İsyancı şeytan lejyonuna kasvetle baktım. İyi bir ordu olabilirdi ama bırakın Wrath'ı benim bile bir parmak şıklatmamla yok olabilecek bir orduydu. Yazık olacak diye iç geçirdim. Tam saldıracakken kanatlı bir varlık lejyonun önünde durdu. Bu Wraith'in ablasıydı konuşmalarını duyamıyordum. Gölgelerin arasından onları duyabileceğim bir yere geçtim. Bir Ateş iblisi
-Leydim neden bize engel olmaya çalışıyorsunuz ? O babanızı öldürdü. Çığlıklarını tüm cehennem duydu.
Aelia
-O ölümü hak etti. Ach babamla duello etti. Ve onu yendi. O artık cehennemin tek lordu. Aynı zamanda küçük kardeşim.
Dedi. İlginç demek Aelia'da bizim tarafta , ateş iblisi
-Eğer siz öyle diyorsanız bundan sonra yeni liderimiz o gaspçı olacak.
Dedi, Wrath'a gaspçı demişti. Öfkeme zorlukla hakim oldum. Aelia
-Diğer lejyonlarada haber verin. Cehennemde isyancı birlik olsun istemiyorum. Ve Slaanesh sende ortaya çık.
Dedi, beni fark mi etmişti ? Vay canına kesinlikle Wrath'la bir akrabalığı vardı. Gölgelerin arasından Aeila'nın yanına ışınlandım. Beni gördüğüne hiç şaşırmamıştı. Sert bir sesle
-Ach nerede ?
Dedi, ne kadar Wrath'ın ablası olsada ondan nefret ediyordum.
-Bilmem bana ne yapacağını söylemek zorunda değil.
Dedim Aelia sınır bozucu bir kahkaha attı ve
- Seni cidden eşi sanıyordum. En azından Ach'in aklı başında .
Dedi, soğuk bir sesle
-Sabrımı zorluyorsun. İstersen seni tek hamlede öldürebileceğimin farkındasın değil mi ?
Dedim, Aelia
-Evet farkındayım ama gerçekleri kabullenmelisin sen bir sürtüksün ve Ach de Sürtük birini eş yapmayacak kadar akıllı. Onun ihtiyacı olan gerçek bir eş belki de o eşi arıyordur kim bilir ?
Dedi, Elimde olusturduğum kara bir alev topunu ona fırlattım. Aelia kanatlarıyla kendini korudu. Gölgelerden çift uçlu orağımı çıkardım.Aelia
-Cidden beni öldürmen Ach'in hoşuna gidecek mi ?
Dedi, lanet olsun ! Lanet olsun ! Haklıydı. Orağımı gölgelere geri yolladım. Öfkeyle
- Yanlış sulardasın Aelia ! Benim damarıma neden basıyorsun ?
Dedim, Aelia
- Sadece kardeşime yardım etmeye çalışıyorum. Sende farkındasın değil mi ? Senin Ach'e uygun bir eş olmadığının
Dedi, Soğuk bir sesle
- Benim yanında çok gezmemeni tavsiye ederim. Ölümün bir anlık unutkanlığımdan dolayı olabilir.
Dedim , rakamı döndüm ve taht odasına doğru yürümeye başladım. O kaltak her gece nasıl kabuslar gördüğümü bilmiyordu. Her gece Wrath'ın başkasını sevme olasılığının beni öldürdüğünü bilmiyordu. Hiç birşey bilmiyordu. Şimdi bile Wrath'ın yerini bilmiyor olmak canımı yakıyordu. Onu çok özlemistim. Kendi düşüncülerini arasında kaybolmuşken birine çarptım. Tam çarptığım kißiye öfkeyle bağıracağım sırada karşımda ki kişinin Wrath olduğunu fark ettim. Kendimi onun kollarına attım.
Wrath'ın Bakış Açısı
Slaanesh'in bana sarılması beni şaşırtmıştı. Ama bende karşılık verdim. Yalan söylemiycem onu özlemiştim. Omzumun ıslandığını fark ettim Slaanesh ağlıyordu. Narin çenesinden yavaşça tutup bana bakmasını sağladım. Ve kibar bir sesle -Ne oldu ?
Dedim, Slanesh daha fazla ağlamaya başladı ve gözyaşlarını arasından konuştu.
-Beni seviyor musun ?
Dedi, Şaşırmıştım ama o an onu öpmek istemiştim. Bir dakika ben kaostum istediğim herşeyi yapardım değil mi ? Onu öpmeye başladım bana karşılık veriyordu. Uzunca bir süre nefesi kesilene kadar öptüm. Nefesi kesildiğinde bıraktım. Bilmiş bir sesle
-Sence seviyor muyum ?
Dedim, gülümsedi ( yalan söylemiycem o an gülüşünde kaybolmak istedim. ) ve
- Evet seviyorsun. Ve bende seni seviyorum.
Dedi, gülümsedim ve onu kucağıma aldım şaşırmıştı. Ama birsey demedi ve kafasını omzuma gömdü. Kaos enerjisiyle cehennem sarayına süzülmeye başladık. İlk defa kızıl gökyüzü bana çok güzel gelmişti.
(Biliyorum aksiyonlu bir bölüm istiyordunuz ama birazcık sizden çok ach'i düşündüm herkes tarafından ihanete uğramış bir ana karakteri mutlu etmek istedim umarım hoşunuza gitmiştir. )
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaos Lordu (Tamamlandı)
FantasyFısıltılara kulak verdim karanlığın içinde Hepsi konuştu nefretle Hatırlamıyorum ne dediklerini Tek hatırladığım şey nefretleri Ben Kaos Lejyonunun son Kaos Lorduyum. Dünya öfkemi tadacak. Ne silahlar ne bombalar nede büyüler Artık HİÇ BİRŞEY...