5. BÖLÜM ♥

248 19 4
                                    


(Medyada Elif var.)

Sabah saat 10.20'dee uyandım. Dün gecenin yorgunluğunu atamamıştım. Ayaklarıma tavşanlı panduf terliklerimi giydim, saçlarımı topuz yaptım ve banyoya gittim.

Merdivenlerden inerken her zamanki gibi bir şarkı mırıldanıyordum. Mutfağa girdiğimde bizimkiler kahvaltı yapıyordu. ''Günaydın millet...'' dedim ve üçünü de öptüm.

 ''Ee Asya... Gece neler yaptın anlat bakalım...'' diye söze başladı annem. 

''Eğlendik ve geldim.'' dedim. 

''O kadarını ben de biliyorum kızım. Bana detay ver. ''. Annemin bu söylediğine hepimiz güldük. Annem detaycı bir kadındı.

Kısa bir sohbetin ardından kahvaltı faslı bitmişti. Annemle mutfağı topladıktan sonra odama çıktım. Dolabımdan günlük kıyafetlerimi çıkarırken telefonum titredi, mesaj gelmişti. 'Gönderen: Enişte Bey'... Mesajın üzerine tıkladım ve okudum. 'Bugün bizim kafede buluşalım. Elif'e sürpriz yapacağım, onu da al gel Baldız :P' yazıyordu. Baldız mı? İnadına yapıyor Gıcık... 'Tamam' yazıp mesajını cevapladım ve telefonu yatağa fırlattım.

Günlük kıyafetlerimi yerine koyup, siyah kışlık taytım ve dizlerime kadar gelen, yarasa kol, kırmızı, bol kazağımı çıkardım. Yeni yılda bakımlı olmayı planlıyordum. Bu yüzden aklımın bir köşesine alışverişe çıkmam gerektiğini not ettim.

Saçlarımı düzleştirip, sıkı bir at kuyruğu yaptım. Kırmızı ruj, göz kalemi ve rimel sürmüştüm. Artık hazırdım. Dolaptan siyah, büyük el çantamı aldım ve eşyalarımı içine doldurdum. Ev ahalisine dışarı çıkacağımı ilan ettikten sonra, portmantodan siyah deri ceketim ve siyah çorap çizmelerimi alıp, dışarı çıktım.

...

Elif'le kafeye yakın bir yerde buluştuk. İçeri girdiğimizde çalışanlarda dahil, herkesin yüzünde Elif Ve Onur'un resimlerinin olduğu maske görmeyi beklememiştim. Acaba ben rüya mı görüyordum? Dün gece olanları fazla kıskanmış olmalıydım... Elif'e baktığımda, onun da epeyi şaşkın olduğunu gördüm. Acaba bunlardan hangisi Onur'du?

Yüzünde Onur maskesi olan kişiler, ellerinde olan rengarenk çiçekleri Elif maskeli kişilere verdiler ve el ele tutuştular. Hepsi birden ellerini havaya kaldırıp geçmemiz için yol oluşturdular. Elif şaşkınlıktan olsa gerek bir şey diyememişti. Kolların altından geçtiğimizde karşımıza güllerle donatılmış kahvaltı masası çıktı. Vay be... Eniştem level atladı...

Onur, mutfak tarafından ellerinde papatyalarla yanımıza geldi. Elif koşup Onur'un boynuna sarıldı ve ''Ömrümü, ömrüne kattığım adam ! Seninle yaşlanmak istiyorum..'' dedi. Havada buram buram aşk kokusu vardı...

Onurlar kahvaltılarını yaparken rahatsız etmek istememiştim. Onlara yakın bir masaya oturdum ve kahve söyledim. Kafedeki insanlar yüzlerindeki maskeyi çıkarmıştı. İki kişi hariç... Bakışlarımı onlardan çekip, telefonuma odaklandım. Candy Crush Saga oynuyorum. Bir bölümde takılıp kalmıştım ve sinirlerim bozuluyordu. Canım bitince pes ettim ve telefonu masaya bıraktım. Önümdeki kahvemi yudumlarken iki kişinin masama yaklaştığını fark ettim. Maskeli iki kişiydi bunlar... Kız olan maskesini çıkardı ve ''Sürpriiizz!'' diye bağırdı. Ece? Erkek olanda maskesini çıkarmıştı... Araf?

Ece bana yaklaşıp sarıldı. 'Ne bu samimiyet?' demek istesem de, yüzüme samimiyetten çok uzak bir gülümseme yerleştirdim. Utanmaz herif! Dün geceki yalanı yetmezmiş gibi, bir de sevgilisiyle karşıma çıkıyordu. Bir şey dememe fırsat vermeden Ece yanımdaki koltuğa yerleşti ve ''Araf otursana...'' dedi.

CENNET'TE GÖRÜŞÜRÜZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin