Ömür sakin kalmaya çalışarak sordu.
-Nasıl Can'ın yanından geliyorsun?
-Otobüsle.
Bana dik dik baktı. Bırak gülmeyi, tek kirpiği bile oynamadı. Dilimin ucunu ısırdım, gülümsedim.
-Biraz ortamı neşelendireyim iste.. istedi..
Bakışlarının ürkünçlüğünden sesim git gide kısıldı, sonunda da kesildi.
Ömür derin bir nefes aldı.
-Anlat.
Sıkıntıyla lafa girdim.
-Ya ben...
Tekrar sözümü kesti.
-Yalnız kısa anlat. Detaya girme. Ve kesinlikle komik olmaya çalışma.
Kafamı salladım. Olabilecek en kısa hale getirdim hikayeyi.
-Ya bu benim okula gelmiş. Biraz konuştuk, ben ona onu sevmediğimi söyledim. Seni sevdiğimi anlattım. Elimden geldiğince kalbini kırmaya, ümitlerini yok etmeye çalıştım, zaten en iyi bildiğim şey bu.
Önce bir sessiz kaldı. Düşünüyor gibiydi.
-Sana tek bir şey soracağım Zeynep. Ve yalan söylersen anlarım, bunu biliyorsun.
Ömür'le ilgili en nefret ettiğim şey bu. Yalan söyleyemem, çünkü hemen anlar. Ondan uzun süre bir şey saklayamam.
Ama o benden saklayabilir.
Benim Ömür'le ilgili süper gücüm onun yapacaklarını öngörebilmek. Bir kızdan sıkılacak mı, bir işi yapacak mı gibi durumları bilebilirim.
O ise yalanlarımı anlar, plan yaparsam durumu çakar. O yüzden düşünmedim bile yalan söylemeyi.
-Can'ın arabasına bindik, konuştuk, sonra beni bıraktı.
Ömür tekrar gülmeye başladı. Parmağımı uzatıp yanağını deler gibi yaptım.
-Gamzen nerede Ömür?
Hala ses yok.
-Ömür korkmaya başladım. Konuş lütfen.
Ömür oturduğu yerden kalktı, ben de tabi ki onu takip ettim. Ben beni bırakıp öyle kafasına göre, başını alıp gideceğini sandım ama keskin bir hareketle bana döndü, parmağını bana uzata uzata konuştu.
-Sana uzun uzun açıklama yapmayacağım Zeynep yaptığının neden yanlış olduğuyla ilgili. Sana tek bir şey söyleyeceğim ve de bu bir rica değil. O yüzden kulağını aç, iyi dinle. Can'la bir daha baş başa kalmayacaksın. Açık mı? Net mi? Bir sorun var mı konuyla ilgili?
Konuşmadan, hayır der gibi kafamı iki yana salladım.
Kimse bana ne yapacağımı söyleyemez normalde.
Sahiplenilmeyi kim istemez, birinin onu kendiyle bir görüp korumak istemesini? Hele ki kendi de onu seviyorsa. Ama böyle emir verir konuşmaları, sanki karşısındakine bir sevgi gösterisiymiş gibi yansıtılan ama aslında ego tatmininden başka bir şey olmayan bu sert tavırları sevmem. Eğer Ömür'ün de bana böyle yaklaştığını düşünürsem tepki gösteririm, sevgiyle alakası olmayan şeyler çünkü bunlar.
Ama bunları söylerken gözlerinde gördüğüm ilk şey sinirse ikinci şey de korkuydu. Üzerimdeki gücünü test etme arzusu değil, Can'ın bana zarar verme ihtimalinden duyduğu korkuydu ona bunları söyleten. Uğur olayından o da benim gibi etkilenmişti, artık her şeyi tehlike olarak görüyordu. O yüzden eğer Can'la yalnız olmam onu korkutacaksa, kalmam olur biter. Bana zarar vereceğine inanmasam bile. Ömür'ü mutsuz edeceğine inandığım hiçbir şeyi yapmam.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kime Ne?
ChickLitZeynep'in gözü artık açıldı, her yanına kısmet saçıldı. Peki gerçek aşk kim? Ya da var mı? Ve Zeynep onu kaçırmak için neler yapabilir?