İlk bölümü kuzenim ve aynı zamanda en yakın arkadaşım olan Gonca'ya ithaf ediyorum. Kurgu ve yazım aşaması boyunca yanımda olduğu için; ayrıca her pes edişimde bana destek olduğu için ona çok teşekkür ediyorum.
Umarım hikayemi beğenirsiniz ve finale kadar yanımda olursunuz... Hepinize şimdiden teşekkürler...
Bu sabah, en yakın arkadaşım Elif beni kahvaltıya davet etti. Hemen kalktım ve elime ne gelirse giydim. Yeşil kazak, mavi kot ve o hiç sevmediğim siyah botlarım... Hiç makyaj yapmadım, uzun saçlarımı özensiz bir şekilde topladım ve evden çıkarken siyah ceketimi giydim.
Elif ile her zaman gittiğimiz DarkBlue Cafe'de buluştuk. Dizlerine kadar siyah elbisesi, mavi kot ceketi, siyah çorap çizmeleri ile harika görünüyordu. Saçlarını açık bırakmış ve bordo ruj sürmüştü. Bu kız böyle güzel olmayı nasıl başarıyordu?
Yanına gittiğimde ayağa kalktı ve sarıldı. ''Hoş geldin Tatlım!''
Ben de ona sarıldıktan sonra oturdum. ''Ee ne yiyelim?'' Kalkar kalkmaz Elif'in yanına geldiğim için oldukça açtım.
Elif, önündeki menüyü gözden geçirdi. ''Ben latte, kızarmış ekmek ve çilek reçeli isteyeceğim. Sen?''
''Ben de...'' dedim gülümseyerek.
Elif benim en yakın arkadaşım, sırdaşımdı. Onunla liseye başladığım gün tanışmıştık. İkimizde İngilizce bölümü okuyorduk. Sınıftaki yapmacık kızların tersine, Elif hep gerçekçi olmuştu. Ben ne isem Elif tersiydi... Tabii giyim, bakım, tarz konusunda...Babası özel bir şirketin Müdür Yardımcısı konumundaydı ve anneme şirkette bir iş ayarlamıştı. Tam anlamıyla Elif benim dostumdu...
''Asya!''
Bakışlarımı önümdeki tabaktan kaldırıp Elif'e çevirdim. ''Efendim Canım?''
''Mezuniyette ne giyeceğiz? Çok az kaldı...''
Aslında bu tam anlamıyla bir mezuniyet sayılmazdı...Arkadaşlarla yılbaşı gecesi bir ön mezuniyet yapmayı planlıyorduk. Ekim ayında olmamıza rağmen Elif çok sabırsızdı.
''Bunu bana mı soruyorsun? Ben ne dersem tam tersini giyeceğiz.'' dedim ve ikimizde güldük.
Evet... Modadan, elbiselerden anlamıyordum... Özel davetlerde Elif benim kurtarıcı meleğimdi...Kahvaltımızı yaparken okuldaki kızlardan konuştuk. Elif ben ne düşünüyorsam aynı şeyleri düşünüyordu ve bu benim hoşuma gidiyordu. Biz muhabbet ederken yanımıza Onur geldi. (Onur Dinçer... Okulun karizmalarından biri, futbol takımının kaptanı...Herkesin gözdesi... Ve Elif'in sevgilisi...)
Elif'in yanağına bir öpücük kondurduktan sonra bana döndü ve '' Nasılsın Asya?'' diye sordu.
''Gayet iyiyim Enişte Bey.'' dedim yüzümde kocaman bir gülümsemeyle...
Birlikte birer kahve daha içtik. Elif bana dönerek, '' Ee şimdi ne yapalım?'' diye sordu.
Biraz düşündükten sonra cevap verdim. ''Ben eve gideyim... Siz de beraber gezersiniz.'' diyerek göz kırptım. Anlaştıktan sonra onları öptüm ve dışarı çıktım.
Yağmur başlamıştı ve şemsiye almamıştım. Islak kedi yavrusuna dönerken taksi beklemeye başladım. Başımı sağ tarafa çevirdiğimde kalabalık bir grup dikkatimi çekti ve adımlarımı o yöne çevirdim. Bir genç dans ediyordu. Sokak dansçısı...
Başına geçirdiği şapkadan dışarı çıkan siyah saç telleri teniyle uyumlu duruyordu. Durdum ve biraz inceledim. Siyah gözleri ve hafif sakalı vardı. Çocuk şovunu bitirince, herkes alkışladı ve kalabalıktan bir kız ona yaklaşarak sarıldı. ''Harikaydın!'' dedi ve yanağını öptü. Kız, mini bej rengi bir etek giymişti. Üzerinde siyah deri ceket vardı ve oldukça güzeldi. Sanırım sevgilisiydi... Yoksa neden öyle sarılsın?
Arkamı döndüm ve kulaklıklarımı taktım. Şarkı belliydi... Jennifer Lopez 'On The Floor'... Bu kadının sesine bayılıyorum... Yağmur dinmişti ve güneş biraz da olsa yüzümüze gülmüştü. Boş bir taksi fark edince durdurdum. Tam o sırada biri omzuma dokundu. Arkama döndüğümde dans eden o çocuğu karşımda görmeyi beklemiyordum. Nefes nefese kalmıştı. 'Evet?' anlamında bir bakış attım. O da elindeki defteri uzattı. '' Sana seslendim, fakat duymadın.'' dedi bir solukta. Cevap olarak kulaklığımı işaret ettim. Gülümsedi... Oldukça tatlı görünüyordu.
''Teşekkür ederim.'' dedikten sonra taksiye bindim. Yağmur yeniden başlamıştı...
*********************
Sanırım biraz kısa bir bölüm oldu... :) Uzun zamandır kurguladığım hikayem sonunda bitti ve Wattpad ile buluştu :) Umarım beğenirsiniz... Şimdiden teşekkürler :) ♥
Hikaye İnstagram Hesabı: wattpad.ilknurolgun
Diğer Hikayem: Hayal-et Sevgilim
Diğer Hikayem: Amor
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CENNET'TE GÖRÜŞÜRÜZ
Teen FictionHani derler ya ''Kasım'da aşk başkadır.'' Aşkın ayı, yılı, yaşı olmaz... Bence en güzel aşklar 'ilk' aşk 'ilk' heyecanlar... Sen ona 'ilkim' dersin, o da sana 'sonum' der ...Hep özenmişimdir çocukluk aşklarıyla evlenenlere... Sadece ona dokunup, onu...