12 - Beklenen Oldu

2.8K 199 24
                                    

Bugün Tarık abiden izin aldım öğlene kadar. Evde ara tara bulamadığım lise diplomamı okuldan almaya gideceğim. Aslında bende olması gerekiyor ama nedense ben aldığımı hatırlamıyorum. Annemin zaten dünyadan haberi yok ama okulun bana verdiğini ve benim kaybettiğimi düşünüyor tabi ki.
Ben kendime OLAĞANÜSTÜ güvendiğim için okulda olduğuna eminim.

Hazırlanıp evden çıktım, kapıda Ömür bekliyordu. Aklımdan binlerce soru geçti.

İrem bir şey mi söyledi? Kendi bir şey mi hissetti? Kapıyı çalmak yerine neden kapıda bekliyordu?

-Kapıyı çalmak yerine neden burda bekliyorsun?

En makul olanını seçip sordum tabi ki.

-İşe gideceğini bildiğim için bekleyeyim dedim. Biraz geç kalsan sorun olur mu? Bir yerlerde oturup konuşamaz mıyız?

Daha da endişelendim. Hiç konuşmak istemiyorum çünkü korkuyorum.

-Olmaz okula gitmem lazım. Tarık abiden öğlene kadar izin alabildim.

-Ne yapacaksın okulda?

-Diplomamı alacağım.

Ömür gülmeye başladı.

-Erken mi mezun oldun? Yarım dönemde?

Ömür'e sinirle baktım.

-Gerizekalı. Lise diplomamı alacağım bizim okuldan.

-Zeynep herkesin diploması verildi zaten.

-AY BENİMKİ VERİLMEMİŞ DEMEK Kİ! Verilse almaya gitmezdim di mi?

-Ama kaybetsen gidebilirdin her zaman haklı olduğuna inandığın için.

-Sen zaten bir kere de benden taraf ol şu hayatta.

-Bir kere senin tarafını anlasam hemen olacağım ama...

Ömür'e cevap vermeden bizim okula giden minibüslere bindim, baktım Ömür de binmişti hatta önümde 'iki kişi' diye para uzatıyordu.

-N'apıyorsun sen?

-Seninle geliyorum. Sana güvenemiyorum kesin başını belaya sokacaksın sen.

-Okulda hangi belaya girebilir başım allah aşkına?

Sinirli sinirli baktı.

-Bilmem ki Zeynep, geçtiğimiz dört senede bunu başaran hep sendin, sen anlat bana.

Omzumu dürtükledi. Boşalan yeri gösterdi.

-Geç otur şuraya.

-Senin belin ağrımıyor muydu?

-Senin de kırılan bileğin sızlıyodur bu havalarda, uzatma da otur.

Geri kalan yolu sessizlik içinde gittik. 

10 dakika sonra okulun sekreteri Sakine ablanın karşısında duruyordum.

-Zeynepcim verdik biz hepinize diplomalarınızı diyorum neden anlatamıyorum ben sana?

-Ya ama bir baksan ne olur arşive Sakine abla? N'olur ya valla yok bende diyorum?

Ben acınası bir biçimde yalvarmaya devam ederken Ömür kolumdan çekip sinirle fısıldadı.

-Ne arşivi Zeynep Cambridge mi burası! Yürü gidelim yok işte diploma falan.

Kolumu Ömür'den kurtarıp yalvarmaya devam edince Sakine abla alt kattaki dolaba sadece bir kere göz atmayı kabul etti beni susturmak için. Odada üç tane dolap vardı, ilkine baktı bir şey bulamadı, ikinciye bakıp yine bulamamak üzereyken en dipte pencerenin yanındaki dolaba yöneldim.

Kime Ne?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin