Kaos Lordu (Tamamlandı)

De Bane Krizi

Sanem'e döndüm ve
-Küfür etmek ayıptır.
Dedim. Sanem bilmiş bir ifadeyle
-O zaman sende küfür etme.
Dedi.
-Tamam.
Dedim. Lyla(Nicole )
-Vay canına! Ne kadar garipsiniz.
Dedi. Sanem kaşlarını çattı ve dilini uzattı. Bende dayanamadım ve bir kahkaha attım. Sanem
-Ne diye gülüyosun(!) bak trip atarım sana (!)
Dedi. Lyla'da kahkaha atmaya başladı. Sanem de en sonunda dayanamayıp kahkaha attı. O her güldüğünde içinde bir şeylerin hafifledigini hissediyordum. Garipti. Lyla'ya döndüm
-Neyse işin saka kısmını geçelim.
Dedim, Lyla
-Haklisin. Nasıl eski topraklara gidicez ?
Dedi. Gülümseyerek
-Direk bodoslama dalacaz.
Dedim. Sanem
-Öyle olursa sen de ölmez misin ?
Dedi. Sesinde hüzün sezmiştim.
-Merak etme o kadar kolay ölmem.
Dedim. Lyla
-Kendini tanrı mı sanıyorsun? Eğer bodoslama dalarsan ölürsün.
Dedi. Sinsice sırıttım. Evet Tanrıydım. Hemde Kaos Tanrısı tabi bunu yüzüne söylememem en iyisi.
-Beni hafife alıyorsun.
Dedim. Lyla iç çekti.
-Peki öyle olsun. Ama durum kötüleşirse ben tüyerim.
Dedi. Güldüm ve
-Tamamdır.
Dedim. Lyla ve Sanem'e hanın ilk katına indik ve yemek yiyip handan çıktık. Tam çıktığımızda 4 De Bane karşımıza çıktı.( Elonoe Vitsune De Bane, Leah De Bane ( İsabella kadar güçlüydü.) İsabella De Bane ve Lyon De Bane ) İsabella öfkeyle
-Artık kaçamassın Lyla !
Dedi. İçimden bir lanet okudum. Yüzüm kapalı olduğu için beni tanımamıştı. Sanem
-Bunlar mı De Bane ?
Dedi. Bu soru üzerine herkes küçük kıza şaşkınlıkla baktı. Sesimi kalınlaştırarak
-De Bane insan krallığındaki en güçlü hanesidir. Evet onlar De Bane  Ailesinden.
Dedim. Sanem İsabella'ya dil uzattı ve
-Ach sizi öldürecek.
Dedi. İsabella'nın narin yüzündeki beyaz kaşlar çatıldı öfkeden çok şaşkınlıkla Sanem'e baktı.Elonoe
-Kim bu küçük kara elf Lyla ?
Dedi. Lyla 'ne demeliyim' dercesine bana baktı. Gerçeği söyle bakısımı attım.
-Tuttuğum paralı askerin kardeşi.
Dedi. Sessizce Tzentch'in İllüzyon büyüsünü yaptım. Ve kapşonumu çıkardım. Lyla ve Sanem şokla bana baktı. İsabella'ya soğuk bir sesle
-Müşterimi rahat bırakın. Yoksa olacaklardan sorumlu değilim.
Dedim. Leah
-Ülkenin en güçlü 2 savaşcısının karşısında böyle konuşabildiğine göre
Kendine fazla güveniyorsun.
Dedi. Hmm bir fikrim var.
-Eğer müşterime zarar gelirse Wrath bundan hiç hoşlanmayacak.
Dedim. Elonoe ve Leah anlamamıştı. Ama İsabella ve Lyon'un rengi attı. İsabella
-O nerede ?
Dedi. Neden ilgileniyordu?
- Neden umrunuzda ?
Dedim. Lyon
-O bir kahraman tüm şehiri kurtardı. En azından teşşekür etmeliyiz.
Dedi. Lyon'un bu konudaki hisleri dürüsttü. İsabella
-Wrath neden bizim ülkemizde olan bir mevzuya karışıyor?
Dedi sesinde hafif bir sınır vardı.
-Kimse Kaos Lord'unu yargılayamaz.
Dedim. Sanem ve Lyla dışında herkes şokla bana baktı.
-Ne yani hiç mi fark etmediniz ?
Şaşkınlıkla bunu söylemiştim. İsabella -Ama o hiç öyle biri gibi görünmüyor.
Dedi. Ha ? Hepsi kan tanrısı formumu görmüştü. Garip.
-Zaten eğer normal olsaydı ordu toplayıp çoktan dünyanıza saldırmış olurdu.
Dedim. Leah
-O burada eski topraklarda.
Dedi. Sinirle
-Değil, Lord Wrath kendine Kaos lordu diyen bir sahtekarı ortadan cezalandırmam için beni gönderdi.
