıkar yol...

Shizuo'nun uyuması için bir iki yol var. Ancak içini rahat ettiremem. Baraqyal denen adam.. "Tabii ya!" Elini telefonuna götürüp Namie'ye mesaj attı.

Gönderen: Orihara İzaya
Konu: --
Ofisi kapat. Seni bir cinayete kurban edeceğim.

Genç kadın, az önce burada olan patronundan gelen rahatsız edici mesajla bakıştı bir süre. Ne demek istediğini anladığında iç çekip cevap yazdı.

Gönderen: Namie
Konu: --
Çok naziksin. Kimi araştırıyorum?

Gönderen: Orihara İzaya
Konu: --
 Baraqyal Mot Agustin.

Gönderen: Namie
Konu: --

Baraqyal? Bu bir melek- pardon, şeytan değil miydi? Dünyalı bir kadına aşık olduğu için cennetten düşmüştü? Oh?! İzaya-san yoksa bu bir teklif mi??!

Gönderen: Orihara İzaya

Konu: SENİ
ÖLDÜRÜRÜM
KADIN.

Gönderen: Namie

Konu: --

Sadece şakaydı. Araştırıyorum.

İzaya tiksinmiş bir ifadeyle camdan dışarı baktığında ilerideki Becky şirketi ilişti gözüne. Telefonunu cebine koydu ve gözünün önüne gelen saçı kenara itti.

Araba durduğunda indi. Karşıdaki kafede, üst katta cam kenarında ona naifce el sallayan adama baktı. Tebessüm edip içeri girdi ve direk üst kata çıktı. İçeri girip Alex'in yanına oturdu.

"İzayaaaaa!" boynuna sarılıp iyice kendine çektiğinde rahatsız olmuşcasına itti. "Beni özlemen hoş ama fazla yakınlık haram."

"Çok komik."

Kıkırdayıp gelen garsondan bir kahve istedi İzaya. "Sence Calwin olsa.. bize kızar mıydı?" diye sorduğunda Alex, 'o domuz mortal kombat oynuyor şu an ne kızacak' dememek için kendisini zor tutarak üzgün bir ifade takındı. "Onsuz kahve içmenin tadı olmuyor.. Ancak yapılabilecek birşey yoktu." diyip başını kaldırdı. "Biz tehlikeli bir iş yapıyoruz. Ancak Calwin uluslar arası mafya gibi birşeydi. Onun bizden önce öldürülmesi tuhaf olmadı."

"Orası öyle ancak Calwin benden bile güçlüyd-"

"Bence..." diyip lafını kesti Alex. "Bence makine dişlilerinin bozulmadığına dua et. Şahsen ben makine dişlisi olsam, Calwin gibi birşey araya kaçtığı için bozulurdum" İzaya gülmeye başladı.

"Ölü birisi hakkında böyle konuşma." diyerek eliyle ağzını kapatıp gülmemeye çalıştı. bir süre kıvrandıktan sonra derince nefes alıp doğruldu. "Tamam sakinim."

Alex ise İzaya'nın boynuna kaçamak bakışlar attı. Mosmor bir dudak izi gördüğünde sinsice yaklaşıp, "Shizuo'da da ne dudak varmış." dedi alayla.

İzaya elini boynuna götürdüğünde morluğun sızlamasıyla irkildi. "Farkında değilim.. Belli oluyor mu ya?" diyip siyah tişörtünü çekiştirdi biraz daha. Alex tekrar tebessüm etti. "Dert ettiğin şeye bak. Boynunda izle dolaşmak gurur verici birşey olmalı İzaya, saklama o yüzden"

Cevap vermeye kamadan çalan telefona baktı İzaya. Namie'ye görev verdiğini hatırlayıp eline aldı ve gelen mesaja bakarken Alex'e "Bir dakika" dedi.

Gönderen: Namie
Konu: Baraqyal Mot Agustin

Baraqyal Mot Agustin.  Agustin soyundan. Maryam Mihaf Agustin'in eşi. Ha bu arada, Mot ailenin saf soy bireylerine, Mihaf ise sonradan evlilik, evlat edinme gibi durumlarda verilen bir isim. Anlayacağın Maryam denen kadının öldürdüğü adam. Ölü doğumuş. Ancak tek kayıt, bu kadının onu öldürdüğü güne ait. Sen nasıl oluyor da kayıdı blunmayan ve birbiriyle bağlantılı ölülerin isimlerini buluyorsun? Orihara-san, Dalga geçiyorsan, talan ederim burayı.

Gönderen: Orihara İzaya
Konu:--

Bilerek yapmıyorum. Neyse. Ben Becky şirketindeyim. Bir saat kadar sonra dönerim.

Alex'e baktı biraz tereddütle. "Afedersin. Namie'ye bir araştırma vermiştim de..Ha, Baban.. ne zaman şirketten ayrılacak?"

"Son üç gün. Yaşlı moruk inat etti. Halbuki her gün gelirimiz düşüyor. Bilgi satmayı beceremiyor.. Üstelik altmış yaşına geldiği halde şirketteki kadınlarla fingirdeşiyor! İğrenç!" Tiksinmiş bir ifade takındı Alex. Garson Kahvelerini getirdiğinde, masanın üzerindeki defteri kaldırdı. Bir şey hatırlamışcasına baktı İzaya'ya.

"Ah.. Saat kaç?" diye sordu panikle. Karşısındaki adam kolunu sıvayıp saate baktı. "Mmm.. on. Neden ki?" Alex derince soluklandı. "Şirkete on buçukta gitmeliyim. Geç kaldım sandım.."

İzaya baş parmağıyla camdan şirketi işaret etti. "Karşısı değil mi? Oraya bile geç mi kalıyorsun.."

"Can çıkar huy çıkmaz. Bak bana. Üstüne basılan böcek gibi ses çıkartıyorum azarlanırken. Ama azarlanma sebebim değişmiyor."

Alex anlatmaya devam ederken İzaya iç çekti. İçinde kötü bir his vardı..

Karşısındaki adam ise sebebini biliyordu.

Calwin'in, Mortal Kombat randevusundan sonra öldürmesi gereken birisi vardı çünkü...


Arkadaşlar Kitabımızın kapağını değiştirmeyi planlıyorum. Eğer beğendiğiniz Shizaya resimleri varsa yollamayı unutmayın! Öpüldünüz :*

SHIZAYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin