Merdivenlerden sinsi bir şekilde çıkan Berker'in ayak seslerini duymak çokta zor değildi. Onu düşünürken uzakta bile olsa nasıl olduğunu hissedebiliyordum. Gözlerimi kapattığımda saniyelik bile olsa ne yaptığını görebiliyorum bu durumu keşfedeli çok olmadı.
Kapının kolu oynamaya başladı. Berker'in yatağa atlamasıyla biraz sarsıldım. Ve işte oradaydım göğsünde doğru yaslandığım, kolunu yastık olarak kullandığım adam. Huzur her nefesimde içime doluveriyordu. Berker elimi tutup sıkıca başını başıma getirip derin nefes aldı.
" Bu anı çok bekledim." dedi Berker. Başımı biraz geri atıp şaşırmış ve meraklı ifadelerle gözlerimi ona diktim.
"Bayan Mavi bu gördüğün adam senin için her şeyi yapmaya hazır." dedi Berker gülücük saçan o derin gözleriyle.
Ne yapıyordu bu adam o güzel gözleriyle bana böyle derin derin bakarak. İçimden gelen bütün hisler bana hükmediyordu. Bir insan nasıl seveceğini şaşırıyorsa, yüzünü ezberlemeye çalışıyorsa, nasıl davranacağını anlık olarak şaşırıyorsa gerçekten aşıktır. Ve ben Aşıktım.
"Neden böyle susuyorsun." dedi Berker, ben öyle göğsüne yaslanıp hayallerimle kısa bir yolculuğa çıkmışken.
"Ben bilmiyorum. Hayatım da hep birilerinin gidişlerini izledim. " dedim sessizce...
"Efsa bunları neden söylüyorsun." dedi Berker.
"Sen beni hiç bırakmadın, bir gün beni bırakırs...." dedim ve devamını getiremeden dudaklarımın hemen üzerine yerleşen parmaklar ile sustum.
"Şşş nasıl konuşma o Efsa! Bir daha böyle şeyi değil söylemek düşünme bile." dedi Berker. Kollarıyla beni sarmalayıp yüzüme öpücükler kondurarak.
"Seni seviyorum." diyebildim sadece. Amalarla başlayan cümleler Berker'e işlemiyordu. Susmuştum...
Sabahın ilk ışıkları yaprakların arasından odama süzülüyordu. Sanırım bu keyfin tarifi olamazdı. Sabahın o ısıtan o bal rengi ışığı insana huzur veriyordu. Eriyen karlar çatıdan damlıyordu.
"Günaydın Huzurum." dedi Berker. Ah o nasıl bir ses ki kulaklarım sadece onu dinlemek istiyor.
"Günaydın Şövalyem." dedim Berker'e doğru sırıtan ifadem ile. Dağılmış saçlarım Berker'in kollarına serilmiş, bir kaç saç telim ise sakallarına konmuştu.
"Henüz çok erken, neden erken uyandın." dedi Berker.
"Bu günden önceki zamanlarda çok uyumama rağmen alamadığım uykumu şimdi aldım. Demek ki huzurlu bir şekilde uyumak insanın kısa bir sürede uykuya kanmasını sağlıyormuş." dedim Berker'e doğru gülerek.
"Demek öyle bayan Mavi. Sadece yanında uyumam seni böyle mutlu ediyor demek. Öğrendiğim iyi
oldu. " dedi Berker uzun süre kıkırdayarak.Berker'e attığım o şaşkın bakışla beraber biraz doğrulup yatakta oturdum. Dağılmış olan kıyafetimi toparlayıp saçlarımı kulak arkasına koydum. Berker'in bana dikkatli bir şekilde bakması zaman sonra bakışlarımı ondan çekmemi sağlıyordu.
Neden bakıyor böyle dikkatlice diye içimden geçirince Berker yerinden doğrulup,
"Efsa benden utanıyor musun?" dedi hafif bir tebessüm ile.
"Hayır nereden çıktı bu Berker neden utanayım?" dedim oturduğum yerden kalkarak.
Kolumdan beni yakalayan Berker'in beni yanına doğru çekmesi ile kollarının arasında kalmıştım. Berker'in bana doğru yaklaşarak derin derin bakmasıyla kalbim göğüs kafesimi kırıp dışarı çıkacakmış gibi bir his veriyordu. Sanki kalbim kan yerine aşk pompalıyordu. Bu his benim iliklerime kadar işlemişti. Berker bana doğru daha çok yaklaştığında kapanan gözlerini görünce usuller gereği olacak ki bende gözlerimi yavaşça kapadım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KANATSIZ
Viễn tưởng#Wattys2018 Uzun Liste☆☆☆☆ Efsa dört yıl önce annesini kaybetmiş sakin bir çocuktur. Tek aile yakını babasıdır. Onun hakkında her şeyi bilen çocukluk arkadaşı ise Berker'dir. Efsa'yı bekleyen sıra dışı ve gizemli duyduğu ses ile kendisinde bulunan d...