Dedim. İsabella
-O zaman bizde sizle geliyoruz.
Dedi. Sert bir sesle
-Hayır.
Dedim. Elonoe
-Nasıl o sahtekarı yenmeyi düşünüyorsun? Sadece iki kişisiniz hem de yanında bir çocuk var.
Dedi. Tam ağzımı açacakken Sanem
-Abim hepinizden güçlü. O sahtekarı hiç zorlanmadan yener.
Dedi. Tüm bakışlar Sanem'e döndü. Küçük Kız Bacağımın arkasına saklandı. Hay lanet ! Eğer onlara hayır dersem beni takip edeceklerdi. Lyla'nın yanında ışınlanma büyüsüde yapamazdım. Her büyü yaptığımda Kaos enerjisi etrafa yayılıyordu. Büyünün gücüne göre değisiyordu bu enerji ki ışınlanma büyüsü ( kim bilir kaç milyon mil ışınlanacaktım.) gerçekten fazla Kaos enerjisi yayardı. Gerçek kimliğimi öğrenebilirdi. Evet dersem 4 De Bane'le uğraşmak zorunda kalırdım ve Uzun bir zaman ( aylar sürebilir ) kara elf görüntüsünde kalmam gerekecekti. Birde Sanem'i konuşturmalarını engellemek. Sanem aptal bir kız değildi. Ama eğer De Bane Ailesinden birine güvenirse herşeyi anlatırdı. Lanet olsun! Yorgun ve bezgin bir sesle
-Peki Tamam benimle gelin. Ama yol boyunca emirlerimi dinleyeceksiniz.
Dedim. Leah
-Seni kim lider yaptı?
Dedi. Yumruğumu sıktım. Öfkemi dindirmeye çalıştım. İstemsiz karanlığa emir verdim. Kara sürgünler 4 Bane'i de yere yapıştırdı. Soğuk bir sesle
-Liderliğime itirazı olan var mı ?
Dedim. 4 De Bane'de cevap vermedi. Karanlık sürgünlere emir verdim. Sürgünler sıkılaştı. 4 Bane de çığlıklar atıp " tamam lider sensin " dediler. Sürgüleri tekrar karanlığa gönderdim. 4 Bane'in nefret dolu bakışlarını üstümde hissettim. Hızlı adımlarla Lyla'nın yanına gittim. De Bane'ler kendi aralarında özel birşey konuşuyorlar gibiydi. Lyla
-Bence Sanem'in karşısında bunu yapmamalıydın.
Dedi. Sanem'e baktım. Herkesten uzakta bir köşeye çökmüştü ve gök yüzüne bakıyordu. Kızın gözlerinde acı gördüm. O insanların canını yakmak istemiyordu. Bunu anlamıştım. Kızın yanına geldim. Başına elimi koydum. Ve
-Üzgünüm.
Dedim. Sanem bana baktı ve
- Yapmak zorunda olduğun şeyi yaptın. Eğer onlara zarar vermeseydin. Emirlerini dinlemedikleri için ölebilirlerdi değil mi ?
Dedi. Sesinde hafif bir hüzün vardı.
-Bazen insanları korumak için canlarını yakmak zorundasın.
Dedim. Sanem
-Neden böyle ?
Dedi. Kızın yanına oturdum ve
-Buna hayatın gidişi denir. Bu hayata kahraman diye bir şey yok. Bu hayatta ya sevdiğin insanları yada kendin için dövüşerek yaşamak zorundasın.
Dedim. Sanem
-İntikam peki ? Sence almalı mıyım ?
Dedi. Bu kelimeleri bile söylemek canını yakıyor gibi görünüyordu.
-Ben intikam aldıktan sonra nasıl hissettim biliyor musun ?
Dedim. Sanem merakla
-Nasıl ?
Dedi.
-O orospu çocuğunun elimde ölmesi hayatımın en güzel anısı oldu. Hala çığlıklarını hatırlıyorum. Ama o öldükten sonra hayalet gibi yaşıyordum. Bir amacım yoktu. Slaanesh'e aşık oldum ve Hayatımdan az da olsa zevk almaya başladım. Ama ona olan duygum aşk değildi. Başka bir şeydi. Tam bilmiyorum. Sonra sen beni çağırdın. Seni gördüğüm andan itibaren korumam gerektiğini anladım. Sana yardım etmek hayatımın tek amacı oldu. Beni her zaman yanında olucam.
Dedim.
Çektiğim vicdan azabının buna katkısı olduğunu söylemedim. Sanem bana sarıldı bende ona sarıldım. Sanem
-Teşşekür ederim.
Dedi.
-Birşey değil.
Dedim. Karanlık bir sokakta olduğumuz için Sanem ağladığımı fark etmemişti. Sanemle ayrıldıktan sonra seke seke Lyla'nın yanına gitti. Bense bir süre orada öyle durdum.