"Ruhu karanlığa bürünüyor . Gümüş ışık bile onu kurtaramadı. Neyin peşindesin Baba ?"
İlahi varlık iç çekerek kızına baktı . "Onu kurtarmayı düşünmüyorum. Sadece onu yok etmeliyim. " Sofia iç çekti . Babasının zihni fazlasıyla karışıktı. Onu bir türlü anlamıyordu. "Baba onu istesen şimdi bile Yok edebilirsin. Neden uğraşıyorsun ?" İlahi Varlık kahkaha attı . "O zaman Ne manası kalır ? Benim gücüme yaklaşabilen ilk varlık . Beni zorlayabilecek tek varlık . Güçlenmeli . Ardından sonunu getireceğim." Sofia altın rengi gözlerini yere devirdi . Babasının sıkıntıdan patladığını biliyordu. Onun gücüne denk hiç bir canlı karşısına çıkmamıştı . Kaos Lordu bir ilkti . Ama kız babasına söylemese bile o yaratığın babasını öldürebileceğine dair şüpheleri vardı . Öylesine karanlık bir ruh babasını yenerse Evren'ler yerle bir olurdu . Kız bu düşünceyle titredi ve babasını altın tahtında yalnız bıraktı. Bu duruma babasından önce el atmalıydı. Babasının yenilme riski bile onun ortadan kaldırılması için bir sebepti .
...
Cehennem kapısına kasvetli bir ifadeyle baktım. Dünyadaki işler hallolmuştu . Ama cehennem bu kadar kolay olmayacaktı. Anlaşılan yaklaşık iki yıldır Calderiste yoktum. Birşeyler değişmiş olmalıydı. Kara elflerin büyüme hızı insanların 2 katı bir süreydi Sanem insan yılına göre 16 yaşlarında olmalıydı . Slaanesh ile ilişkim bittiği için ok umursamıyordum . Aelia sonuçta aileden olduğu için bana kızma şansı vardı . Açıkçası Sanem'in de kızacağı bir gerçekti . Neden böyle işlerle uğraşıyordum ki ? Direk hafızlarını silip kafama göre ayarlayabilirdim... yok olmaz .Yanımda olan insanlara böyle birşey yapamam . İç çektim ve portala girdim . Kızıl gökyüzü tüm haşmetiyle karşıma çıktığında güzelliği beni şaşırttı. Anıları biliyordum ama yaşamamıştım o yüzden ilk defa görmüş gibi tepki veriyordum . Kızıl sarayı görünce iç çektim . Kapıdaki kızıl zırhlı muhafızlar şokla dolu bir ifadeyle bana bakıyordu . Umursamadım . Kim olduğumu anlamış olmalıydılar . Saray'ın kapısının önüne geldiğimde kapı otomatik açıldı . İç çekerek saraya girdim . Gariptir ki saray kızıl zırhlı muhafızlarla doluydu Ve tam bir kargaşa hakimdi . Muhafızlar koşuşturup duruyor ,obsidyen ufak kuşlar her yerde uçuyordu . Bu kuşların her birinin mesaj taşıdığını Ve sadece mesajı okuması gereken kişinin okuyabileceğini kara günlükten biliyordum . Taht salonunun kapısı açıldığında "işte başlıyoruz ." Diyerek siyahlar içerisindeki taht odasına girdim .
...
Hayat garipti. Aşırı garipti .... gerçekten de garipti ! Şimdi bu düşüncelere nereden kapıldığımı sorabilirsiniz . Benim Saray'ımın ve benim taht salonumun zevk evine dönüşmesi beni gerçekten şok etmişti . Her yerde direkler vardı . Boynuzlu güzel kızlar Ve kaslı erkekler direklerde değişik şeyler yapıyorlardı . Taht salonunda gülerek bunları izleyen hatta erkekleri okşayan bir Slaanesh görmeyi beklememiştim . Yanında Aelia ve 16 larında olduğunu tahmin ettiğim bir kara elf vardı . Ellerimin titremeye başladığını hissetim . İçimde öylesine büyük bir öfke hissediyordum ki herşeyi paramparça etmek istiyordum. Dişlerimi sıktım . Sakin olmalıydım . Tabi kendimi kandırma çabam Sanem olduğunu düşündüğüm kara elfin bir erkek tarafından öpülmesi ile sona erdi . Elimi tembelce savurdum . Kaslı adam duvara sinek gibi yapıştı . Herkes şokla bana baktı . Aelia'nın gözlerinde "Şükürler olsun ." İfadesini görmüşken Slaanesh ve Sanem'in gözlerindeki ifade "Şimdi sıçtık !" Tı. Dişlerimin arasından konuştum "Çıkın dışarı !" Ses tonum herkesin renginin solmasına ve tüm güçleriyle koşarak taht salonundan çıkmasına sebep oldu. Taht salonunda kalan 3 kişiye bakarak "Size burayı emanet ettiğimi hatırlıyorum ama zevk evine dönüştürün diye size emanet etmedim !" Sesim daha çok tıslar gibi çıkmıştı . Bu üçünüde korkuttu . Sanem ağzını açtı ama sert bakışlarımı gördüğünde geri kapadı . Derin bir nefes alarak "Burada ne oluyor ? " dedim . Gerçekten de nasıl kalem bu hale gelmişti bilmek istiyordum . Slaanesh derin bir nefes alarak "Sen gittiğinde Kaleye ve Sanem'e baktım ... hatta Melekler cehennemi kuşattılar . Kaleyi savunduk . Abluka kalkalı birkaç hafta oluyor . Sen orads kız kardeşinle eğlenirken biz burada savaşıyorduk !" O ipeksi ses tonunda böylesine büyük bir nefret duymayı beklememiştim . İçimde birşeylerin kırıldığını duyabiliyordum. Bu kadının kelimeleri benim için ölümcüldü . Ona aşık değildim ama neden kelimeleri bu kadar yakıyordu ? Melekler ... anladığım kadarıyla "Anneme" de uğrama zamanın gelmişti . "Eğlenirken ? Gerçekten de eğlendiğimi mi zannediyorsun ? Peki sen bilirsin ...." başka bir kelime etmedim . Akıl sağlığımı korumaya çalışmanın Ne kadar eğlenceli olduğunu (!) söylemedim . Taht salonundaki sessizlik sinirlerimi bozmaya başladığı vakit Sanem'in gözlerine baktım . Değişmişti . Bir kadının bedenine sahip olmuştu . Defterimde yazanlara göre küçük bir kız olması gerekiyordu . O kızın yüzünü bile hatırlamıyordum . Hafızama lanet ettim. Aelia olduğunu tahmin ettiğim şeytanı inceledim . Derin bir nefes alarak "Aelia dışındaki herkes çıksın ." Dediğimde Sanem'in kırgın bakışlarını Ve Slaanesh'in öfkeli bakışlarını Yok saydım . Odadan çıktıkları vakit "Birileri yine hafızamla oynadı . " dediğimde Aelia şokla bana baktı . "Ne !? Nasıl !? " diye haykırdığında "Emin değilim . Herkesi unuttum . Hafızamı kaybetmeden önce yazdığım günlük sayesinde kim olduğunuzu biliyorum ." Dedim . Aelia günlüğe göre en mantıklı olan kişiydi . O yüzden ona söylesem daha iyi olur diye düşündüğüm için söylemiştim . Aelia yutkundu gözlerini bana dikerek "Senin hafızanı silebilecek kadar güçlü bir yaratık Yok sanıyordum ." İç çektim . Maalesef bende öyle sanmıştım . "İlahi bir varlık olduğundan şüpheleniyorum. Ama ... onu yok edeceğim." Son cümleyi öfkeyle tıslayarak söylemiştim . Aelia endişe diyebileceğim bir duyguyla bana baktı . "Pekala iyi misin ? Kız kardeşini buldun mu ?" Dediğinde gülümseyerek "Evet onu Bir iki arkadaşımın yanına bıraktım . Cehennemi pek kaldırabileceğini düşünmedim . " Aelia kahkaha atarak "Slaanesh onu parçalarına ayırırdı zaten . " dediğinde kaşlarımı çattım . "Neden ?" Aelia gözlerini devirerek "Üvey kardeşin olduğunu biliyor . " dişlerimi sıkarak "Ona ne ki ?" Dediğimde Aelia inanmaz bakışlarla "Seni deli gibi kıskanıyor Ach. Bunu görmediğini söyleyemezsin ." Açıkçası o nefretle dolu konuşmadan sonra buna bir gram inanamıyordum . "Peki... " diyerek gözlerimi devirdim . Aelia iç çekerek "Sen gittikten sonra Slaanesh Sanem'i eğitti ... ve onu sevmeye başladı . Bu arada Sanem'in de gönlünü almalısın . Senin ardından Ne kadar ağladı bilemezsin . " Bunu söylemek yanlış olacaktı . Ama sorun umrumda olmamasıydı . O kızın hayatını kurtarmıştım. Bence bu yaptığım hatayı telafi ederdi. Ailesi yoktu belki ama artık vardı . Bana ihtiyaç yoktu ,ç. Annem ve İohila'yı indirmek daha önemliydi . Kimse benim evime saldırıpta paçayı sıyıramazdı . Hem babamın yanına onu gönderecektim . Lucifer'e büyük bir ceza olurdu . "Sonra hallederim." Aelia kaşlarını çatarak "Acheron sana Ne oldu böyle !?" Diye haykırdığında şaşkınlıkla ona baktım. "Birşey mi oldu Aelia ?" Dediğimde ablam bana bağırarak "Sen Sanem'e değer verirdin !? Şimdi ... umrunda değil gibi !" Dediğinde kaşlarımı çattım. Evet eski ben değer veriyordu . Zaten o yüzden onu öldürmüyordum . Zihni'me dolan düşüncelerle irkildim . Neden onu öldürme fikri aklıma gelmişti ? Yutkundum . Fısıltılara kulak vermeye mi başlamıştım ? Başımı salladım . Bu olamazdı . "Onu önemsiyorum . Ama ilgilenmem gereken şeyler var ." Dediğimde Aelia sinirle bana baktı "Ne zamandan beri öldürmek değer verdiğin insanlardan önemli ?" Yutkundum . Sinirle "Düşmanlarımı öldürmek zorundayım ! Yoksa değer verdiğim insanlara saldırırlar ! " diye bağırdığımda Aelia ürperdi . Ama yinede konuşmaya devam etti . "Hangi düşman Ach ? Gerçekten de bunun için mi öldürmek istiyorsun ?" Sesi daha da yumuşaktı . Sanki yalvarıyor gibiydi . Yutkundum. "Bu seni ilgilendirmez . Şimdi beni yalnız bırak . " dediğimde Aelia'nın gözlerinden birer damla yaş döküldü. "Değiştin Ach . Artık tanıdığım o iyi çocuk değilsin." Deyip beni yalnız bıraktı . Bense düşüncelerimin ve o kelimelerin altında ezilmeye ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaos Lordu (Tamamlandı)
FantasyFısıltılara kulak verdim karanlığın içinde Hepsi konuştu nefretle Hatırlamıyorum ne dediklerini Tek hatırladığım şey nefretleri Ben Kaos Lejyonunun son Kaos Lorduyum. Dünya öfkemi tadacak. Ne silahlar ne bombalar nede büyüler Artık HİÇ BİRŞEY...